5 Eylül 2007

Peki sen kimsin?

Yataktan kalk, dişlerini fırçalarken tekrarla: “Futbol asla sadece futbol değildir” Unutma gün içinde en az 20 kere daha söylemek zorundasın. Kahveni iç ama filtre olsun. Fotomaç ve Fanatik okuma. Fatih Terim’den nefret ettiğini hiç unutma. Sen Ersun Yanal’cısın. Hem onun laptop’u var. Olsun bugünlerde Lig TV yorumcusu ama dert etme. "Aykut Kocaman büyük adam" demeden evden çıkma. Gittiği her takım harabeye dönüyor ama aldırma. Avrupa’daki takımların neler yapmış haftasonu, internetten takip et. İspanya’da Barcelona di mi? Pis Franco, kaka Real Madrid. Yoksa biraz Sevilla modası mı var ne? Puerta’yı öğle yemeğinde House Cafe’de an mutlaka. Foe'yi de hatırlat ama. İngiltere’de işler nasıl? Liverpool ’lusun öyle değil mi? Rafael Benitez’e “Rafa” diye hitap et, tanıdık sansınlar. Manchester United’dan nefret et ama Alex Ferguson’un istikrarı üzerine arada bir laf sıkıştır. Nerde o güzelim yeşil beyaz formalarıyla Saint Etienne? O.Lyon’u da seversin ama. Paul Le Guen iyi hocaydı hani ne oldu ona? Başına ağrı girdi di mi? Aman aman Almanya, illa ki St. Pauli. Bak bu olmazsa olmaz. Schalke 04 de fena değildir. Kömürcüler, demirciler, emekçiler gider bu böyle... Jose Mourinho’yu pas geçtik bak, ilahtır o ilah ama oligarkları sevmezsin sen. Chelski demek lazım. Abramovich'e güvenmezsin zaten. İngiltere 1. Liginden illa ki bir takım belle kendine. Eskilerdenim, Britanya gördüm hesabı olsun. Guardian oku. Simon Kuper’in üzerine futbol yazarı var mı ki zaten! Günde iki kere “ben bir futbol dilencisiyim”diye fısılda, Eduardo Galeano’yu hatırla. Galeyena gelme ama. AEK eski İstanbulludur, Olympiakos’dan nefret et. Porto’yu da seversin sen, Mourinho hatırasıdır. Lazio, Inter, Milan ile işin olmaz. Sen Livorno ’lusun. 2 haftada bak 9 gol yemişler, şereflerine bir duble rakı iç, Lucarelli neden Luce ’nin takımına gittiyi meze yap. Luce demişken, onu nasıl unutabilirsin ki? Aziz Yıldırım’ı zaten hiçbir zaman sevmedin. Stadlar da eskisi gibi yarı yarıya olsun değil mi? Endüstriyel futboldan nefret edersin ama gizliden gizliye futbol ekonomisi de okursun işte. Tribün dergisi var mı arşivinde? İslam Çupi'nin adının geçtiği cümlelerde lütfen "İslam Baba" demeyi unutma. Pink Floyd dinlerdin zaten, Oasis mi dinliyorsun şimdi? Hıncal Uluç ’u da sevmezsin ama -Haşmet Babaoğlu romantik adamdır seversin- 90 Dakika’yı kaçırmazsın işte. Ronaldinho ’nun yeteneğini kabul eder ama sevmezsin. Sen Messi’cisin. Maradona ilahındı ama çok bozdu kendini. Castro’nun yanında gördüğünde gülümsedin ama değil mi?. Castro demişken Hugo Chavez ve futbolu aynı cümle içinde kullan ayda bir, eksilirsin. Hollanda futbolunu da takip edersin ama geçmişinden söz edersin. Rinus Michel demelisin, total football, hiç seyretmedin ama olsun, namın yürüsün. Ersun Yanal sevdasına; yürü Vestel Manisaspor dedin ama evdeki elektronik ya Panasonic ya Sony’idi. O da olmadı işte. İstanbul Büyükşehir’i desteklemek istiyorsun ama Baskın Oran’a oy verdin, olmaz işte. Yoksa Abdullah hocayı da çok tutarsın. Tanju Çolak ve Hakan Şükür ’e yer yoktur kalbinde. Metin Kurt ’tan bahsetsene, ya da Bülent ’in Kopenhag’da çıkan kolundan. Metin-Ali-Feyyaz üçü de üniversite mezunuydu, Rıza da dört ciğerliydi, of aman nostalji işte. Oğuz-Aykut dedim bak sen şimdi rakıyı tazelersin. Katalan halkını bir de Basklar’ı yere göğe sığdıramazsın. Boca garibanın takımıydı, onu da pas geçmeyesin. Alaçatı’ya gitmedim deme yediremezsin. Eskiden Gümüşlük'lüsün ama. Beyoğlu’nda yer içersin, ocakbaşına gidersin onu da çok zaman gizlersin. Sakarya, Bursa ve Eskişehir, Süper Lig’de her zaman olmalı -tribünü iyidir- öyle değil mi? Bahisi sevmezsin ama gizli gizli oynarsın. Eto’o adamındır, Cannavaro da belki. Henry de, John Terry de. Inzaghi ’den, Totti ’den, Fabio Capello 'dan nefret edersin...

Peki sen kimsin? Kimin karbon kopya suretisin.
Gece klişelerini sök de yat, yoksa kabus görürsün.
Bir bakmışsın futbol sadece futbolmuş.
Sen asla sen değilmişsin...

36 yorum:

Soktumbey dedi ki...

helal olsun son zamanlarda okuduğum en iyi yazılardan biri bu. özellikle bazı sitelerde sürekli atıp tutan kişiler hakkında çok iyi bir tesbit yapmış ve çok güzel ayar vermişsin. tekrardan tebrik ederim.

CanBey dedi ki...

tanıl bora mısın sen yoksa? cem dizdar mısın? ibrahim altınsay'a da benziyosun profilden. gene de fena deilsin de, futbol bazen aslında sadece futboldur, kasma kendini bence.

Adsız dedi ki...

evet Türkiye'de feci bi şekilde futbolda sol kültür merakı var.başlarda hoş oluyordu da çok affedersiniz bokunu çıkardılar.

ısmarlama gezgin dedi ki...

"futbol sadece futboldur"
öylesine basit ama bi o kadar derin bi kelam ki bu, bu temanın üstüne zirvede bırakırsın sandım bi an için, kapattık blogu kardeşim dağılın der gibi ((:

kerem ce dedi ki...

aman kapatmasın kapatılmasın. engin bilgi aksın barajlarımızda biriktirelim kelamlarını. biz göremiyoruz elimiz uzanmıyor -biraz da tembellikten mi acaba- sen gittiğin yerlerin haberlerini eleyip de ver bize. biz hazır yiyelim. sen, sun bize zihnindeki seçilmişleri. seçilmişler diyorum ki bu onlarca milyon farklı insanın %46.6'sı değil, tek bir seçilmiş zekanın %100'ü. bizi mahrum bırakma kendinden. söylemek istediğim yazında belirttiğin kopya suretlerden olmak değil, bunun alenice karşısında olan birinin yanında olmak sadece. son zamanların en "şık" yazılarından biri. teşekkürler..

Ortega dedi ki...

Bu tokati hep birlikte yedik aslinda..Belki de haberimiz yok.

Adsız dedi ki...

revivo'yu hatırla. kazma ben haim'i seyret. "futbol keşke sadece futbol olsa" hayalini gün boyu kendine tekrarla. ırak'ın asya şampiyonu olmasına florida halkıyla birlikte sevin. diyarbakırspor'un önlenemez yükselişi ve düşüşü dönemine tanıklık et. al ligtv'ni d-smartını, "şifreli kanalda yayınlanmalı maçlar hoca, yoksa bu memlekette kimse stada gitmez" diye ülke ekonomisi ve sadece futbol adına hüzünlen. koy rakını, koy koy, duble olsun. futbol da her şey kadar sadece değilmiş. iyi uyu, uykunu al, "iyi bir düşçü asla uyanmaz". rüyanın yayın haklarını kaça bırakıyosun?

kgt dedi ki...

evet yaa sadece haberler değil boyle yazılarda olmalı
birileri artık sıradan olanı eleştirmeli bu ülkede
müthiş etkilendim teşekkurler acetobalsamico

mert dedi ki...

futbol ve "seyirci"lerle ilgili okuduğum en güzel yazılardan biri olmuş, gerçekten tebrik ediyorum. böylesine güzel yazılar yazdığı, çok yerinde sentezler yaptığı için aceto balsamico'yu ayrıca tebrik ediyorum.

le saux dedi ki...

*bülent gürsoy, tanıl, bağış?
*yiğiter uluğ derdim ama çok ütopik olur.
*altınsay olmaz, kendi köşesini yazacak vakit bulamıyor.
*demirkol da olmaz, onda bu denli espri ve romantizm yok.
*uğur abi de değil.
*4-4-2'ye yakın bir isim. *turkfutbolu mail grubunda da var kesinlikle.
*erdinç sivritepe'yi sever kesin.
*piknikte dömivole'ye etki etmemiş olması imkansız.
*ogan tarhan ve taifesinden birisi değil.
*ekşisözlük'te katiyyetle nicki var.
*ntv camiası geliyor aklıma ama yok, onlar basketbola yapıştı iyice.
...
*''kimliğini gizli tutan yazarın blogu okunmalı, pazartesi notları da ilgi çekici bölümlerden birisi'' demşti 4-4-2. elde bu var, yetineceğiz a dostlar.

Adsız dedi ki...

Peki ya sen kimsin aceto?

Ortega dedi ki...

Bunu soyledigim icin kendimden nefret ediyorum ama yine de; aceto kimdir, neyin nesidir? hic onemli degil benim icin. Kalemine kuvet aceto agabey derim, okurum bu blogu her sabah ve aksam..

Birakalim, yazmaya devam etsin. ve ben de bir daha boyle klise yorumlar yapmayayim...

le saux dedi ki...

benim yazıda gördüğüm; sol futbolu indirmek değil aksine ''trend'' haline gelmiş solcu futbolunu eleştirmek.

gereksiz bir çıkış, gereksiz eleştiriler.

aslolan futbol değil mi? değilmiş demek ki.

futbol oyundur.

mbarisg dedi ki...

burada esas mesele hangi futbolu ne şekilde sevdiğimiz değil, tükettiğimiz şey üzerinden kendimizi tanımlama meselesidir diye düşünüyorum. bu da doğal olarak trendlerin, aynı tornadan çıkmış yorumların, tekdüze lakırdıların, gırla gitmesine neden oluyor. bu yazı o kısır döngüyü kırabilmeyi amaçladığından çok sevdik yoksa biz de okuduk kromozon kardeşler romanını..(nüktedan bir bitiriş, ne yardan ne serden geçme hali, öpüşün barışın teması)

Engin Gürses dedi ki...

Sanki bu klişelerden bir tutam okuduk az önce bir kaç satır önce . St Pauli hakkında eşcinsel başkanından başka bir söz , Lazionun faşistliği Çarşının sol kimliği . bunlardan başka , farklı bir söz söyleyeni dinleyeceğim bundan sonra. ezber , ezber , ezber ...

Adsız dedi ki...

ben bu yazıyı yazanın sol futbolu eleştirdiğini düşünmüyorum.böyle bişey yapması doğru olmaz zaten.bu tarz bişey yapmaya çalışmadığını düşündüğüm içinde bence eleştiriyi haketmiyo.takdir edilmeli.ewet bence hepimiz bu klişeleşmiş olanlardan uzaklaşmalıyız.

Adsız dedi ki...

yazı için tebrikler. futbolu çirkinleştiren para babaları, endüstriyel kimliklerden sonra birde bu "sol" çıktı başımıza. hep bir ağızdan tek tip o kaka bu tu kaka diyerek livornosunu bilmemnesini kakaladılar millete. bunun yanında çaktırmadan tarihin çöp tenekesine atılmış ideolojilerini de tabi..

futbol asla sadece futbol değilmiş.. bu kadar anlamsız bir söz öbeği duyan beri gele..ne sadece aslında kendisidir ki? endüstri sadece endüstrimidir? liverpool sadece liverpoolmudur? beylik sloganlarından oldu bu laf bunların...

