Fernando Torres’in açıklamaları... Ben bu kez sadece aktaracağım. Büyük bir transferin ardından futbolcu ne düşünüyor, ne hissediyor; paylaşmak gerekir diye düşündüm... Ben sadece "Adam haklı beyler" diyorum... Yorumlar sizden."Liverpool armasını hiçbir zaman öpmedim. Bazı futbolcuların transfer oldukları kulüplerde bunu daha ilk haftadan yaptıklarını görüyorum. Futbolda romantizm bitmiştir. Artık herşey değişti. Futbolcular bir takıma geliyor ve gidiyorlar. Forma, derimiz değil üniformamız.
Sadece gol atmak, işimi yapmak istiyorum. Madrid’de doğduğumda Liverpool ya da Chelsea taraftarı değildim. Atletico Madrid taraftarıydım. Hala da öyleyim. Öpeceğim tek arma da Atletico Madrid armasıdır.
Liverpool taraftarının kızgın olmasını anlayabiliyorum. Ben de taraftarken, Atletico’dan ayrılan yıldız futbolcuların bu kararlarını kabullenemezdim. Futbol böyledir ama; bir gün seni severler ertesi gün nefret ederler. Beni artık “Judas” olarak görmeleri umurumda değil. Liverpool’da 3 iyi sezon geçirdim, çok gol attım, çok iyi oynadım, çok iyi para kazandırdım. Liverpool’dan ayrılmaya karar verdim çünkü Chelsea’nin beni istediğini öğrendim. Premier Lig ve Şampiyonlar Ligi’ni kazanma ihtimaliniz varsa gelen teklife hayır diyemezsiniz. Hayatta bazı trenler yolunuzun üzerinden bir kez geçer ve o trene binmek zorundasınız.
Milli takımla Euro 2008 ve Dünya Kupası’nı kazandım fakat artık bir kulüpte de kupa kazanmak istiyorum. Mili takımdaki arkadaşlarım son 2 yılda neredeyse tüm kupaları kazandılar. 40 yaşına geldiğimde geriye dönüp baktığımda şampiyonluk kazanmış Torres fotoğrafları görmek istiyorum. Liverpool’a ayrılmak istediğimi net olarak ifade ettim. Dürüst oldum, ne hissetiğimi, durumumu anlattım. Herkesle yüzyüze görüştüm. Bütün bunlar imzadan 10-12 gün önce oldu. Liverpool’dan ayrılan benim.Bir teklif gelmeseydi, oynamaya devam ederdim, mutluydum. Onlara ayrılma kararından dönmeyeceğimi söyledim. Onlar da en iyi rakam ve yeni transferler için çalıştılar. Carra bir Liverpool taraftarı ama bir futbolcu olarak beni anlayacaktır. Eminim ki kalmamı istedi ama aynı şey ben de hissettim. Xabi Alonso, Mascherano ayrıldığında da ben büyük hayal kırıklığı yaşadım ama onların yeni bir başlangıca ihtiyaçları olduğunu anladım. Liverpool’dan birçok takım arkadaşım beni arayıp tebrik etti. Gerrard, Liverpool’a geldiğim ilk günden bu yana beni hep destekledi…"
27 yorum:
Mantıklı açıklamalar, futbolcuların bu kadar anlam yüklemediği şeylere taraftar olarak kimsenin anlam yüklememesi lazım. Herkes eski zamanları "bayrak adam"ları özlüyor ama artık bunu tribünlere oynamak için kullananlar daha fazla gibi.. Herkes sahada işini yapsın, taraftar olmasına gerek yok.
Abi, Atletico forması da öpmedim dedi galiba:
"Torres said: "I never once kissed the Liverpool badge. Never.
"And I never kissed the Atletico Madrid badge, even though I was one of their biggest fans."
http://www.thesun.co.uk/sol/homepage/sport/football/3392370/Fernando-Torres-Ill-never-kiss-Chelsea-badge.html
Liverpool forması öperken de burada resmi koydum:
http://ultrasmovement.blogspot.com/2011/02/futbol-romantizmini-yitirdi.html
@ ultras/Movement
" I was an Atletico fan. I still am. They're the only badge I will kiss. "
Öpeceğim dememiz lazım, açıkçası ne Atletico da ne de Liverpool'da öptü öpmedi mi hatırlamıyorum, dolanan bir fotoğrafta formayı öpmüyor united maçında. yakasını dişleri arasına alıyor gördüm ben.
