
İster derbi deyin ister El Clasico, dünya üzerinde -bizim derbiler başımız üstüne- en keyif aldığım rekabet budur. Ne Boca-River, ne Milan-Inter ne de diğerleri. Bu maçı izledikten sonra La Liga birkaç haftalığına benim için anlamını yitirir. Sezon başında fikstür çekildiğinde ilk bu maçın haftasına bakar, sonra da günü saatini kollarım ki işi gücü ayarlayayım, evde ekran başında olayım... Ne skoru ne de oyun kalitesi umurumda değildir. Ekranında köşesinde Barcelona-Real Madrid yazması yeterlidir.

Real Madrid tarafından bakalım. 9 puan geridesin, teknik direktörün "orada kazanmamız imkansız" demiş ve kovulmuş, gelen adam Tottenham'dan yollanan Juande Ramos, 4 günde şapkadan tavşan çıkartacak hali yok. 14 maçta kalende 24 gol görmüşsün ve rakibin 44 gol atmış. Rakibinde bir tek Iniesta sakat, sende Robben, Marcelo cezalı, Pepe, De la Red, Diarra, Van Nistelrooy gibi dört kilit adam yok. Drenthe gibi çakma Davids ile sahaya çıkıyorsun. Son 24 yılda, sadece 2 kez Camp Nou'da kazanabilmişsin. Geçen hafta Sevilla sana sahanda 4 atmış. Rakibin de, önceki hafta o Sevilla'ya deplasmanda 3. Başbakan 5'lik olursunuz demiş. Anketlerde %70 ve üzeri Barça çıkmış ve bahis şirketleri galibiyetlerine 5 ve üzeri öderiz demiş. Rakip zirvede gelene 6; gidene 4 atmış. İlk 30 dakikada herkesi dağıtmış. Ne yapacaksın?

Gidip kavga çıkartacaksın. Arka mahallenin bıçkın çocukları gibi sahaya çıkıp krampon göstereceksin. Tırsalarsa ne ala! Öyle de oldu. 2 dakikada 3 kez indirdiler yere. Arkasından Messi'nin aşile çalışmaya başladılar. Juande Ramos'un defans hattında başka da alternatifi yoktu. Metzelder ve Cannavaro tandem, Salgado sağ bek ve Sergio Ramos solda Messi'nin karşısında. Bazı maçlar vardır, vurduğun girer, bazılarında topun canı istemez, öyle gitti ilk 20 dakika. Real Madrid için de önemli olan buydu zaten. Gago ve Guti ile orta göbeği tutmaları imkansızdı. Puyol dahil topu alan slaloma başladı Real Madrid'in yayının dışında. Puyol'a Servet'ten bulaşmış bu hastalık galiba, canım kardeşim senin neyine. İki kontratak yedirdi bu çıkışlarında. Henry harika oynadı, bana göre maçın adamıdır da. Sakatlıktan dönen Eto'o tandemin arasında sıkışıp kalınca iş Messi ve çilingir Xavi'ye kaldı. Ramos'un oyunda kalabilmesi başarıdır. Şahsen atılır oyundan diye bekledim son dakikaya kadar.

Barça ilk yarı atamadıysa, iki stoperin son vuruşlara iyi zamanlamayla yatmalarındandır. Raul kontratak forveti değil ancak alan boşaltır, lokum gibi topu Drenthe denen futbolcumsu (bkz: Ulan Drenthe foto) karşı karşıya heba etmese, Barça kim bilir belki yine de çevirirdi maçı ama... Dani Alves ve Abidal'ın gereğinden kötü olduğu, Xavi'nin de Aslan Xavi olmadığı bir ilk yarıydı. Hakem Cantalejo bu sezon hakemliği bırakıyor, bu da muhtemelen son clasico'su oldu. İlk yarıda Barça dayak yerken biraz fazla abarttı ve "yiyin birbiriniz"e getirdi oyunu. Sonucu etki eden bir düdük de çalmadı. Büyük hatası ise Real Madrid atağında avantajı uygulamayıp, Marquez'e sarı çıkartması. Cantalejo bu maçı kaldıracak hakemdi. Figo'nun ilk kez Camp Nou'ya çıktığı ve domuz kafası atılan maçta da o vardı. Real Madrid yedek kulübesinde çoluk çocuk oturuyordu. Oyuna giren Palanca, Garcia, kenarda bekleyen Anton, Bueno eh bir de Barça çıkması Saviola ve Sneijder. Messi'nin muhteşem slalomları ve adam geçmelerine eyvallah ama kesin bir şut sorunu var. En az dört pozisyonda adamakıllı sert şut çıkartmadığından yedi pozisyonları.

Maçın topla oynama oranları %67-33 bitti. Seyirci sayısı 96 bin 59. 60'dan sonra Real Madrid sahasına yıkılan oyunda Guti ve Gago'nun da dili dışarı çıkınca tek ihtimal kalmıştı geriye. "San Iker", takımı Camp Nou'dan çıkartacaktı, başka türlü yolu bulamazlardı. Az daha oluyordu da... Salgado, "Heitinga stili" bir penaltı çaldırttı. 3 yıldır Casillas'a gol atamayan Eto'o kaçırdığında Ercan Taner "Casillas çıkardı, Casillas çıkardı" diye inletiyordu ortalığı. Bayrak adamlar böyle maçlarda önemlidir. Puyol Efendi, Ramos gibi bir adamın tepesine çıkıp indirdi topu, Eto'o da tipledi. Messi de yediği tekmelerin acısını kapanış golüyle çıkardı. Cannavaro direğe girdiğinde, Camp Nou yıkılıyordu zaten.

Katalan bir teknik direktörle, kendi evladı Guardiola yönetiminde Real Madrid'i devirmek, Barselonalılar için ayrı bir güzeldir. Puan farkı 12. Real Madrid yaralarını sarana kadar bu fark kaç olur? Ben bilmem bizim Ramon bilir...