13 Kasım 2007

Git Bir Çay Demle

"Çay dediğin demleme çaydır, poşet çay nedir kardeşim" geyiği yapmayacağım söz. Elbette ki demleme çay daha iyidir de bazı mekanlarda o demledikleri çayı sabahtan akşama kadar kaynattıkları için zehir gibi birşey içersin. Böyle durumlarda poşet çay vaziyeti kurtarır, hiç olmazsa bir aroma garantisi vardır. Benim kafayı taktığım bu poşet çayı, fincandaki kaynamış suda bekletme süresi. Poşetlerin üzerinde 5 dakika falan yazar. Bizim memlekette kimsenin kaale aldığını sanmıyorum bu süreyi. Poşeti attın, 5 dakika bekledin. Eee buz gibi oldu o çay kardeşim. İngiliz aristokratı arkadaşım olmadı, karşılıklı oturup çay da içmedim bir İngilizle. Ilık mı içerler, bilemeyeceğim. Bizim memlekette çorba, çay dedin mi kaynamış olacak, ilk yudumu aldığında şöyle dilini yakacak. Konuyu fotoğrafla bağlayayım, poşet çayları fincandan -karşımda Gisele oturuyorsa- kaşığa dolar ve sıkarım, yeksem direkt iki parmak darbesi atarım poşete. Bütün demi ordadır bu çayın, sıkmazsan renk gelmez fincana. Yine gereksiz bir şirinlik abidesi var karşımızda, adamlar bir de timer yerleştirmişler. Poşeti yerleştireceksin, timer'ı kuracaksın. Hakikaten git bir çay demle ya...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

İnanılması güç ama adamlar o soğuk çaya bide süt katıyorlar :)