31 Temmuz 2009

Bobby Robson

"passed away" diyor Guardian. Bobby Robson gitti, Ronaldo'nun Barcelona'da Compostela'nın yarısını çalımlayıp attığı gole verdiği tepki geldi direkt aklıma. Bir de arşivden Okay Karacan'ın yazdığı bir yazıyı çektim getirdim buraya: Okay Karacan/17 Şubat 2009

10 yorum:

Başkanson dedi ki...

üzüldüm
vallahi de billahi de çok üzüldüm
...............
passed away i görünce ronaldo nun golü benimde aklıma geldi.
...............
ingiltere de futbolla uğraşıp kraliçe den sir ünvanı almış kaç isim var ki...
o kadar önemli ve büyüktü işte kendisi.
mekanı cennet olsun dicez. kanser kötü illet hakikaten

Ethem Nostar dedi ki...

büyük adamdı, huzur içinde yatsın(bu arada aceto boby robson yazmışsın başlığa?)

Çetin Cem dedi ki...

futbol bir dinse peygamberlerinden birisini kaybetti. huzur içinde yatsın.

aşkın dedi ki...

İngiltere'nin Metin Türel'i..
Adanalı Jose'de emeği çok.
Başkanson,
Robson gibi çınarın değeri o unvanla ölçülebilirdi, ta ki Brian Clough'a verilmediği halde alelacele ayyaş İskoç'a verilene kadar.

goleador dedi ki...

en sevdiğim teknik adamlardan biriydi.. barcelona antipatimin başlamasının da müsebbibi aynı zamanda. 96/97 sezonunda portodan geldiği barcelonayla o sezon kral kupasını ve kupa galipleri kupasını kazandı. ligi ise capello'nun madridine (çok küçük bir farkla sanırım 2 idi)kaybederek klüpten kovuldu.robson'un bu sezonu ve kovuluşu en dramatik futbol hikayelerinden biri kanımca. neyse ki ahı tuttu da capello da 07 şamp.sonrası madrid'den yollandı.onu bilmem ama en azından benim yüreğim soğumuştu. nur içinde yatsın...

Hrngndz dedi ki...

ipswich gibi sıradan bir takıma UEFA kupasını aldırmıştır futbolun endüstriyel olmadığı yozlaşmadığı
zamanlarda şimdiki gibi 11 yabancıyla değil... ipswich townun stadı portman road da birde heykeli bulunur efsanenin..

barcelona kariyeri filmlere konu olacak cinstendi..kovulmasaydı barcanın müzesinde fazladan 3 şampiyonlar ligi kupası olurdu eminim buna
menejerlik kariyerini anlatmaya gerek yok tam bir efsaneydi..futbolun güzel insanlarını bir bir kaybediyoruz... nur içinde yatsın.


1968 Fulham
1969–1982 Ipswich Town
1982–1990 England
1990–1992 PSV Eindhoven
1992–1994 Sporting Lisbon
1994–1996 FC Porto
1996–1997 FC Barcelona
1998–1999 PSV Eindhoven
1999–2004 Newcastle United
2006–2007 Republic of Ireland

Minero dedi ki...

Yaşayan bir Efsane idi artık sadece Efsane....

Unknown dedi ki...

muazzam bir adamdı.toprağı bol olsun.nedense ben sir'ü hep barcelona'nın başındayken hatırlayacağım.

İsmail Şayan dedi ki...

Salı öğlen Eurosport'ta denk gelmişti. Kurduğu vakıf yararına Alman veteranlar ve İngiliz veteranlar bir milli maç yapıyordu. Maçtan önce tekerlekli sandalyesinde St James' Park çimlerine çıktı, tekerlekli sandalyesi üzerinde tüm oyuncuların önünden geçerek tek tek ellerini sıktı. Shilton, Platt, Gascoigne, Shearer hepsi sahadaydılar onun için.

Fotoğraftaki atkı vardı boynunda, kare muhtemelen o günden. O çimlerin üzerine tekerlekli sandalyesi ile bile olsa çıktığında tribünlerin hali görülmeye değerdi. Güle güle Sir

İsmail Şayan dedi ki...

Pazar oynanmış maç. Kanallar arasında gezinirken denk gelmiş, tribünlerin gösterdiği reaksiyon beni kanala mıhlamıştı. Newcatle United'da görev aldığı dönemde kendisi ile çalışma şansını yakalamış bir güvenlik görevlisi şöyle demiş o an için:

"Orada bulunmamasını gerektirecek kadar zayıftı. Ama orada kendisini durdurabilecek güçte hiç kimsenin olmadığını da biliyordu."

Vedası böyle olmuş, namı dünyaya böyle kazınmış, daha ne, eğildim.