12 Eylül 2007

İskoçların Gecesi

Geçen yaz Dünya Kupası'nda Kanal 1'de futbolun ruhuna işeyen bir adam vardı. Tahminci abi midir nedir, şimdi ona sorsan "Fransa-İskoçya ne olur bu akşam?" diye, "Fransızlar İskoçları çiğ çiğ yer" falan diye sallardı muhtemelen. L'Equipe "La Douche Froide" (soğuk duş) başlığını atmış. İskoçlar şimdi publarda kafayı yiyordur. Sahalarında 1-0 yendikleri Fransızları deplasmanda da aynı skorla devirdiler ve grubun lideri oldular. Bizim milli maç, Ukrayna-İtalya derken son 20 dakikasında ancak açtım kanalı. İskoçlar golü atmışlar ve 10 kişi İsa'ya sığınıp defans yapıyorlardı. Son çeyrekte sadece sağ kanattan 6 korner attı Fransa. Paralize olmuşlar, herkes Ribery'nin ayağına bakıyor, vurdular, vurdular olmadı. Trezeguet-Benzema-Anelka forvet Nasri-Malouda da sahada. İskoçların akşamıydı zaten bu akşam. Bizim Macaristan maçını yöneten İskoç Stuart Dougal'ın vermediği penaltı ve kırmızı kart bu ülkeyi sevmek için yeterli sebep. Artık adama almadılarsa da Kapalıçarşı'dan bir siyah deri bir de süet mont alsınlar. İskoçlar bu galibiyetle grupta liderliğe yükseldi, kazanması gerektiği her maçı kazanır kod adlı İtalya ise Ukrayna deplasmanında 2-1 kazanınca; Fransızlar lider girdikleri haftadan 3. sırada çıktılar.

5 yorum:

orkun dedi ki...

Sen de çuvaldızı çok ağır batırmışsın yav. Tamam, ikinci sarı ve dolayısıyla kırmızı kart ağırdı, maç da orada koptu ama, pozisyon da penaltı değildi, herif yarım yol kendini bıraktı alenen.

YapiYapo dedi ki...

baba naaptın , direk penaltıydı asrın kıyağı oldu be !

Anıl dedi ki...

Bana kalırsa yazar "pozisyon penaltı değildi" manasına gelen hiçbir şey yazmamış. Hatta üstüne bir de Kapalıçarşı'dan hediye almamız gerektiğini söylemiş ki bende bu konuda hemfikirim.

Adsız dedi ki...

"penaltı + kırmızı."

Rıdvan Dilmen

aşkın dedi ki...

İster komplo teorisi deyin ister dalga geçin; federasyon + teknik heyetin kaybedeceği çok şey olan ve (buraya dikkat) Şenes Erzik'in tribünden izlediği bir karşılaşmada yan hakeme danışmadan direkt verilmiş ağır bir karar bende şüphe uyandırdı. Yazarın mont göndermesi ise ekran başında gülümsetti, teşekkürler...