10 yıldır Kadıköy'e her derbiye kazanmak için giden Galatasaray, Fenerbahçe'nin Ali Sami Yen'e her geldiğindeki fikri denedi Hagi ile: "Önce kaybetme...."*******
90 dakikanın hemen ardından not düştüğüm yukarıdaki satırdan devam edeyim. Dünyanın her yerinde derbinin favorisi ev sahibi takımdır. İstisnaları ancak büyük yıkım yaşayan, yıllardır dibe vuran bir tarafın eski kalibresinde olmamasıyla açıklanabilir. Galatasaray da 10 yıl önce kazandığı derbinin ardından arka arkaya kaybetmeye başlayınca; özellikle Terim'in kaybettiği 6-0 ile başlayan "Kadıköy'de bu kez kazanacağız" moduna girmişti. Basit olan, derbide deplasmana gidiyorsan önce kaybetmeyeceksin kuralıydı. Fenerbahçe yıllardır bu kuralı uyguluyor, oyun olarak her seferinde ezemese de Ali Sami Yen'de derbi kazanmayı başarıyordu.
Derbi öncesinde Fenerbahçe tarafında büyük fark beklentisini yaratanlar öncelikle yönetim tarafı olduğunu söylemek lazım. En azından Fenerbahçe tribünlerine 30 yıl vermiş dostlarım çok daha temkinli konuştuklarını gözlemledim. Fenerium'in derbi öncesinde tişört hamlesi de dahil olmak üzere yaratılan havanın Galatasaray'ın işine geldiği ortada. Aykut Kocaman'ın 8 maçta 24 gol atan takımının, son iki maçını kaybetmiş, sahasında 4 gol yiyip gelen ezeli rakibine üstelik stoperlerinden biri sakatlıktan dönmüşken gol atamayacağını söylemek, büyük konuşmaktan ötedir.
Fenerbahçe'yi kötü oynamaya zorlayan Galatasaray'ın sahaya iyi dağılımı oldu. Konya'da sakatlık yüzünden Semih değişikliğiyle akışkanlık kazanan hücumlar ve gelen goller, geçmişte Kasımpaşa ve olabilecek en kötü Antalya karşısında alınan farklı galibiyetlerdeki gollerle birleşince "havada fark kokusu var" demek; hem doğru hem yanlıştı işte.... İki takımın da onbiri "Bek beklerim, sen gel üstüme" diyordu. Ne Kocaman ne de Hagi şuursuzca saldırmak gafletine düşmediler.
Hagi, kaoslardan iyi faydalanan bir teknik adam. 6 yıl önce de ilk kez göreve geldiğinde 3 futbolcuyu affetmişti. Bu kez Elano ve Cana'yı kazanmayı başardı. Defansın önündeki üçlü Alex ve arkadaki Emre'ye çok sert geldi. Bir tarafta Cana diğer tarafta Mehmet Topuz oyunu tek taraflı oynadığından işi kanatlar çözecekti. Caner ve Stoch, Sabri ve Elano ikilisi karşısında yenik düştüler. Diğer kanatta Misimovic ve Hakan Balta ortaklığının, Gökhan Gönül&Dia karşısında en azından nakavt olmaması oyunu dengede tuttu. Hagi'nin, Neill&Niang analizi de iyiydi. Niang oyuna derinlik kazandırmak için geriye geldiğinde Neill her pozisyonda basıp döndürmemeye çalıştı. Stoperin orta sahaya taşındığı oyunda Niang'ın boşalttığı alanlara sızamamak ise Fenerbahçe orta sahasının zaafı olarak yazıldı. Pino için ağır ifadeler yazmıştım. Sakatlıklar yüzünden forvetsiz kalan Galatasaray'da forma şansı bulmuş olabilir. Bugün iyi de top tuttu, rakibi de yordu, şut da denedi ancak Baros ve Arda'nın dönüşü sonrasında sağ tarafı büyük ihtimalle yer bulamayacak. Galatasaray, Elano'lu orta saha ile oynayacak.
