28 Şubat 2020

Valverde Setien Barcelona

İspanyolların 12 yıl önce kazandığı kupanın sezonunda 'da Rijkaard gitmiş, Katalanlar birçok Avrupa kulübüne -Real Madrid de dahil- teknik adam tercihleriyle ilham kaynağı olmuşlardı. Büyük takım çalıştırmamış, başarısı olmayan ama futbola yenilikler katacaklarına inandıkları genç bir teknik adam ve elbette mümkünse kulübün içinden yetişmiş biri... Bu tarife uyan adam elbette Guardiola idi. Taktiğe boğmayacağım sizi ama topa sahip olan ve rakibi boğan kaliteli paslarla işi bitiren Barça, teknik adamların ustası Cruyff'a selam çakıyordu. Hollandalı'nın dediği gibi basit olanı yapıyorlardı.
'nin getirdiği oyun modelinde Neymar transferiyle birlikte daha dikine oynayan, hızlı çıkan Barcelona vardı. Evet, Guardiola'nın oyunu kadar güzel olmayabilirdi ama Şampiyonlar Ligi kazanacak kadar iyi bir oyundu... Real Madrid, Guardiola modelini taklit edip Rafael Benitez'in yerine Zidane'ı getirdiğinde İspanyol medyası Fransız efsanenin futbol kariyerine duydukları büyük saygıdan dolayı çatlak ses çıkarmamışlardı.
Çıkarsalar da pişman olurlardı çünkü Zidane, üç Şampiyonlar Ligi Kupası ile zoru başarmıştı...
***
Barcelona cephesinde ise 'teknik direktörü Messi seçiyor yılları' başladı. Luis Enrique, Guardiola gibi kendini dinleyeceği, dinleneceği bir yıllık süre için kulüpten koparken, Klopp, Sarri, Conte'lerin dünyasında çarpışacak yeni bir devrimci yerine hayali Barcelona'yı çalıştırmak olan bir teknik adamı seçtiler... Ernesto Valverde eski bir Barcelona futbolcusuydu, ligin muteber hocalarından biriydi, Yunanistan'da şampiyonluklar yaşamıştı ama 'o kadar'... Oynattığı futbol bir türlü tatmin etmedi izleyenleri, iki şampiyonluk bir Kral Kupası kazandı ama Şampiyonlar Ligi fiyaskoları da bir kenara yazıldı. Önce Roma ardından Liverpool... Barcelona perişan olmuştu Devler Ligi'nde. Normal bir futbol aklı o hezimetlerin ardından "Burası Barcelona" der yollardı Valverde'yi. Coutinho ve Dembele için ödenen 300 milyon euro, Griezmann'a verilen 120 milyon, Ronaldo'nun ayrılığı sonrasında bile evinde Real Madrid'i deviremeyen Barcelona... Valverde, yeni formatında Final Four olarak oynayan İspanya Süper Kupası'nı yarı finalde kaybedip elenince yönetim ülke içindeki rekabetin ateşinde kendisini yakmak yerine elbette ki Valverde'yi yaktı...

Yeni teknik direktör arayışında takımın eski yıldızı Xavi "Hazır değilim" derken, Tottenham'dan ayrılan Pocchetino, Barça'nın ezeli rakibi Espanyol'un eski hocası olduğundan bu teklife hep uzak duruyordu. Barcelona'yı eski günlerine taşıyacak, eldeki kadroya Guardiola futbolu oynatacak bir adam buldular. Bir futbol devrimi bekleyenlerin karşısına Setien'i çıkardılar.
61 yaşındaki Setien'in La Liga tecrübesi sadece beş yıldı. Katalan değildi, Barcelona'da forma giymiş eski bir yıldız değildi ve hatta bağımsızlık referandumu hakkında olumsuz konuştuğu gazete arşivlerindeydi. Setien'i vitirine çıkartan Las Palmas'tı ama Endülüs'te Real Betis döneminde İspanyol hoca önemli bir kartvizit edindi. Takımı her maçı yüzde 70'in üzerinde topa sahip oluyor, bir maçta Guardiola'nın rekorunu bile kırıyordu ama her maçı da kazanmıyorlardı. Barcelona kendisini stadyumu Camp Nou'da son yenen teknik adamı göreve getirdi. Kasım 2018'de Barça'yı deplasmanda 4-3 deviren Setien geçen hafta kasabasının patika yollarında yürüyüş yapan ve telefonunun çalmasını bekleyen bir teknik adamdı. O telefon çaldı ve Setien hayranı olduğu Cruyff'un peşinden çok koşan bir orta saha oyuncusu olduğu günlerden kafasına koyduğu ve Barça'da oynamak için bir parmağımı veririm dediği günlerden 30 yıl sonra Katalan kulübünün teknik adamlık koltuğuna oturdu.
İyi teknik adamlara satranç ustası yakıştırması yapılır. Setien ustası olmayabilir ama Karpov ve Kasparov gibi efsanelerin karşısına çıkacak kadar bu oyunun tutkunu... Şahının kim olduğunu biliyoruz bakalım mat gelecek mi?

Hiç yorum yok: