21 Eylül 2011
Real Madrid Çetesi
Real Madrid tarihi boyunca sempatik bir takım olmadı. Cici bici takımlar genelde beklenmedik başarılar kazanan bütçesi düşük -ufak deyince alınan oluyor- kulüplerdir. Fakat Jose Mourinho yönetiminde iyiden iyiye gıcık bir görüntü vermeye başladılar. İyi futbol oynadıkları zaman tadından yenmiyor ama işler yolunda gitmediğinde olanları tek bir kelime anlatır galiba: Çirkefleşiyorlar... Rakibe dalaşanlar, tekme atanlar ve kırmızı kartlar. Bir hafta içinde önce Marcelo ardından Khedira atıldı Real Madrid'den iki maçta. Pepe'nin de Levante maçında atılması lazımdı. Jose Mourinho yönetimindeki 65 maçta Real Madrid 16 kırmızı kart gördü... Bir de eleştirilen tarafa kulak vermek lazım. İspanya-Şili maçında saha karışmış, İspanyol futbolcular kabadayılık yapmıştı. Mourinho bunu hatırlatmış... İspanya Milli Takımı yapınca iyi, Real Madrid yapınca bizim adımız çete oluyor diyor... O da haklı... Siz de haklısınız. Onlar da haklı... Herkes haklı....
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
12 yorum:
gördüğü kırmızı kartlara bakmak lazım bence.. Kaçı maç gereği olan ya da çift sarı karttan, kaçı yaptıkları pislikler ve çirkefliklerinden. O zaman Mourinho haklı mı haksız mı anlaşılır. Gerçi klasik mourinho taktiği hedef saptırıyor..
verilmeyen bir o kadar daha kırmızı kart vardır. geçen yıl oynanan ş.l. ikinci maçıydı sanırım, hakem real madrid'den oyuncu atmamaya yemin ederek çıkmıştı. rahat 3-4 kırmızı kart çıkmalıydı.
bir Türk hakem yönetse maçlarını muhtemelen 7 kişi falan tamamlarlar maçları :) şahsi fikrim, Pepe adlı arkadaşın futbol sahalarından men edilmesi gerekmektedir.
Mourinho yine haklı değil çünkü İspanya Milli Takımı oyuncularının ciddi bir kavgaya karışması, kendisi Real Madrid'e geldikten sonra meydana geldi. 7 maçlık El Clasico periyoduyla -özellikle son 6 maç, 5-0 sonrası- bütün oyuncuların psikolojisini bozdu. Aynı oyuncular Dünya Kupası Finali'nde kasaplık yapma çabasına girişen Hollanda karşısında bile sakin kalmışlardı. Meselenin özü kaçmasın, bir suçlu varsa ilk bakılması gereken adres Mourinho'dur.
Ayrıca yaptığı eleştiriler bildiğim kadarıyla İspanya oyuncuları kenetlendi haberlerini yapan Madrid medyasını bağlıyor. Tutarsızlık onlarda. Real yapınca kötü diyen Barcelona ve enternasyonel medyaydı, Madrid çok eleştirmedi oyuncularını. Barcelona medyası ısrarla Casillas'ın Xavi & Puyol'dan özrü üzerinde durdu. İspanya konusunda oyuncu görüşlerine yer verdiler sadece, iyi / kötü değerlendirmesine girmeden.
Bu söz gitse gitse Madrid medyasını gider ama onun amacı tümünü bir potada eritmek çünkü diğer türlü söylem gitmesi gerektiği yere ulaşmıyor.
Yani tercüman yine manipülasyon yapıyor, battıkça batıyor, sevgiyi kaybedeli çok oldu, saygınlığı da kalmayacak yakında.
@a.eren logoglu
o tercüman diye küçümsemeye çalıştığın adam futbolda çığır açtı,hala da dünyanın en ii takımını çalıştırmakta.sevgiyi kaybedeli çok oldu demişsin. netteki her platformda kıyasla istersen bi sevilip sevilmeme oranlarını. sadece facede 2 milyon seveni, 10 bin civarı da sevmeyeni var. heralde orantı yapmayı becerebiliyorsundur
şimdi buralar bööööyle Katalandan da daha fazla Barcelona taraftarı olanların yorumlarıyla dolacak :)
Real Madrid-Barcelona maçlarına baktığınızda, Jose Mourinho'nun dışındaki etkileri de görmeniz lazım. Tabi taraflı bakmamayı başarabiliyorsanız...