İkinci yarıda Hagi'nin değişiklikleri 5 yıl önceki kupa finalini hatırlattı. Orada Ribery ve Necati'yi
oyundan aldığında F.Bahçe dalga dalga geliyordu ancak takımı da 2 farklı öndeydi. Skoru tutmak ona kupayı getirecekti. Burada çam ağacı dizilişini Pino haricinde budamaya başladı. Takımın oyun boyu da kısaldı böylece. İşte o dakikalarda Aykut Kocaman'dan karşı hamle gecikti. Dia'nın sakatlığı olmasa Kazım girer miydi? İki kanat da işlemezken, ikinci yarıya en azından bir değişiklikle başlayabilirdi Kocaman. İlk yarıda pozisyon bulamayan Fenerbahçe, ikinci 45'te Niang, Alex ve Semih ile sadece 3 pozisyon yakalayabildi. Bu maç boyunca Pino'nun yakaladığı net pozisyonlara eşit.
Hakem Bülent Yıldırım, sertliğe izin verdi, Neill ikinci sarı karttan atılabilirdi. Keza sarı kartı olan ve hakeme fazlasıyla itiraz eden Lugano da... Yıldırım eksiltmemeyi tercih etti o pozisyonda.
Kadıköy'de taraftar profili uzun yıllar önce değişti ama en azından derbiler de çok daha farklı bir atmosfer olurdu. Bu kez o baskının olmadığını söyleyebilirim. Galatasaray, derbilerde son 28 Kadıköy deplasmanında kalesinde gol görmüştü. Bu kez yememeyi başardılar. Zaten bu oyunun amacı da buydu: "Önce yeme, yakalarsan da at." Önce Pino sonra Emre Çolak ile son dakikalarda yakaladıkları iki pozisyondan birini gole çevirseler 3 puanla da dönebilirlerdi. Hagi büyük ihtimalle devre arasında bir santrfor alacaktır. Fenerbahçe de kaybedilen Kayseri, Trabzon ve berabere biten iki derbinin ardından haftaya Bursa deplasmanı varken Niang gibi kaliteli bir santrfora daha çok top atabilmenin yolunu bulmalı.
50 yorum:
Bülent abi yıllardır derdin bunu, sonunda görebildik :) Önce yenilmemeyi kafasına koyarak Kadıköy deplasmanına giden bir takım vardı bu akşam.
kesinlikle katılıyorum ama bir yıldırma meslesi var ki neil ile cana'nın hakkını vermek lazım
http://askfutboldur.blogspot.com/
Fenerbahçelileşmemeliyiz!
Daha önce zor durumlarda GS galibiyeti alıp günü kurtaran FB gibi yapıp sorunların üzerini kapatmamalıyız! 10 yıllık serinin bozulması bizi kaf dağına çıkartmamalı, sorunları masaya yatırmalı ve geleceğe sağlam adımlar atabilmeliyiz.
www.sonvagon.blogspot.com
niangın pozisyonunda bayrak kalkmasa görürdüm ben bu analizi
Pino sağ kanat gibi değil de bundan sonra Hagi'nin eski dönemindeki Necati gibi 2. forvet rolünde oynayabilir, rotasyonda o şekilde değerlenebilir
neil kart görebilirdi ifadesi biraz hafif kalmadımı. maçta en az 3 kez kırmızı kart görmeliydi.buda hem sonucu hem hagi nin tüm planlarını değiştirirdi.
galatasaraylı oyuncular özveri ile çalıştılar, haklarını yemek istemem.
ancak neil sahadaki diğer oyuncuların sağlığını tehtid edicek 4 hareket yaptı. sahalarda direk rakibi bu kaşamki neil gibi hedef alan oyuncuları sahada tutan hakemi ve bu davranışları olağan setlikmiş gibi değerlendirenleri kendimce kınıyorum.
bülent abi kafamdaki soru bu galatasarayın acaba ligde anadolu klüplerine karşı vereceği mücadelelerde yani defans oynayan takımlar karşısında zorlanıp zorlanmıyacağı?malum pino boş alanlarda etkili olabilen bir futbolcu.bence pozisyonlarımız genellikle rakip önde oynamaya çalışırken gerçekleşti ve bu beni birazcık düşündürüyor...yalnız bu arada Rijkaardın bu takıma en azından yerden oynamayı öğretmiş olduğunu düşünüyorum ki ilk yarı topa hakim yerden yerinde paslar yapan ortasahada baskı görünce geriye oynarak topu rakibe kaptırmadan açık alanlara doğru oynayan bir galatasaray profili vardı sahada.senin görüşlerin nedir?ve sencede haginin gelişiyle takım birazda olsa rijkaardın istediği ama topcuların vermediği yerden ayağa top oynamayı top çevirmeyi hagiyle gösterdilermi yani kısacası ihanet varmıdır?ve son sorum bu takıma kondisyon eksikliği varmıdır?
aykut kocaman iyi bir hoca değil,iyice belli de etti bu maçta kendini.
not:bülent abi eline sağlık güzel bir yazı olmuş.
