13 Mart 2008
Baba Henry
Ne alaka bilmiyorum ama okuduğum Henry röportajı sonrası ilk şu geldi aklıma: Formula 1'de Hakkinen'in çocuğu olduktan sonra tur başına 1 saniye yavaşladığını okumuştum bir yerlerde. Yanlışsa biri düzeltsin. Şimdi burada pası Thierry Henry'e atayım. Barça'da problem adam kendisi. Açıkçası Barça'da da çok iş yapacağına inanıyordum. Olmadı. Arsenal öncesi Juve'de de kanatlara mahkum etmişlerdi; soluğu Londra'da almıştı. Şimdi yine aynı hikaye. Rijkaard'ın taktiğinden memnun değil. Bunu da açık açık söylüyor. Gelelim asıl mevzuyu. Bu futbolcular da etten, kemikten elbette. Henry geçen sezon boşandığını ve kızı Tea'yı 8 ayda 3 kez görebildiğini ve baba olan herkesin ruh halini anlayabileceğini söylüyor. Henry'e hak veriyorum şahsen, ben o halde olsam kramponun ipini bağlamaya mecalim olmazdı. His yaptık, akşam Raul'a çikolata alıp gitmek lazım eve. Baba olmak ne demek? demişti bir arkadaş. Hayatın ikinci 45 dakikasıdır ve hakemin maçı bitirmesini hiç istemezsin demiştim bir zamanlar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
17 yorum:
Adana'da bir laf vardır mecazi olarak söylenir birisi güzel bir laf edince;"Hay ağzını öpeyim!" derler... Çok güzel yazmışsın...
Hay ağzını öpeyim!!! :)
Mehmet Okur da baba olduktan sonra bir sure performansini yukseltememisti, daha yeni yeni kendine geliyor. Nedir, ne degildir arastirilmasi ii olur sanki. belki de arastirilmistir..
nba takip edenler bilir.aynı şey mehmet okur'un da başına gelmişti.kızı doğduktan inanılmaz düştü formu.tabi ben bunu millete söylediğim vakit saçmalıyorsun diyenler olmuştu.
abi işte bu blogu değerli kılan böyle yazılar ve/veya yorumlar. eline sağlık...
Bir bizim Semih'te ters etki yapti bu galiba:)
"Hayatın ikinci 45 dakikasıdır ve hakemin maçı bitirmesini hiç istemezsin"
yaş olarak 20 lerin başlarındayız, baba olmanın ne anlam ifade ettiğini bilmemize mümkünat yok tabi. lakin gerçekten çok beğendim bu cümleyi ve tabi ki yazıyı. bu satırların bir gün size ettiği gibi raul beye de anlam ifade etmesi dileğiyle efendim..
@baha
fena pişti olmuşuz.
hayatımın ilk 45 dakikası bitse de ikinciye başlasam..
24 saati cocugunu dusunmekten ziyade, esinle beraber tasimak, yasatmak ve korumak zorunda oldugun ( keyifli bir zorunluluk, iyiki kizim var) bambaska bir varligin, dusunmen ve konstantre olman gereken seyler icerisinde en uste oturmasi esasinda. Misal bi arkadasin hastalansa "gecmis olsun" der gecersin ama bu eger cocugunsa o iyilesene dek ne yediginden bi sey anlarsin ne yaptigindan. Ki adam 8 aydir goremiyorum diyorsa varin gerisini siz dusunun.
hey gidi koca henry hey...
evet nihat =) oluyo oyle arada..
henry'e tavsiyem; madrid'deki en iyi psikiyatriste gitmesidir. Barcelona'dakiler iyi değilmişler. Anladın sen onu III.Henry
ayrıca şu linkteki henry'ye çok güldüm.
http://www.theoffside.com/world-football/photo-of-the-day-blast-from-the-past.html
Ben de taze babalardanım, 7.5 aylık bir oğlum var.. evet, baba olmak "Hayatın ikinci 45 dakikasıdır ve hakemin maçı bitirmesini hiç istemezsin" lafını okuyunca gözlerimin dolmasıdır.
Bizim oralarda da böyle blog sahiplerine "ansiklopedi gibi adam! derlerdi...
"baba, büyüksün" dedirten bir ba$ka yazi, icerige de uyuyor üstelik.
Bir baba olarak diyorum ki, büyüksün baba :)
Yorum Gönder