22 Aralık 2007

El Clasico'ya 1 Kala

Bir hafta süren ankette 907 kişi oy kullandı. Barça kazanır diyenler 480 (%52); Real Madrid kazanır diyenler 287 (%31) ve berabere diyenler 140 (%15). Bütün hafta derbi haberlerini takip ettim, durdum, anketi de kondurduk ama ben maçı seyredemeyeceğim. Bu da güzel. Ekmek parası işte. İki satır not düşeyim: Barça'da Ronaldinho yedek başlar, Real Madrid de bu maçta yenilmezse; Hollandalı kendine 3 vakte kadar yeni iş bakar. Puan farkı 4. 7 olursa lig biter diyenlere nah biter derim açıkçası. Hakem hakkında hafta ortasında not düşmüştüm. Öyle ya da böyle Real Madrid bu hakemle 8 sezondur kaybetmiyor. Eto'o, Pepe'yi bakkala yollarsa ne olur bilmem. Derbi kardeşim bu, keyfini çıkarın, Okay Karacan da çıkarsın, uzatsın ayaklarını, alsın eline bir bira: "Barcelona-Real Madrid derbisine hoşgeldiniz." desin içinden..

21 Aralık 2007

Nasıl Olacak Şimdi?

Inter-Fenerbahçe maçı sonrasındaki "haçlı forma" saçmalığı ümit ediyorum kapanmıştır. Sonu gelecek gibi değil çünkü. Rakip şimdi Sevilla, iç sahada giydikleri forma da budur, Uefa kayıtlarındaki iç ve dış saha formaları da burada. Mehmet Yakup Yılmaz yine bir yazı yazsın, Endülüs'ten İslam alemine bağlasın. Bu ülkenin gündemine başka bir katkısı yok çünkü...

İtalyanlar'a İzmir Torba

Totalde İtalyanlar boktan kura çekti denilebilir. Milanoluların grup ikincileri arasında 2 İngilizi bulması hayırlı haber değil onlar için. Roma da istim üzerindeki Real Madrid'e çakıldı. Barça'dan başlarsak, Glasgow'un yarısı zaten Barselona'yı tavaf etmişti, 15 bin Rangersli gelmişti şehire, şimdi sıra yeşil-beyazlılarda. Esnafı iyi kazanır, bol bol bira, hediyelik satarlar. Bu eşleşmede sürpriz çok zor. O.Lyon-Man.United bayıltan bir eşleşme. O.Lyon sonradan açıldı, seyredemezsek de potansiyel iki süper 90 dakika görünüyor ufukta. O.Lyon genelde bu turda veda eder, yine öyle olmaması için bir neden yok. Schalke 04-Porto en renksiz eşleşme. Klasik her horoz kendi çöplüğünde öter maçları oynanacak. Schalke 04 akşamını buldu mu affetmez. Liverpool 3 yıldır Milanolularla kafayı bozdu. Rafael Benitez o kulübün başındaki dallama Amerikalılarla yine papaz olursa bu maçları görür mü bilmem. Bu turun anahtarı olabilir. Torres-Ibra düellosu olacak. Tribün açısından da en renkli eşleşme. Roma-Real Madrid yine bir tekrar turu. Roma, Totti'nin ayakları kadar sahadaki varlığına da mahkum. R.Madrid tribünleri Lazio ile dost. İtalya'daki maçta arıza çıkabilir. İhtiyar Milan, genç Arsenal'e karşı. Papaz bu kez pilav yemesin, Arsenal turu geçsin. Milan'ı üst turlarda görmekten bıktım. Ancelotti, Emirates'de yine defansın babasını yaptıracak. Olympiakos, İtalyan çekseydi, Yunanlılar kolay akardı deplasmana. Bu kez işleri zor. Yine de Chelsea, Pire'den az hasarlı çıkar. Grup birincileri arasında bizim medyanın en kolay 2. rakip dediği Sevilla'ya bir bakıma boka nazaran tezek muamelesi yapıldı kura öncesinde. Juande Ramos gittikten sonra dengesiz bir takım oldular ama Arsenal'i sahalarında nasıl bitirdiklerini unutmamak lazım. Çözülmesi zor bir problem değil. Grup değil, eleme turu bu. Inter'i 1-0 yenen Fenerbahçe en iyi oyununu oynamıştı. Rövanşında San Siro'da çözüldüler, 3 yediler. Bu kez telafisi yok bu maçların. Sevilla'nın stadı da bana göre Camp Nou ve S. Bernabeu'dan daha fazla rakip üzerine baskı kuran bir stad.