Zaten arma öpmek başka takımdayken gitmek istediğin takımla özdeşlemiş sözün yazıldıgı kaptanlık pazubandı takmanın yanında gayet basit kalıyor..
Bu iş Kazım'ın olayına dönecek, Fener forması öptüm, öpmedim vs vs...
Ben sadece yazmış olduğum postta "ne Atletico ne de Liverpool forması öpmedim" diye yazınca, senin yazıda "Atletico forması öptüm" görünce, acaba yanlış mı tercüme ettim deyip, tekrar baktım da gazetelere ondan buraya link ekledim...
Severdim Torres'i, gitmeseydi keşke...
Neyse,duygular, hisler olayına girmeden, uzatmayalım,kolay gelsin abi...
Buraya onlarca açıklamasını koyabilirim Torres'in en son ocak ayı başında LFC'yi sevdiğini falan söylüyodu. Bunun yanında geçmiş senelerde İspanya'da A.Madrid'de ve İngiltere'de Liverpool'da oynarım diye açıklamaları vardı.. Beklemediğimiz kadar kansız çıktı maalesef.. Allah yeni takımında sakatlık kaza vb vermesin ama.. Owen gibi Mascherano gibi bir daha Liverpool günlerini arasın inşallah..
ayağının altından top kaçırdığında bir topa koşmadığında onu LFC taraftarı gibi desteklemez kimse.. İleri de başına gelecekleri hesaplayamadı bence o zaman görür endüstriyel futbolu.. Ama müstehaktır ona ..
Herşey güzel de, Atletico Madrid'de oynarken Kaptanlık bandının altından çıkan 'You'll never walk alone' nedir diye sormazlar mı adama?
Birde futbolda romantizm bitti diyor ama geldiği takım (her ne kadar patrondan patrona dolaşsa da) romantiklerin son kalelerinden biri..
resmen koynumuzda yılan beslemişiz..
herkesin romantik, idealist ya da birer taraftar olmasini beklemek yanlis olur, söyledikleri ya da davranislari tutarli ya da degil bilmiyorum ama yukarida yazilanlarin da birer gercek oldugu ortada. kendi takimlarimiz üzerinde bunu düsününce ben hicbir futbolcuyu sevemedim, bir gün gidebilirler diye. kendi "gönül verdigimiz" yurtdisindaki futbol icinse takim degil, futbolcu tuttum.
ancelotti botoxlu gibi.
"Silah çıktı mertlik bozuldu" derler ya, futbolun içine yığınla para girdikten sonra futbol da bozuldu maalesef. Artık bir futbolcunun bir formayı öpmesi bile bir anlam ifade etmiyor benim için. Dolayısıyla öptüm-öpmedim tartışması kadar bayağı bir tartışma daha yok.
doğru ama üzücü gibi sanki. futbolda romantizm bitti evet, parası olan düdüğü çalıyor.
kendi kitabında you'll never walk alone konusunda şöyle diyor, ''bütün arkadaşlarımda bu kelimeler dövme olarak vardı ve benim de yaptırmamı söylediler. ben de bu sözün liverpool'la ilişkilendirileceğini ve bunu yapmamın doğru olmadığını söyledim, ben tamamen atletico taraftarıyım. onlar da bunu kaptanlık pazubandının altına yazmayı önerdiler böylece görünmeyeceti.'' bir de arkadaşları ona destek olacakmış, you'll never walk alone bu anlama geliyormuş, birbirleriyle ilgiliymiş vs vs.
torresin yorumunun hemen başındaki "liverpool formasını hiç öpmedim zaten" açıklaması pek samimi gelmedi bana da...böyle bir savunma yapmak çok acizce...öpüp öpmemiş olmaması çok da önemli deil zaten böyle bi açıklamadan sonra...
torres asla bayrak adam olma hevesi içinde olmadığını (ne kadar tutarlı ya da değil tartışılır), zamanın para devri olduğunu ve kendisinin de başarı ve kupa peşinde olduğunu söylemiştir...ona yakıştırılan sıfatı reddetmiştir; kendi tercihidir...
kızılabilir nefret de duyulabilir...fakat bu açıklamadan sonra onu yargılamak yanlış olur bence...
liverpoolda efsane olabilrdi. Efsane olmak için illa bir şeyler kazanması gerekmezdi.endüstriyel futbolda böyle işte o yüzden zevk vermiyor bazen.