COk guzel bir analiz ama eksik kalan birsey yok mu? Iki mac sonra Hagi'yle arasi bozulan oyuncular mucadeleyi birakirsa devre arasinda Adnan Sezgin'le calismayi kabul edecek baska bir isim gelmez mi? Artik Turk futbolunda bence yorumun, istatistigin, sebep-sonuc iliskisinin bir oneminin kalmadigi bir gundeyiz, bugun bize gosterdi ki tribunler bugun mucadele oyuncularinin niye gecen hafta kosmadigini dusunmek yerine alkisliyorlar. Sadece ama sadece bugune odaklanmis bir futbol anlayisinda sizin gibi kaliteli yazarlarin isi cok zor, kolay gelsin bir kez daha.
Bundan daha kotu ne olabilirdi sorusuna dayanamayip bir cevap veriyim : Pino'nun son dakika sutu gol olabilirdi...
Tesekkurler,
"Galatasaray, derbilerde son 28 Kadıköy deplasmanında kalesinde gol görmüştü. Bu kez yememeyi başardılar."
abi 2 sene önceki kupa maçı 0-0 bitmişti kadıköy'de. lig maçları istatistiği ise verdiğin bilmiyorum.
@asd kalmasa da zaten gol olmuyordu adam topu kontrol edemedi, rahat ol panpa.
Galatasaraylıyım bu nedenle F.Bahçe beni sadece derbilerde ilgilendiriyor. Dolayısıyla G.Saray'la ilgili kendimce 4 tespit yapacağım.
1-Bugün aynı futbolu bize karşı F.Bahçe oynasaydı maç en az 4-0 biterdi, sonrası o günkü şansızlık faktörüne bağlıydı.
2-Yenilmeyeceğimizi Servet'in asist yapıp Aykut'un kendi kalesine gönderemediği (!) topta anladım. Normal bir F.Bahçe maçında kesin gol olmalıydı bir terslik olduğu kesindi.Asisti G.Saray'lı bir oyunucunun yaptığı golü de yine bi başka G.S.'lı oyunucun attığı çok F.Bahçe golü gördü bu gözler :)
3-Alınan skor yanıltabilir ama bence Hagi fazla tedbirli bir hoca. Sizin de yazdığınız gibi sürekli hücumcuları çıkarıp koşucuları almak ilk geldiğinde de sürekli yaptığı bir değişiklikti.Açın bakın Ribery'nin 90 dakikayı bitirdiği maçlar sayılıdır.
4-Mustafa Sarp futbol literatürüne yeni bir mevki hediye etmiştir GİZLİ ÖN LİBERO. Hayatımda bu kadar kifayetsiz aynı zamanda bu kadar oynatılan bir futbolcu görmedim. Bülent Akın bunun yanında Messi kalır. Sarp'ı oynatan hoca'ya edecek 2 kelime lafım her daim vardır.
Son olarak hocaları için "oynamayan" oyuncu istemiyorum adı ne olursa olsun.
