26 Eylül 2012

Galatasaray'a Çileğin Faydaları



Geçmişi çok meraklıları dışında bilinmediği ve Galatasaray camiasında da tanınmadığı için X adamdı Ünal Aysal kulübüne başkan seçildiğinde. Başarılı bir işadamının ağzından dökülen kurumsallaşma, görevlerin profesyonellere devri ülke futbolunda ilk kez duyulan vaadler değildi. Bir de ekranlarda çok görünmeyeceğini ve kulübün idaresiyle uğraşacağını söyledi ilk günlerde. Pek tuttuğu söylenemez. Onun döneminde futbol şubesi ayağa kalktı, basketbol taraftarı tribüne döndü ama burada teknik adam ve koça yazılan kredinin kaç olduğu da takip edenlerin takdiri. Bu yaz döneminde Hamit, Burak, Umut gibi üç kaliteli yerli isim, üstüne yılan hikayesine dönmüş Amrabat ve ülke standartlarında maliyeti ucuz, iş yapar Dany alınmışken taraftarını mutsuzluğa iten ve son güne kadar beklentiye sürükleyen de Ünal Aysal oldu. Ne metaforsa bu, 3 ay boyunca manşetlerden düşmedi: Çilek... En çok seveni için bile keçiboynuzu tadı veren bir meyve haline geldi çilek. Aysal, pastanın tabanını, kremasını tamam etmişti, ona göre bir çilek eksikti. Ortada ne 6 yabancı hesabı vardı ne de taktik. Teknik kadronun da bu hesaplar içinde olduğunu sanmıyorum. Fernando Torres’den Kaka’ya uzanan yolda onca isim geçti çilek için. Ve transfer dönemi kapandı. Galatasaray ligin 5. haftasında ligin lideri ve kulüp başkanı yine devre arasında çilek transferinden bahsediyor. Elde 25 oyuncudan oluşan bir kadro var. Bir kere hala çilek demek bu kadroya hakaret, iki; Hakan Balta’nın sakat sakat oynadığı bir takıma elde 4 santrfor varken, oyun kurucu da Selçuk İnan iken hala çilekten bahsetmek hangi futbol aklının eseridir bilinmez. Ünal Aysal, derin futbol bilgisine sahip olmak zorunda değil. Çevresinde danışmanları var. Biri de çıkıp, takımın konsantrasyonunu bozuyorsunuz, özgüvenlerini zedeliyorsunuz demiyor mu? Galatasaray bu sezon şampiyonluğun en büyük adayı. Bu şampiyonluğu da kaybederse bunun sebebi çilek dedikoduları ve devre arasında pastanın üzerine dikilecek çilek olur. 

Strese iyi gelir, sakinleştirici etkisi vardır,Sigara dumanının etkilerini azaltır. Sigara içilen bir odadayken gün boyunca ağza iki çilek atılması önerilir.Çocuk felci ve ağız-deri yaralarına yol açan virüsleri öldürücü etkisi vardır,Kansere yakalanma riskini azaltır,Mide ve bağırsak zayıflıklarını giderir,Safra kesesi hastalıklarına iyi gelir,Yüksek ateşi düşürür,Dişlere ve diş etlerine iyi gelir, diş taşlarının oluşmasını engeller,Cilde canlılık kazandırır.

8 yorum:

mustafa arslan dedi ki...

Çilek mevzu bence iyi bir çalışmaydı. Büyük takımlar bunu yapmayı uzun zamandır bırakmıştı Aysal tekrar başlattı ve takımını hep gündemde tuttu, sürekli haber oldu. Amacına ulaştı.

Halen bunu devam ettiriyorsa bu zıçmak olur. Herşey rayına oturmuş GS ismi bunun sayesinde manşetlerden inmemişse görev tamamdır. Yok ısrarla devam edecekse Aysal takımı değilde kendini gündeme getirmek uğrasına girmiş olur!..

tolga dedi ki...

dert galatasaraylıların derdi değildir,olmayacaktırda,rahat ve mutlu olmakla mesgul galatasaray

tolga dedi ki...

"Ah Yalan Dünya" güle güle Anadolu'nun güzel insanı, büyük usta Neşet Ertaş

Halim dedi ki...

Yonetim asya pazarindan pay kapma ugrasinda.Sl'de basari bi yere kadar is gorur, ama takima tum dunyada herkesin tanidigi formasini alacagi bi isim dusunuluyor.

Ronaldinho gelmesinde kim gelirse gelsin..

nikolatesla dedi ki...

melo ve hamit eski formunu yakalarsa çileğin adı unutulur reyiz :)

zachpaulsen dedi ki...

Artık kabak tadı vermeye başlayan, sürdürdükçe takıma zarar veren gereksiz bir muhabbet. En başta hocaya ve futbolculara ayıp.
Artık bu takımın sene sonuna kadar gitmesi lazım. İlla da çilek yapacaksa seneye yaza yapsın.
Bu süper fikirlerin başkanın değil yanındaki süper menecer Bülent Tulun'un üretimi gibi bir hiz var içimde.

Zaten bu kadar her şey tıkırında giderken yoldan çıkaracak yine Galatasaray'ın kendisi olabilirdi. Başkan sağolsun o cepheden devam ediyor. Görünen o ki 3-5 sene sonra Fatih Hoca yine bir kupa indirdiğinde tarih tekerür edecek; kulüp yine evlatlarını yiyecek.


Fevri Hareket dedi ki...

GS taraftarıyım ve başkanın açıklamalarını -ilk günden beri- dehşet içersinde dinliyorum. Spekülasyondan uzak, uzun vadeli planları gözönünde tutarak yapılacak açıklamlaarı, transferleri beklerken, bir çilek tartışmasıdır aldı başını gitti.

Şu saatten sonra taraftarı bunun planlı bir eylem olduğuna dair ikna edemezler. Başkan'ın TV ve gazetelere hala çilek çilek demesi abesle iştigaldir. Cilekle uğraşacağına kadar takımı deplesmanda yalnız bırakmasa çok daha makbule geçecek gibi.

Bu arada, rahmetli Canaydın'ın bir akrabası olarak, 2000'lerin balında bu işlerin içinde biri olarak şunu da söylemem lazım: transfer işleri öyle başkanın söylediği gibi yürümüyor.Hoca istesin,
alırız demek abesle iştigal. Bunu başkan da biliyordur da işte ...

Radical Media dedi ki...

defans göbeği semih, chris ve dany'ye mahkum, orta saha üretkenliğinin zirvesi selçuk inan'ın ileriye çıkaracağı uzun toplar olan bir takımın şampiyonluğun "en önemli adayı" olmasının esbab-ı mucibesi ne?

yoksa sevgili aceto sizde mi bazı yan iticileri bu kadar içselleştirdiniz?

önemli olan hep kazanmak mı? kazanılan maçların üzerinden teşhis ve analiz yapmak mı her şey?
her şeye kör olup sadece skoru mu göreceğiz? skor üzerinden mi değerlendireceğiz?

ukalalık olarak algılamayın lütfen ama olumsuz bir eleştiri olarak alabilirsiniz.