24 Nisan 2010

Valverde ya da Terim

Ernesto Valverde takımı şampiyon yaptı ve gitti. La Liga'dan gelen teklif daha cazipti. Olympiakos bu sezon şampiyonluğu Pana'ya kaptırdı. Kokkalis garip başkan. Şimdi Komşu'da manşetlerde Pire kulübü için iki aday var. Valverde ve Fatih Terim. Valverde, Villarreal'de büyük bozguna uğradı. Tekrar döner mi? Ya da Terim suyun öteki yakasına geçer mi? Konuyla alakasız olarak Atina'da görsel yönetmen sıkıntısı olduğu bu sayfadan belli. Mizanpaj kötü değil felaket!..

23 yorum:

Oddi dedi ki...

Valverde qeri dönmez Terim'de teklifi kabul etmez.Fatih Terim çok iyi karar vermeli bundan sonraki teknik direktörlük hayatında risk almaz bence Olympiakos'u secerek

MBC dedi ki...

Terim´in ve bir yunan takimi..?
gitse bile 1 aydan fazla sürmez..
---
umarim itayla gibi bir lige döner tekrar..

.. dedi ki...

mizanpaj fena gercekten:)

SirEvo dedi ki...

Bildiğin paint bu. :D

gianfresco dedi ki...

Hakikaten alfebeleri de görselliğe uygun bir alfabe değil. Üstüne bu kadar rezalet bir tasarım. Bir gazete ancak bu kadar kötü olabilirdi herhalde.

bonaventure dedi ki...

okumayı yeni söküyor herhalde yunanlılar. harflar dana gibi.

gillerprensi dedi ki...

terim oraya gider mi yaa ülke batmış durumda zaten. parasını alamaz ki

havyarsız dedi ki...

alfabenin farklı olmasından da böyle geliyor olabilir gözümüze bülent abi. tabi gazeteci olsan sensin:)

Unknown dedi ki...

Kokkalis gazabına Fatih Terim karizması da karşı koyamaz. 6 ay veriyorum!

Del Piero dedi ki...

Terim çok yazık eder giderse, zaten dengesiz bir başkanın yönettiği kulübe gitmez zannımca.

Yusuf Ziya Özdemir dedi ki...

terim bitmiştir. kendini bitirmiştir. her kendini bitiren gibi mağrur yüz ifadesine sahiptir ama eline geçecek ilk fırsatta hangi lig de olursa olsun ezeli kaygılarıyla mücadele edecektir. hırsın çeşitli katmanları ve doğası vardır. bir kere kendini ve ülke sınırlarını çok ama çok aşarak uefa şampiyonu oldu, milana kadar çıktı sonra basamakları nasıl indiğini hiç unutamadı. galatasaraydan kovulurcasına ayrılmanın icazeti yoktur terim evreninde. ikinci fırsat ona milli takımdan geldi ve o sırf özhan canaydın zamanları ve daha öncesinde sinyor galliani ile mücadele etmekten isviçreye kaybedişinde teknik hatalarını değil neredeyse bütün bir futbol ülkesini kepaze edecek şekilde davranıp oyuncularını da sürklase ederek dünya kupasının dışında kaldı. bunun hıncıyla avrupa şampiyonası elemelerine başladığında seyircisiz ve deplasmanda oynama cezaları aslına en iyi terime yaradı. çünkü had safhada birikmiş hınç, hırs ve karışık duyguları bazen itiraz edilemez yüksek otoritelerin kestiği çok ağır cezalara tabi olmak dinginler. ama sadece dinginler.çünkü temel aynı temeldir ve fırsatını eline geçirdiğinde tekrardan köpürür narsizim. o yüzden euro2008'deki kondüsyon patlamasına, kaotik futbola, maçı hücrelerinde bile yaşayan teknik direktör diye lanse edilişine bir de bu bağlamda bakabilmeliyiz. çünkü euro 2008 sonrası yaşadığımız hem kulüpler düzeyinde hem milli takımlardaki çöküşün en başta fiziksel ve mental yorgunlukla bir açıklaması yapılmadı, bir özeleştiriye gidilmedi. ve her şeyden evvel terimin zihni yorgunluğundan hiç bahseden olmadı. şimdi dinlemiştir biraz ama zaman geçiyor ve o da yaşlanıyor. melekeleri zedelense bile hırslı ve hınç dolu hesap ödetici yapısında bir değişiklik söz konusu değildir. haliyle böyle zikzaklı bir kariyerin sahibi olan büyük imparator fatih terim bundan sonra hangi lige giderse gitsen hep bir öncekinin intikamına oynayacağından artık o geleceğin futbolunu bina eden değil, geçmişin hesapları ile didişen, geçmişin hesaplarını gören bir hoca olarak üstelik epey uzun bir süredir belki de uefayı kaldırdığı günden beridir böyle bir hoca olarak değerlendirilmelidir.
ve ona belki de söylenebilecek en manidar söz , onun iyiliğine yapılacak en hayırlı yorum 2000 yılında parken standındaki maç sonunda soyunma odasına gönderilen tebrik hediyesinin sahibini ve o günden bugüne neler yapmakta ve yaptığı işi nasıl yapmakta olduğunu hatırlatmak olmalıdır

Minozzi dedi ki...

Posta gazetesinden tek farkı arka plan renklerinin daha parlak olması :)

emireri dedi ki...

bizim takımlarımıza göre daha iyi yapılanmış takımlara sahip yunanlılar ve bence terim orada büyük bir başarıyı yaşayabilir. tabi kompleksli yapısından sıyrılabilirse.. fiorentinada gori terim ikilisi çok çatışmıştı, halbuki cicim aylarında çokça tvde kolkola görmüştk onları. yine de terim fiorentinada başarıya ulaşmıştı. tabi o kadro başlı başına süperdi.. neyse hayırlısı, terimi hiç sevmem ama yine de bir antrenörümüzün yurt dışında yeniden başarılı olmasını isterim..

aayla dedi ki...

@Minozzi
Tam bende onu yazacaktım :D
Posta gazetesiyle aynı gibi :D

Zenana dedi ki...

kendi tabiriyle "yeterli" milliyetçi terim pire'ye gitmez=) ki giderse de o başkan iki kötü sonuçta kapının önüne koyar ve "terim olympiakos'dan bile kovuldu" durumuna düşer.

orkun dedi ki...

@Yusuf Ziya Özdemir;

"ikinci fırsat ona milli takımdan geldi ve o sırf özhan canaydın zamanları ve daha öncesinde sinyor galliani ile mücadele etmekten isviçreye kaybedişinde teknik hatalarını değil neredeyse bütün bir futbol ülkesini kepaze edecek şekilde davranıp oyuncularını da sürklase ederek dünya kupasının dışında kaldı."

Hocam bu ne cümledir böyle, ortalarına doğru hasta baş dönmesi ve şiddetli şakak zonklaması şikayetleriyle acile başvuruyor :)

Halim dedi ki...

yaninda sabri'yi gotursun. o basimiza musallat etti o kurtarsin :)

dr feelgood dedi ki...

freehand'i yeni öğrenen biri tarafından yapılmış sanki..

bonaventure dedi ki...

demeyeyim dedimde diyeyim artık.

fatih terim alman yada ingiliz kulüplerine pazarlamaya çalışıyor kendini. olur mu olmaz mı bilemem. ama daha devre arasında aston villayı yokluyordu.

Evrim dedi ki...

Terim olympiakos'a giderse iki haftaya başkanın yakasına yapışır. Kavga çıkar.

varol döken dedi ki...

geçenlerde fiorentina zamanlarında çekilen telsim reklamını izledim de... terim bence oyunculuğa geri dönsün, diksiyon vurgulama, mimikler 10 numara... bir teknik direktörün hayatını oynasın mesela... kendi teknik direktörlük hayatıyla oynayan bir teknik direktörün hayatını oynasın...

dur bunu yazayım ben...

mre dedi ki...

galatasaray'ın ucundan kıyısından geçen bir konuyla ilgili yorumlarda sabri adı geçmezse tüm yorum yapanları dövüyorlarmış. az önce A.A. bildirdi.

linguisticsfc dedi ki...

giderse yunan liginin yayın haklarını kim alır? xD