
* Euro 2016 adaylığı süresince emek harcayan herkese teşekkür etmek lazım öncelikle. En çok üzülen onlar olmuştur. Mevcut şartlarımızı cilalayıp sunabilmek kolay değildi.
* Kendi adıma kaybedeceğimizi biliyordum. Ülkesini tanıyan, Euro 2016 hakkında Avrupa medyasında çıkan haberleri biraz ucundan takip eden biri Fransa'nın bu finalleri götüreceğini bilirdi. Yanılmayı çok isterdim.
* Fransa'nın profesyonel reklamcılardan destek aldığı ortaydı. Getirdikleri eski futbolcular bile tek tek özenle seçilmişti. Zidane, Sagnol, Karembeu, Djorkaeff. Her renk, her ırktan... Biz ne Hakan Şükür'ü, ne Can Bartu'yu ne de Tugay'ı, Nihat'ı götürebildik....
* Fransa rakibinin kim olduğunu biliyordu. 2 gün önce İtalya çekilmek istediğinde Platini'nin bastırmasıyla oylamaya geldikleri söyleniyor. Kazanmamız için ilk turda 6-4-3 bekliyordum. Bu da finalde bir oya bakacaktı. Fransızlar bir oyla kazandığına göre onların da hesapları tutmadı. Son turda bu kadar zorlanacaklarını onlar da tahmin etmiyordu bence.
* Fransızlar, "güvenli ülke, ulaşım alt yapısı olan ülke, hızlı tren..." i ön plana çıkardılar. Bütün bunların altını çizerken direkt bizi hedef aldılar. Maalesef bu yumuşak karnımızdı.
* Platini iflah olmaz bir Fransız milliyetçisi. 2008'de Türkiye'nin gollerinden sonraki yüz ifadesini hiç unutmam. O günlerde, en azından tarafsız kalabilirdi. Onu bile başaramamıştı. UEFA Başkanlığı'na gelen bir adamın ülkesine bir Avrupa Şampiyonası hediye etmesi kadar doğal ne olabilir ki? Biz de her seferinde Senes Erzik'te kusur bulacağımıza, eski futbolcularımızdan UEFA'nın zirvesine oynayacak birilerini çıkartalım (!) Basketbolcu Lütfi Arıboğan, futbolu yönetmesin mesela!
* Keşke alabilseydik, güzel statlar, güzel yollar, hızlı trenler... 30 günlük futbol bayramından çok daha fazlasıdır Avrupa Şampiyonası. Olmadı. İnşallah, o dosyada yer alan her proje 2016'yı almışız gibi yürür, verilen sözler tutulur.