güzel yazı olmuş bülent abi.ama biraz galatasaray'lı gözünden.galatasaray'ın maçın son 3-5 dk 'lık bölümünde oynadığı top fenerbahçe'nin 2. yarıdaki futbolunu unutturdu sanırım.pek pozisyon yok diyoruz ama bence diğer senelere oranla kalite olarak daha iyi bir maç izledik.canı yanan sürekli hakeme bişeyler der bende demek istiyorum neill kırmızı görmeliydi.sabri'nin uçan tekmesi sonra oyun nasıl devam etti ? hem niang'ı hem dia'yı bozuyor hemde oyun kurallarında olmayan bir biçimde son olarakda sanırım 2 ofsayt olmayıp ofsayt kararı çıkan pozisyonumuz var
Dunya derbısıymıs anca medya gazlasın dunya derbısı dıyoruz avrupalı bı yabancı yayıncı kurulus macı yayınlamamıs bıle koy lıgı olan hollanda lıgını bıle bugun bı cok yabancı kurulus yayınlıyo maca gelıcek olursak 4-6-0 duzenı ıle sahaya cıkan bı takıma karsı tabı kazanamazssınız ayrıca bı ara tugayı kosarken gordum kendı kendıme acaba hagı orta alana bı takvıye daha yapıp Tugayımı sahaya surcek dedım neyse sonuc olarak derbı dıyoruz 0 0 a 3 puan gelmıs kadar sevınen taraftar profılınede ayrı bı parantez acmak gerektıgını dusunuyorum galıbıyetı kacırıosun fenere karsı 3 4 belkı fazla fenerlı oldugumdan pek sayamadım gırıyosun atamıyosun bunun uzuntusunu yasıyacagına floryada takımı mesalelerle karsılıyosun buyuk takım huvıyetıne yakısmıcak bı durum bence basınada bı kac sey solıyım 1 haftadır yapılan yorumlar haberler 1 tarafı asırı motıve edıp bı tarafı rehavete suruklemeler baya ıse yaradı oyle bı medyamız varkı bugun ısterse Galatasaray takımı 5 genc oyuncuyla cıksın Galatasarydır o arma o forma sahadaysa olay bıtmıstır kımın oynadıgı farketmez bunun bılıncıne varmalıyız bı fenerlı olarak 1 haftadır bunu soledım o armayı sahada gordunmu arda kewell baros olsun olmasın farketmez bu bı gs fb derbısıdır dedım fark olmaz dedım zor mac olur dedım dınletemedım ayrıca cafede macı ızlerken gslı arkadasların o heyecanını o mutlulugunu macın bıtımınde gorunce aslında tuttugum takımlada gurur duydum once besıktas macında sonrada galatasaray macında ıyıkı fenerbahcelıyım ıyıkı bu renklere gonul vermısım ezelı rekabet ebedı dostluk devam edıyor Galatasaraylı arkadasları tebrık edıorum 1 puandan oturu
10 yıl puan alamadığın rakibe karşı takımının en iyi 3 oyuncusundan eksik olarak geliyosan beraberlik çok değerlidir arkadaş ben bunu bilirim bunu sölerim.
Bülent Ağabey döktürmüş yine daha sık yazman dileğiyle :)
Pino'nun sirk elemani olmadigini anlayanlar olmustur umarim.
@okorokwo
kardeş bu gözler gerçek olmayan (2-2) beraberliklerde çılgına dönen çok taraftar gördü sen rahat ol. Burnunun ucunu göremeyen .... derler.
maçtan günler önce 7 olur 8 olur diyenlere çok güzel cevap olmuştur..
maçın özeti bence Houston Rockets'ın eski koçu Rudy Tomjanovic'in şu sözlerinde saklı ;
'' Bir şampiyonun yüreğini asla hafife almayın !''
@dr feelgood
panpanı yerim sana bişey olmasın. adam orda bayragı görmüştü kontrolden önce yüzü direk yan hakemin oldugu yere dönüktü.
iyi yorumlar ama maç içinde her pozisyonda bileğe dize tekma atan neill ile ilk foulunde sarı gören luganoyu aynı kefeye koymak en az neill yaptıkları kadar gaddarlıktır.bırda biraz taraftarlık iç güdünüzle hareket etmişsiniz.
Sayın Okorokwo,
anlamamış olduğunuzu sanmıyorum. Evet, biz Galatasaray'lılar çok sevindik. Ama sevindiğimiz şey,Fenerbahçe'den alınan bir puan değil. Bir puanda kalınmasına üzüldüğümüze emin olabilirsiniz.
Sevindiğimiz şey, takımın hala futbol oynayabildiğini, mücadele edebildiğini görmemizdir. Haftaya umutlanmam adına bir sebep var artık. Bir süredir kaybettiğimiz kimliğimizi bulduk. Sevinilen şey budur.
Yoksa, Fenerbahçe'yi yenemediğimiz her maçta üzülürüz biz. Bunda da üzüldük.
Yazi güzel. Bunun disinda bence normal hakem yorumlari altinda gs, maçi 11 kisi bitirmemeliydi. Çok sert fauller oldu. Lugano'ya yaptigi ilk sert faulde sari gösteren hakem, ondan 4 dk sonra Neill'in Alex'e yaptigi sert faulu geçistirdi.