Real Madrid tarih boyunca sempatik olmadı demek için futbolu çok sevmemek gerek diye düşünüyorum. Puskas-Di Stefano ikilisi ya da Santillana-Butragueno gibi adamlar da mı sempatik gelmedi ? Siz böyle deyince, bir Real Madrid taraftarı olarak kendimi kötü hissediyorum. Bana da son 20 yılın Barcelona'sı antipatik geliyor ama biliyorum ki bu takımda Kubala, Luis Suarez, Kocsis, Czibor, Maradona ve Cruyff gibi adamlar da oynadı.
Öte yandan, Jose Mourinho'nun Real Madrid'e yakışmadığını düşünüyorum. 1997'de Ronaldo'nun gollerine sevinen bir Barcelonalıyken, şimdi bir Barcelona düşmanı. Bu kadar kolay değişmemeli bir insan. Ona gerçekten acıyorum...
@raul #7
güldürdün akşam akşam. çığırların en güzeli 10 kişi stopper oynamak olmalı.
@a. eren logoglu
blogunu takip ediyorum. bazı şeylerin daha net görülmesi açısından senin gibi adamlara ihtiyaç var, orası kesin. nedenini sen de biliyorsun, kitlelerde de belli bir kayma yaratıyor tercüman. önemli olan şeyler 2. plana atılıyor. hala seviliyor ama ona duyulan sevgi çeşidi biraz farklı bir örnek. saygınlık? işte onu kaybedeli çok oluyor. insanların gerçek karakterleri kazandıklarında değil kaybettiklerinde meydana çıkıyor. bunun en iyi örneği mourinho'dur. onun gibi ağlak, futbolun çirkinliğini temsil eden, rakibe saygısız birinin saygınlığından söz etmek mümkün değil.
@A. Eren Logoglu, Ad Hominem nedir, bilir misiniz?
Çünkü tam olarak Ad Hominem yapıyorsunuz.
tamam madrtid futbol olarak kötü ama bu barceloana yalakalığı nedir anlamıyourm.en az madrid kadar çirkef oynuyorlar ve hakemler tarafından kollanılıyorlar.
nedense herkes bi ispanyol/katalan oldu şu bikac senede. adamların hepsi çirkef hem barcası hem real madridi. basketbol takımları bile on dakka izlenmiyor. millette dalga geçiyolar. biri saatlerce bos yan pasarak seyirciyi bile uyutuyor digeri geri düşünce hemen tekmeler savuruyor. zaten adamların geninde bide tiyatroculuk yeteneği var sürekli kendilerini atıyolar. gidin priemier lig falan izleiyn bırakın su ispanyolları yha
Bir kere Barca'ya bos yan pas yapiyorlar diyen adamla futbol konusmam, arkadas olurum yerim icerim muhabbbet ederim ama futbol konusmam. Ama su da bir gercek ki biz Turkiye'de her ne konuda olursa olsun kutuplasmayi seviyoruz, son zamanlarda belki Ispanyollar'dan daha fanatik olmaya basladik Real Barca konusunda. Bir tarafa sempati duyan digerine cemkirmeden edemiyor malesef.
Ben son yillara kadar Real'e sempati duyan biriydim ama su futbolu izlemeye basladiktan sonra Barca'ya kaydim. Guzel oyunu devam ettikleri surece Barcaliyim ve cirkeflik yaptiklari surece de Real kaybetsin istiyorum. Ama Real'i bir kontrataga cikarken izlemek de zevk verebiliyor. Yani kanim blau grana akmiyor, guzel oyunu takip ediyorum.
@a.eren logoglu
Blogunu severek okuyorum ve cogu fikrine katiliyorum, ama sanirim tercuman kelimesi hakli oldugun savlari haksiz duruma dusurebiliyor, biraz fanatizme kaciyor diye dusunuyorum. Her ne kadar kisilik olarak sevmesem de bu adam son zamanlarin en basarili TDlerinden biridir benim gozumde. Futbol tarihinin belki de en iyi takimina kafa tutmaya calisiyor, kolay degil. Senelerce beraber oynamis mukemmel bir organizasyonu olan bir takima karsi elinde yepyeni bir takim var. Yaptigi cirkeflikleri bir kenara koyarsak da su ana kadar basarili bir is ortaya koydugunu dusunuyorum.
Yorum Gönder