15 Ağustos 2016
Bir Futbol Aklı Monchi
Her kulübün bir Messi’si olmayabilir ama her kulüp kendi Monchi’sinin yolunu açabilir...Sevilla’nın küme düştüğünde “Gel futbol aklımız ol” dediği futbol direktörü, pardon futbol aklının hikayesi... (14 Ağustos 2016)
Rio Olimpiyatları'nın gölgesinde bir futbol finali oynandı geçen hafta. Son üç sezonda Avrupa'da alınabilecek tüm kupaları alan İspanyollar bu kez Norveç'in Trondheim kentinde sahneye çıktı. UEFA'nın, ağustos ayında sezonu açan liglerin gölgesinde kalan organizasyonu son yıllarda ülke ülke gezse de futbolseverlerin ilgisini eskisi kadar çekmiyor. 1998'de tek maç oynanmaya başladığı günden bu yana Monaco Louis II Stadı'nda oynanan Süper Kupa finali ilk olarak 2013'te Prag ile sahne değiştirmiş, ertesi yıl heyecan Cardiff'e taşınmış, 2015'e Tiflis ev sahipliği yapmış ve unutulmaz finalde Barcelona, Sevilla'yı 5-4 mağlup etmişti. Son üç sezonda Avrupa Ligi'ni kimseye kaptırmayan Sevilla, iki yıl önce bu kupada mağlup olduğu Real Madrid'e bir kez daha yenildi ama bu final Sergio Ramos'un Lizbon'da olduğu gibi maçı uzatmaya götüren son dakika golü kadar başka futbol gerçeklerini de akıllara getirdi. Gelin 16 yıl öncesine dönelim. Süper Kupa'da final oynayan takımlar Real Madrid ve Galatasaray. İspanyol ekibi, Şampiyonlar Ligi'ni kazanırken ligde sürpriz bir takım şampiyon olmuştu: Deportivo La Coruna... Sevilla şehrinin iki takımı Real Betis ve Sevilla küme düşmüş, onlara sadece dört yıl önce şampiyon olup Kral Kupası'nı da alan Atletico Madrid eşlik etmişti. Sevilla ve Real Betis ikinci ligde bir sezon oynayıp tekrar gerçek arenaya döndüler ama Atletico Madrid'in bunu başarıp ayağa kalkması ve eski günlerine dönmesi için 10 yıl gerekti.
ARAŞTIRMA KOMİTESİ KURDU
Real Madrid o ağustosta Galatasaray'a kaptırdığı Süper Kupa'dan sonra oynadığı yedi Avrupa Kupası finalini de kazandı. Arda Turan'lı Atletico Madrid'in önce Avrupa Ligi'ni alıp ardından Kral Kupası'nı müzesine götürüp, yetmedi Barcelona'nın sahasında şampiyonluğunu ilan edip Lizbon'da Real Madrid ile Şampiyonlar Ligi finalini oynadığı şurada sadece son beş yılın hikayesi. Geride kalan 10 yılda iki Avrupa Ligi (UEFA Kupası) kazanıp, son üç sezonda da bu kupayı adeta ambargo koyan Sevilla, küme düştüğü Atletico Madrid ile birlikte bugün kendi liginin ve Avrupa'nın en prestijli kulüplerinden biri. İyi yönetim, doğru kadro her zaman var olan tutkulu taraftarla yan yana gelince son yılların en büyük mutluluklarını onlar yaşadı. Ramon Rodriguez Verdejo ya da Monchi, 47 yaşında. Sevilla altyapısında yetişti. Başka bir takımda forma giymeyip, iyi bir ikinci kaleci olmayı tercih etti. Unzue'nin arkasında yıllarca kulübede bekledi ve bugün 40 yaş üstü kalecilerin olduğu futbol dünyasında eldivenlerini çıkardığında sadece 31 yaşındaydı. Kasasında parası olmayan Sevilla kulübü, ondan tek bir şey istedi: "Bizim futbol aklımız ol." Monchi altyapıdaki düzeni değiştirecek ve futbolcu araştırma komitesi kurup dünyanın bütün liglerinden kulübüne transfer edeceği futbolcuları izleyecekti. Demesi kolay yapması zor...
22 GENÇ TAKIMDA 400 FUTBOLCU
Bugün Sevilla altyapısında 22 genç takımda 400 futbolcu yetişiyor ve Monchi'nin organize ettiği 700 yerel scout, ülkelerinde lokal liglerini izleyip Sevilla'nın futbol aklına haftalık raporlarını geçiyorlar. Her sezonun ilk yarısında 250 yeni futbolcu ismini bilgisayarına yazan ve çalıştığı teknik adamın taleplerine göre sınıflandıran Monchi bir taraftan da yıldız statüsüne erişmiş isimleri sattığında yerlerine alacağı isimleri çoktan belirlemiş oluyor. Transfer görüşmeleri de mart ayında başlıyor. Alacağı futbolcuya Barcelona, Chelsea, Bayern Münih, PSG talipse, Monchi vakit kaybetmiyor ve masaya bile oturmuyor. Son 15 yılda Monchi'nin kurduğu altyapı düzeninden Sergio Ramos, Jose Antonio Reyes, Diego Capel ve Alberto Moreno gibi isimler yetişti. Monchi onları zamanı geldiğinde büyük kulüplere keyifle satıp transferde elini kolaylaştırdı. Barcelona, Monchi sayesinde hazır yıldızlara kondu. Dani Alves, Seydou Keita, Rakitic, Vidal ve bu sezon Beşiktaş formasını giyecek Adriano, Sevilla'nın kasasını doldurup Katalan kulübünün yolunu tuttular. Üç milyona aldığı Julio Baptista'yı 20 milyon Euro'ya Real Madrid'e, Alvaro Negredo'yu 25 milyona Manchester City'e satan Monchi, bu yaz da boş durmadı. Gameiro, Atletico Madrid'e, Krychowiak PSG'ye gitti. Sevilla artık Sampaoli ile yola devam ediyor. 16 yıldır büyük bir sadakatla Sevilla'ya bağlı olan ve geçen sezonun sonunda ayrılmak istediğinde ikna edilen Monchi şimdi Kiyotake, Sarabia, Ben Yedder'den ne kar edeceğini hesaplıyor... Real Madrid sınavından beş gün sonra bu gece Barcelona karşısına çıkacaklar İspanya Süper Kupa finali ilk ayağında... Her kulübün bir Messi'si olmayabilir ama her kulüp kendi Monchi'sinin yolunu açabilir...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Özlemişim blogunuzu, önceden her gün 7-8 kez tıklar yeni post var mı diye bakardım. Seyrek de olsa yazın bence. Sevgiler.
Yorum Gönder