Taraftarin durumuna gelince. 3 senedir devamli kale arkasi tribününde olan biri olarak söyleyebilirim ki, bu durum tamamen Trabzon maçi sonrasi olustu. Birakin baskiyi, maçtan önce bizim bölümde heyecan duyan, gerginlik hisseden kimse yoktu. Bu 10 yilin verdigi rehavet degil, her maçta gördügün heyecansizlik. Heyecani bitiren de Trabzon maçi ve sonrasindaki olaylar oldu. Bu degisimi ben de üzülerek yasiyorum.
fenerbahçeli dostlar beraberliğe sevinmemizi çok ayıplamışlar ama geçen hafta sami yen'de 4 yiyen bir takımın beklenmedik şekilde on yıllık döngüyü kırmasına sevinmeyelim de n'apalım.
kaldı ki zulimpiyat stadındaki luciano'nun son dakika smacıyla 2-2 biten maçtan sonra el ele tribüne çağrılıp alkışlanan fenerbahçe'yi de gözlerimle gördüm, çok da kınamayın...
lafı uzatmayalım, beraberlik galatasaray'ın bu şartlarına göre değerlendirildiğinde gayet olumlu bir sonuçtur. puan tablosunda hiç bir işe yaramasa da takımın mücadelesi, direnci, sahaya yayılışı güzeldi devam etmesi dileğiyle...
@dr feelgood o pozisyonda Niang bayrağı önceden görmüştü. öylesine bi müdahele yaptı topa. Zaten hemen sonra eliyle bayrağı gösterdi. Ayrıca kimse Fener'in penaltı pozisyonundan bahsetmemiş şaşırdım. resmen üstüne bndiler Dia'nın ceza sahası içinde.
Galatarasayın da bunu görmesi lazım artık, fiziki gücü yüksek,kondisyonu yüksek rakibi yıpratan siyahi bir forvet alınmalı.
Galatasarayın dün yaptığını Ziya Doğan yıllardır yapıyor fenerbahçeye zaten bi gariplik yok bunda. Oynatmamak herzaman daha kolaydır, haginin bir dahiliği falan yok burda, hoca kim olsa bölyle çıkacaktı mecburen. Aykut Hocanın bunu tahmin edip Alex'i oynatmayıp orta göbeği 3lemeliydi. Böylece Stoch ve Dia'nın defans zafiyetleri kapanırdı, emre de ileri destek verrdi gerektiğinde. Bu takımın Alex'e ihtiyacı yok, derbileri orta sahası dirençli olan kazanır, daum bunu iyi bilirdi ama başka da bşy bilmezdi.
fenerbahçe seyircisi çok değişti sahaya son yıllarda pek birşey atılmıyordu son basket ve futbol maçını görünce iyice farkedildi fener seyircisi sahaya birşey atmıyor eh oz aman kale arkalarındaki demirleri de yönetim kaldırsın ingiltere gibi bizde güzel güzel maç izleyelim olmaz mı????
yobo'dan hiç bahsedilmemiş hayret. harikaydı! keza volkanda öyle.
ayrıca taraftar çok durgundu tribünlerden hiç zevk almadım.
son olarak gsnin yarısı kadar kaleye şut çeksek aykutu çok rahat avlardık ama yapmadık nedense.
skora yazı
Galatasaray'da Fenerbahçedeki daimi şans olsaydı skor 3-0 Galatasaray lehine olurdu. maç berabere bitti ama yinede Galatasaray'ın Fenerbahçe'ye şansının tutmadığını gördük. Normal şartlar altında (rakip taraftar ve oyuncuların çirkefleşmediği, saçma sapan şansa bala gollerin olmadığı) Galatasaray kafası rahat bir şekilde oynarsa Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı yenme ihtimalinin olmadığını düşünüyorum çok net.. Galatasaray'ın kötü olması şansıydı. buraya iddalı gelse muhtemelen kaybedecekti Galatasaray. Ya maçtan önce Fenerbahçe'li oyuncular kavga çıkarıp provoke edecekti ya haybeden kendini yere edip rakibin sinirini bozcaklardı. Ben bir galatasaray'lı olarak mutluyum, servet'in o saçma sapan hareketi gol olsada mutlu olcaktım. çünkü mutluluğum ne alınmış 1 puandan ne gelenek bozulmasından. ben galatasaray'ın oynadığı futboldan çok uzun bi süre sonra zevk aldım. mutluluk için bu yeter zaten.