Romantizmi bir kenara bırakalım, kariyer açısından yanlış bir seçim bence. Zira gittiği takımın sistemi belli ve o sistemin golcüleri de belli. Tutup o golcüler yerine ilk 11 mi başlayacak ? Ya da onun için sistemi mi değiştirecekler. Açıkcası parası olan bir başkanın "yıldız futbolcu" alma isteğinin karşılığı oldu bence. Ona ihtiyacı olmayan bir takıma gitti.
Liverpool taraftarı (burdaki değil ingilterede ki ) torres'e ,xabi alansoya ,mascheranoya değil yılların Liverpoolunu kupa kazanamayacak hale getirenlere öfke kusmalı..."40 yaşına geldiğimde geriye dönüp baktığımda şampiyonluk kazanmış Torres fotoğrafları görmek istiyorum" diyebiliyorsa Liverpoolun kadrosundaki en iyi oyuncu ve bu nedenle ayrılabiliyorsa bu oyuncunun suçu değildir...
@Berber Kenan haklısın aslında İngiliz basınında çok yazılıp çizildi, Ancelotti değil Abromovich istiyor Torres'i diye. Hatta Ancelotti'nin bana Torres'i değil Luiz'i al dediği bile iddia ediliyor. 22. Sheva olayı belki de :D
benim en çok merak ettiğim gazetecinin formayı öptün mü diye sorup sormadığı...
böylesine büyük bir klübe gelmiş olan bir futbolcunun amatör ruhla veya tamamen işçi sıfatıyla oynayıp oynamadığı neden bu kadar önemli. adam dünynın golünü atmış ve en fazla parayı kim veriyorsa, takımı hangi ligde hangi kupalara asılıyorsa o takımı seçiyor yani.
amatör ruh amatör ligde oluyor...
Açıklamalar için söylenebilecek söz; sad but true.
Asıl tartışılması gereken şeyin cerkez1905'in belirttiği gibi Liverpool'un düştüğü durum. Adanın en büyük klubüydü ne hallere düştü, şampiyonluk sadece boş bir hayal.
arkadaş bu dünyada bi tek liverpool taraftarı mı romantik? atletico madrid taraftarı noolcak?raul diye bi adam varmış,atletico altyapısı kapanınca reale geçmiş falan,sonra 2.lige düşmüş koca camia,fernando torres diye bi çocuk gelmiş,sizi almış birinci lige çıkarmış,şampiyonlar ligine götürmüş,hayaller kurmuşsunuz belki yine şampiyon oluruz diye,sonra elin ingilizi gelmiş,çuvalla para dökmüş almış götürmüş kahramanınızı,siz kimsenin umrunda olmamışınız...gün gelmiş bu adam londraya taşınmış,yok kansız,yok endüstriyel futbol...şimdi böle oldu tabi,hayallerde yaşamaya devam,liverpoola artık şampiyonlar ligi çok,5. büyük olarak UEFA da başarılar...
Ancelotti baba niye öyle bakıyor yahu?
o değil de ancelotti'nin kaşlarının durum iyiye gitmiyor.. Kaşlardan biri kalk gidelim dio, diğeri bok yeme otur dio.. her geçen gün de durum daha vahim olmaya başlıyor gibi..
botoks diil de yüzün bir tarafı felç olmuş gibi sanki..
Sağ gözü kapanmış gibi, sol göz faltaşı gibi. Hasta falan herhalde Ancelotti, geçmiş olsun diyelim.
shareef'e katılmamak mümkün değil. doğru tercih yapmadı torres. chelsea yaşlanmakta olan bir takım ve kendisi dışında 3-4 yıl sonra burada olabilecek başka pek az oyuncu var. dahası, bu sene liverpool'un ligi chelsea'den yukarıda bitirmesi de olmayacak iş değil.
ama ben liverpool taraftarlarının çoğunluğu gibi ona "judas" diyenlerden değilim. ispanya'dan gelmiş bir adamdan carragher, gerrard adanmışlığı bekleyemezsiniz. torres gitmek istedi, iyi de para kazandırarak gitti. liverpool böyle sürekli gitmek isteyecek adamları kambur gibi taşıyarak ilerleyemez. torres'i gönderip suarez ve carroll'ı almak bu yüzden çok doğrudur.
liverpool bunu ilk defa da yaşamıyor. owen da "kupa kazanmaya" real madrid'e gitmişti. ne halde olduğu ortada.
endüstriyel futbol manifestosu gibi olmuş bence
ancelotti bildiğin two-face olmuş..
Yorum Gönder