Adsız dedi ki...

illede bi ad konacak ya.
illede söyle "ne" dedin/ dayatılacak ya...
bi iç döküş belki..
yada birşeye değil
herşeye karşı bir yazı.

Adsız dedi ki...

bu arada aklıma geldi franco döneminde en çok şampiyon olan takım atletico madrid.

real madrid düşmanlarına duyurulur.(bu arada real'e özel sevgi beslemem, ispanyada zaragozalıyımdır fenere ÇAKTIKLARNDAN beri)

bir de takımın taraftar profili ya da tarihi yüzünden o takımın bütün camiasından nefret etmek büyük gerizekalılık. İlk örnek lazio, ama ben istemem mi adamların bu sene avrupada kupa almasını, isterim. yeni soluk yeni tat vs. yeniden paralanan bir takım. dikkat ederseniz artık zengin takım daha da zenginleşip fakir aynı hizada gidiyor.

Adsız dedi ki...

klişelerde çekinilecek birşey yok..aksine kendi adıma klişelerden değişik bir tat da alırım.
önemli olan düşünerek konuşmanın kıymetli olduğunu bilmek, yüzseysellikten kaçmak. ama muhalifliği de hıncal veya demirkol(ki ben ona küçük hıncal diyorum) kalıbında yapmamak. sezen aksuculuğu kutsal kabul edip "kulağıma hoş gelen her tür müziği dinliyorum" diyene burun kıvırmamak.

Adsız dedi ki...

3 ayda bir okurum bu yazıyı, sağlam gider yapmıştı aceto abimiz.Yüreğine sağlık.

MentorDCT dedi ki...

Genelde kizlara hava atmak ve grup icinde sivrilmek icin yazida belirtilen tarzda davraniyor bence insanlar. Futbol icin bunu yapmak, futbolu sevene koyuyor gercekten. Bu is icin bir suru sanat var.

Ayrica Franco Real'liymis diye Raul'un attigi gollere sevinmemeyi dusunermiyorum. Seviniyorum zaten, cokta dusunmuyorum.

kutay dedi ki...

F dergisindeki gereksiz kof duygusallığı gördükçe bunu bir kez daha okuyup bünyeyi temizliyorum usta. tekrar eline sağlık..

evrendeki en mutevazı insan dedi ki...

yazı güzel de çok fala genelleme. lafı cuk oturtuyor fakat sağa sola bakmadan. biz de zaten lafın cuk oturmuşunu severiz değil mi?

Adsız dedi ki...

Hiç uzatmadan tanımlarsak;Türk futbol blogları tarihinin en iyi postu.

-Ama abi,barca,bir kulüpten fazlası,Franco,pool,total fut...

-Çkşarı!!!

gkhncnzdgn dedi ki...

katılıyorum birçoğuna ama, bu kadar genelleme de olmaz. kurunun yanında yaş da gidiyor.

yyyyyyyy dedi ki...

ben bu yazıyı öneririm arkadaş =)

Gadno Kopele dedi ki...

respect!

FK dedi ki...

mükemmel

brkerc dedi ki...

arada bir okumak farz oluyor.. hele ki son günlerdeki operasyonlar aforizmacıları coşturdu

No More Virgilius dedi ki...

Hocam, kalemine sağlık...

Adsız dedi ki...

Nefis...

Adsız dedi ki...

sığlık ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. futbol dilencisiyiz diyip, sistemin içinde değiliz biz diyip sistemin içindeki mecralarda konuşup yazan herkese gelsin. şapka takıp kelliğini gizleyen abiye de gelsin. anlayan anladı.

zamazingo dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
zamazingo dedi ki...

Günümüzde de bu kimliksizlerin yarattığı kaos içinde debelenen bir türk futbolu var. kaleminize sağlık muazzam.

Unknown dedi ki...

Çocukken okuyunca iyiydi ama yıllar sonra okuyunca yavan geldi