bütün maç boyunca canını dişine takarak oynayan servet'ten, ayhan'dan, mustafa'dan, hakan'dan tiksiniyorum. resmen maç boyunca servet her top kaptığında, her kademeye girdiğinde hayatım boyunca hiç bir galatasaraylı futbolcuya küfür etmediğim kadar küfür ettim. beraberliğe de koyu bir galatasaraylı olarak 1 gram dahi sevinmedim. çünkü bu şeref yoksunu futbolcularla bu maç dahil bundan sonraki alcağımız her puan bize haramdır. ne zaman ki değer yargılarıyla birlikte bu şeref yoksunu, güne göre keyfine göre futbol oynayan, kişisel çıkarlarını 100 yıllık klübün üzerinde tutanlar klübümden uzaklaştırılcak. o zaman alınan 1 puana değil kaybedilen 3 puana da sahip çıkarım.
Açıkçası, Rijkaard'ın gitmesi takımda onu istemeyenlerin iyi oynayabileceğini öngörüyordum ama bu kadarını beklemiyordum. Teknik ekip başarısı mı yoksa özgürlüğe(!) kavuşmamı?
Ayrıca bu maçta takımı Tugay yönetti gibi geldi bana.
http://murcasa.blogspot.com/2010/10/kadkoy-donusu.html
Ya bunlar nasıl büyük takım. 90 dakika oyna, gol yok, niye oynuyorsun o zaman.
Arsene Wenger ile konuşacağım, bu konuyu gündeme getirsin: 0-0'da puan verilmesin kimseye.
@Okorokwo,
Bu arada Bursa'dan gol haberi mi var? 2-2 mi olmuş? Doğru mu? Doğru değil mi? Aman Allah'ım, ne maç ama!
gs'nin kadikoye ilk defa yenilmemek icin geldigine katilmiyorum: lucescu'nun ikinci sezonunda da ayni mantalite ile oynanmis ama rapaic'in uzaktan golune engel olunamamisti.. bence maci gs'deki antrenor degiskliginin takimlar uzerindeki psikolojik etkisinde aramak lazim. turkiyede antrenor degistiren her takim mantik disi bir sekilde patliyor (bu sene manisa, gecen sene kasimpasa gibi..) gsli futbolcularin butun konsantrasyonlari ve macin fb'ye karsi oldugunu unutturan guvenle oynattiran bu. ayrica fenere de gs'de yasananlarin negatif etkisi oldu. ilk defa fenerliler de heyecan yoktu. kesin aliriz havasi vardi.tribunun gecmis yillarin aksine oyuna hic tesir edecek atmosferi yaratmamasi da bundan kaynaklaniyordu.
@okoronkwo hele otur bir soluklan yiğenim.
genel anlamda guzel analiz olmuş ama hakem görüşlerini beğenmedim abi. kötü oyuna mazeret diil ama kırmızı kart oyunun içinde var ve art niyetli neill, belki de ilk defa yaptığı istem dışı tekmeyle kırmızıyı almalıdı, zaten bu hakemi oldum olası beğenmiyorum, eyyamcı, ne etliye ne sütlüye karıştı tekrar. eminim ki ilk sarı kartı vermemiş olsaydı, ikinci kartı vericekti. sakatlıklara üzülmem ancak artık gözümde dia-kazım değişikliği zaten vardı, böyle oldu, umarım kazım şansını iyi kullanır. seneye de fenerbahçe bütçesinin büyük bölümünü dmc transfaeine harcar, bize yeni bir appiah lazım, top alıp kullanıcak, top kapıcak, paniklemiycek, dun yine emre yalnız kaldı, neticede zevksiz derbi golsüz bitti, herkes gs galibiyeti kacırdı diyor da, şutların hiç birinde heyecanlanmadım, çizgiden cıkan top da yine futbolun f sini bilmeyen, önsezisi sıfır olan volkanın yine geç açılmasından oldu, asıl soldan stochun ard arda iki girişi beni daha cok heyecanlandırdı. iyi oldu, bu stres bitti. artık taraftarımız da aklını başına alır umarım, karşında konya yok Gs var, 50 binkişi ayhanın , sabrinin annesinin kulağını çınlatmaktan, gs nin cimbombom tezahuratını ıslıklamaktan başka bi sey yapmadı, çığırtkan bile dayanamdı son anlarda real madrid maçlarındaki gibi seyirciyi uyanmaya davet etti ama nafile, yazıklar olsun böyle derbiye.
