17 Ocak 2008

Bizim Kupa ve Onların Kupaları

Türkiye Kupası'na UEFA Kupası'nın grup formatını kim layık gördü de; bu kupanın tadını kaçırdı bilmiyorum ama kupa dediğin çift maç eleminasyondur. Hatta çeyrek finale kadar tek maçtır en güzeli. 4 maç üzerinden grup oynattığında ne sürprizin tadı kalıyor; ne de yoğun maç trafiğinden ayaklar topa gidiyor. Stada giden de yok, ekran başında oturan da. Real Madrid'in aklı galiba haftasonundaki derbideydi ki-klişedir-Mallorca'ya Santiago Bernabeu'da çarpıldı (0-1) ve kupanın dışında kaldı. Başkan Calderon 3 kupa için adam başı 900 bin euro prim vaat etmişti oysa ki. Mallarco'da Galatasaray'a transfer olacağı iddia edilen Basinas 90 dakika sahadaydı. Pato ile fiyaka yapan Milan -ki bu kupa Ancelotti'ye göre angaryaymış- da Catania'nın kurbanı oldu. Fransa'da ligde dipleri tarayan 3 takım kupada bir üst turda: Paris Saint Germain, Lens ve Auxerre(Marsilya'yı elediler, Erik Gerets sallanıyor). Komşuda 72 saat önce 1-1 biten derbinin sıcak rövanşında Olympiakos, Pana'yı dörtledi.

2 yorum:

Anıl dedi ki...

Türkiye Kupası'nın yeni formatına uygulanmaya başladığı günden beri karşıyım. Daha öncesinde birçok takım sürpriz yapabiliyorken şimdi bu olasılık büyük ölçüde düştü ve işin pek tadı tuzu kalmadı açıkçası.

Adsız dedi ki...

real madrid dağıttı mallorca'yı diyeceğim de olmadı, bir ara acaip bastırdılar topla oynama oranı yüzde 70 oldu ama yine de çok yaratıcı oynamadılar, higuain çıkınca maç bitti zaten koşu yapan kimse kalmadı. guti bir ara ağırlığını koysa da diğerleri ayak uyduramadı, sneijder sonradan girdi de rezilleri oynadı. mallorca da tek pozisyonunu gol yaptı zaten.

kupanın bu formatı bence iyi, bakıyorsunuz şöyle şanlıurfaspor çıkıyor büyük takımlarla kendi sahalarında oynuyor, nereden baksanız takımların tv geliri izlenme oranı yüzde 500lere çıkıyor, küçük takımların büyük oyuncuları daha çok vitrinde boy gösteriyor, dikkat çekiyor. bana kalırsa iyi düşünülmüş.