25 Eylül 2008
Robert Pires
Makelele'nin Paris Saint Germain'e transferinin takıma bir hava getirmiş olduğu kesin ama Fransız basını fena yükleniyor ona. Oyun içinde idare eden futbolu kimseyi kesmemiş. Geçmişte Lizarazu, Micoud, Dugarry gibi yıldızların da yurtdışından döndüklerinde bir daha eski futbollarını oynamadıklarına dikkat çekiyorlar. Topu Robert Pires'e atıyorum. Galatasaray'ın platonik aşklarındandır. İki yıl önce Arsenal'den ayrıldığında 32 yaşındaydı. Takımın yaş ortalamasını daha iki gün önce oynanan maçta 20'ye çekmiş Arsene Wenger'in gözünde 32'lik Pires soyunma odasında dede gibi görünmüştür. Ülkesine dönse belki de adı geçen vatandaşları gibi o da eleştirilecekti. Villarreal onun için harika bir tercih oldu. Daha sezon başlamadan diz bağlarını kopartıp koskoca bir yılı heba etti. O sakatlıktan kurtulup geçen sezon ligi 2. bitiren takımın önemli bir dişlisi olmak kolay iş değil. Kral topçular listesine her zaman yazarım onu.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
13 yorum:
Makalele denen gizli kasabı övenleri hiçbir zaman anlayamadım.
Pires'e laf yok!
karıyerınınde bence en vasat gunlerını fransada yasamıstır marsılya formasıyla.
Pires-Ljungberg-Bergkamp'lı güzelim Arsenal gelir akla.
Ayrıca Nihat'ın kankası Pires:)
tebrik edilesi adam. hala üst düzey oynuyor. daha ne olsun.
ben çok beğenmiyorum bu adamı ya, biraz wenger'in milliyetçi torpili gibi gelir bana hep..okan koç'tur benim için..
dripling ustası. çizgide istediği topu aldığı zaman her futbolsever için müthiş bir orgazm.
sezon başı kampında bu fotoğrafın çekildiği andan birkaç dakika sonra kaptan josico ile birbirlerine girmişler. yemeğe parmakarası ile mi indin diye azarlamış josico, pires de terslenmiş.
Arsenal'in oynadığı tempoyu ve futbolu abarttığı bir dönem vardı. Henry, Pires, Bergkamp, Ljunberg şov yapıyordu. Bergkampla birlikte o futbolun mimarı olarak görmüşümdür Pires'i. İki kanatta, ortada döktürür dururdu.
Ağır sakatlığa rağmen devam ediyor, bence izlemesi çok keyifli bir fubolcu.
bayılırım pires e.. belki hiçbir zaman dünyanın en iyi futbolcularından birisi olmadı, belki de böyle bir iddaası yoktu fakat şu gönülde ilk üçte yer aldı kariyeri boyunca..
topa vuruşu, topu sürüşü, hareketleri kısacası herşeyi ile bambaşka bir futbolcu.. arsenal de abardıkları dönemde yerden o kadar seri paslaşıyorlardı ki izleyenlerin kafası karışıyordu, rakipler ne yapsın.. yollanmasaydı bu yaşında bile bu çizgisini koruyup aynı futbolu oynayabilirdi..
arsenal yıllarına dair henry ile heba ettikleri bir penaltı var aklımda.. 30 sene önce crouyff ve tayfasının deneyip attığı paslaşarak penaltıyı denemişlerdi ve penaltıyı batırmışlardı.. komik bir sahneydi..
2000 avrupa şampiyonası finalinde uzatmalarda trezeguet'e yaptığı asist de çok önemlidir. klas adamdı zaten her halinde belliydi; ama hep en iyi olduğu dönemde ağır bi sakatlık yaşadı.
ya esas konuyla alakasız olacak da valencia'da david silva da sakatken bu vicente'yi niye bi türlü oynatmıyorlar ya, noldu bu çocuğa niye bu kadar çaptan düştü? sevgili aceto bizi bi aydınlatır mısın rica etsem..
Metz de oynarken bildigimiz striker di kendisi. Ceza sahasinin etrafina cekilip, forvet besleme olayini kendisine veren Arsene Wengerdir.Arsenal de oynadigi futbol, kisisel kariyeri icin bir devrimdi. Nefis topcudur ama Arsene in untundeki emegi de yadsinamaz.
o takim icin bir beyindi ama arsenal in hizini keserdi. takimla birlikte akmayi beceremezdi.
ben de o listenin altına imzamı atarım :)
Yorum Gönder