Abi, Sırbistan maçında olay çıkaran holiganlar için ''Hayvanlar'' diye başlık atmıştın. Metrobüs durağında Fenerbahçe formalı, yanında çocuğu bulunan adama saldırmak isteyen zihniyeti tarif için hangi başlığı atardı(k)n?
Herşeye rağmen o tip insanların önüne geçen sağduyulu Galatasaraylıları, herşeyden önce ''insan''ları görmek beni mutlu etti.
@FASLI
Her şeyi yazmak mümkün olmuyor. Akılda kalmıyor. Dün gazeteye bu haber geldiğinde kafamada aynı başlık canlandı. Neyse ki dediğin gibi insanlık tükenmiyor.
fenerbahçeli bazı arkadaşlar hakemden şikayet etmişler.sertlikten şikayet ediyorlar.son 3-4 yılda kadıköyde beşiktaşa ve galatasaraya nasıl sert ötesi oynadıklarını unutuyorlar sanırım.misal geçen seneki fb-bjk ve fb-gs maçları bu maçtan daha sert oynandı.bunu yapan ve kırmızı kart görmeyen fenerbahçeydi.onunçün hakemden dertlenmelerine hakları yoklar.
galatasarayda bu maçta fenerbahçeyi taklit etti.sert oynayaraktan.işe yaradı tabi.feneri fenerin taktiği ile durdurdular ama vuramadılar tabi.
aykut kocaman'ın 1 sene istanbulsporla , bir sene de ankarasporla o da 10-12 hafta futbol oynattığı zamanı bilirim. onun dışında hep orta sahası rakibi kollayan forvetsiz ,pısırık oyunlar oynattı çalıştırdığı takımlara.fenerbahçe için de doğru bir seçim değildi en başından itibaren ilerleyen haftalarda daha da net olarak görülecektir. stoch dia ve niang içinse fikrim değişmedi fenere ilaç olacak oyuncular değiller.yobo ise yaşı ileri olmasına rağmen türkiye ligine 2 numara büyük...transferi yapanın eline sağlık.sezon başında niang ve özellikle stoch'un iş yapmayacağını , verilen paralarla bu futbolcuları almanın normal olmadığını söylediğimizde fenerli birkaç arkadaş sanki transferleri kendileri yapmışçasına bana yüklendilerdi. onlar için daha da kötü haberlerim var bunlar bu futbolcuların iyi günleri henüz daha da kötüye gidecekler. o zaman da yazdıydım görüşürüz diye , şimdi de yazıyorum.
galatasaray'a gelirsek , Hagi geçen sefer başa geçtiğinde kendisine haksızlık yapıldıydı elindeki sefilleri oynayan kadroyla ligi üçüncü bitirip, kupa finalinde de fenerbahçe'ye 5 tane atıp kupayı almış olmasına rağmen kovuldu. sinanlar,ercanlar, turgaylar , serhatlar televizyonlardan sallayıp durdular "galatasaray'ın bu kadrosuyla" diye diye adamı kovdurdular . bir "futbolsever" olarak çok üzülmüştüm ama galatasaray tribünlerinin değerlerine hiçbir zaman sahip çıkmaması Hagi'nin bu dönemi için de endişe verici. galatasaray yönetimleri bazı garip ilişkiler için devamlı hoca, antrenör, oyuncu, "adam" harcıyor. tribünler ise bir takım masallar ve geçmiş başarıları masal gibi birbirine anlatıp uyuyorlar. galatasaray taraftarı rijkaard için yapamadığını Hagi için yapar inşallah. bi de ben bu pino için bir arama yaptım internette . 3.5 milyon euro yıllık ücret aldığı yazıyor 2-3 sitede. bu gerçek "ise" seneye ben de galatasaray'a bundan daha iyi 2-3 futbolcu önerebilirim. 250.000 euro 2 senelik maliyet artı bana 100 bin euro versinler fazlasında gözüm yok.pino'dan daha iyi topçu getirceğime dair de kellemi koyarım ortaya. feriköy stadından bile ganalı, kongolu 4-5 tane pino'nun karesi topçu çıkar.burası bir blog , canınızın istediğini yazıyorsunuz ama bana yiğit şardan,adnan sezgin, adnan polat, pino'nun transferi bağlantısından bi hikaye çıkarmış gibi geliyor.
Niye hayvanlara hakaret ediliyor. İnsandan büyük "hayvan" varmı?? Kötülüklerin anasıyız evrende kızınca hayvanlar diyoruz çok şey var onlardan öğrenilecek
* Hagi oyundan ve skordan memnun olmadığı için 3 değişikliği erken erken yaptı; yoksa son dakikalara saklardı, beraberliğe geldi derken gözönüne alınsın.
* Yıllar evvel Ankaragücü maçında Emre ile Okan'ın maç sattığı, sakatlanmamak için topa girmediği şehir efsanesi haline gelmiştir, kendi söylediği tutarsız yalana inandı Galatasaraylılar; şimdi de Rijkaard'i gönderdiler diye iftiralar atılıyor. Çoluk çocuk bir yana, bazı isimler daha dikkatli olmalı bu konularda
* Eğer sabotaj sözkonusuysa en çok sabote edenler Elano ile Rijkaard'in kendi getirdiği adamlar Lucas ve Pino'ymus.
* Bu takim Skibbe ile yerden siir gibi futbol oynuyordu.
neill ile lugano yu kıyaslamak kadar saçma bişey olamaz kırmızı kart ile ilgili o maçta.lugano itirazdan dolayı 2.sarıyı görcekse,o neill denen varlığın 3 kere görmesi lazım o zaman.
Abi Neill, hep adam gibi oynadi. Bu Frank döneminde de, ve yarin da öyledir. Elano sakatti, Pino da sakattilik dan yeni cikti.
Burda bana göre neden bazi adamlar, her mac, adam basina 10 hata yapan kisiler, birden sanki Dünya Yildizlar gibi oynadi, onu sormamiz gerek.
Bana göre, bu sezon dan beri, Mac Kasetlerini izlemek gerek, ve Fenerbahce maci ilen karsilastirmak gerek. Bazi Oyuncular 180 Derece dönüs yapmislar, Hagi kendisi dedi, iki gün de ne degistirebilridim ki ?
Pino'nun sözleşme şartlarıhttp://www.kap.gov.tr/yay/Bildirim/Bildirim.aspx?id=121904
takım tutma duygularıyla herkesin farklı yorumlayabileceği bir derbiydi.benimse tek yorumum ne kadar galatasaray'a gönül vermiş arkadaşım varsa hepsinin söylediği net bir nadolu motifiyle bezenmiş bir futbol oynadı galatasaray.dikkat edilirse zaten anodolu takımlarına karşı fenerbahçenin böyle uzun süreli bir istatistiği yoktu.buda yeni bir sayfa açtı fenerbahçe-galatasaray derbilerine...
tuttuğu takımda lugano, bilica gibi oyuncuların olduğu arkadaşlar neill' i günah keçisi yapıp 7-8 atamamayı buna bağlamasınlar. 10 sene hikayesinde hakem faktörüde bir figürandır. neill olayı sıradışı bir olay değil, olayın forma değiştirmiş halidir. fb li arkadaşlarım çok takılmıştır bana, "hakem" diyecek olsam "ağlama!" diyerek... 5 sene sonra sabride hatırlanmaz, bugün mesela keitanın tepesinde gezen sonrada yerde gülücük saçan carlosun hatırlanmadığı gibi.
"gs taraftarının beraberliğe sevindiği" kurgusundan tuttuğu takımla gurur duymak gibi komedi çıkaran arkadaşlara gülmüyoruz. çünkü bu trajikomik oluyor. bizim neye sevindiğimizi bazılarınız asla anlamayacak, anlasanızda dile dökmeyeceksiniz.
galatasaraylıları sevindiren beraberlikten çok bilinçli futboldur. oyunu çok beğendim şahsen.savunma ağırlıklı gibi görünse de çok iyi çoğaldık ilerde. yerinde koşular önde basma topun olduğu yere çok adamla gitme vs terimin 2000 felsefesi gibiydi.baros rotasyonuna oyuncu şart. neill gönlünü almak için bir de stoper gerekebilir. bunlar dışında hagi eğer takımı inandırabilirse ve bu inanç diri kalırsa şampiyonluk için büyük favoriyiz. dargınlarında kendine gelmesiyle bol alternatifli inaçlı iyi bir kadromuz oluştu.ama santrofor olmazsa olmaz.
Yorum Gönder