Isabeli Fontana

Kağıt Üzerinde River Plate

River Plate'in yeni teknik direktörü Diego Pablo Simeone'nin hayalindeki 11 budur. Kaleci Carrizo'yu -Lazio sezon sonunda istiyor- elde tutacaklar gibi. Kadroda kaptan Belluschi görülmüyor. D'Allessandro hala Zaragoza'da. Şubat'a kadar vakti var "El Cholo"nun...

10'da 2 Fenerbahçe

Şampiyonlar Ligi'nde gruplarda atılan 267 gol arasında en güzel10 gol belirledi UEFA. 10 gol arasına 2 golünü sokabilen tek kulüp Fenerbahçe. Deivid'in Inter'e attığı ve Alex'in CSKA Moskova'ya attığı goller. La Gazzetta bu şekilde sıralamış: En iyi gol Messi'nin O.Lyon'a attığı gol seçildi. Deivid'in golü 2.sırada. Alex'in golü ise 9. sırada. 3 numarda Mathieu Valbuena var, Liverpool-Marsilya maçından. 4 numarada Seedorf'un S. Donetsk'e attığı gol. 5. sırada Tarık Sektioui var. Porto-Marsilya maçında. 6 numarda Zlatan Ibra, Inter-CSKA Moskova maçı. 7. sırada Cristiano Ronadlo, Sportig Lizbon'a yolladığı son dakika füzesi. 8. sırada Maxi Pereira var. Benfica Milan maçında. 9 Alex demiştim, 10 numarada Fernando Torres, Marsilya deplasmanında attığı gol. Toplu bir videosunu da buluruz elbet.

San Siro'da Muhtemelen

Milano derbisi Pazar günü 16:00'da. Gece derbileri güvenlik nedeniyle hayal oldu artık İtalya'da. Milan'a bu sezon San Siro, Serie A'da uğursuz geliyor. Evsahibi olarak bir tek maç kazanamadılar. Bu kez misafir ünvanıyla çıkacaklar sahaya. Inter namağlup.

Camp Nou'da Muhtemelen

Barça'da Messi ve Henry yok. Barselona medyası Ronaldinho ve Deco'nun yedek başlayacağını yazıyor. Madrid medyasında ise "bizi yiyorlar, ikisi de oynayacak" yorumları var. Bu onbirler muhtemeller arasında en muhtemel olan. Raul'un kariyerinde Barça'ya 10 golü var, 2'si Camp Nou'da. Eto'o'nun Real Madrid'e attığı gol 7. Van Nistelrooy, Real Madrid'in deplasman golcüsü.

20 Aralık 2007

Milan'ın Yeni Kaptanı

Milan zırt pırt kaptanın değiştiği bir takım değil. Baba Maldini'nden oğul Maldini'ye kadar 40 yıl geçti, aralarına Gianni Rivera ve Franco Baresi girdi. Paolo Maldini sezon sonunda futbolu bırakıyor. La Gazzetta dello Sport'ta devam eden bir anket var. Gelecek sezon kaptanlığı kime verirdiniz diye soruyorlar. Gattuso haklı olarak önde. 2. sırada Ambrosini var ki bu oylama bizim futbol anlayışımızla yapılsa bu adam 4. sırada kalır. Takımın herşeyi Kaka en az oyu almış. Bu bile geleneklerine bağlılıklarının bir göstergesi.Neyse sonuçta kaptanı bu anket belirlemeyecek, Milan da seneye kaptansız kalmayacak. İş bayrak adamlığa -bandiera- gelince bu zor işte. Maldini'nin ardından kime bu payeyi verseler hep bir eksik kalacak. Bir de geceye dair bir not: Milan, San Siro'da bu sezon kazanmamaya yeminli. Serie A'da tıkları yok bu akşam da Catania'ya mağlup oldular kupada..

Lourdes Ramirez

Arjantin Clausura 2008

Arjantin Clausura 2008, 10 Şubat'ta başlayacak. Boca Juniors-River Plate derbisi 13. hafta. 4 Mayıs 2008'de oynanacak. NTV bu sezonu da yayınlayacağını açıkladı. Gelecek ay bir transfer dosyası da hazırlamak lazım. Clausura 2008 fikstürünü isteyen arkadaşlar vardı: Buyursunlar burada: Arjantin Clausura 2008 Fikstürü

Boca-River

Kupayı Milan aldı. Dalgasını geçen River Plate. Akıllı olun lan diyen de Boca Juniors: "Sen önce o finali oyna..."

Haftasonu Futbol

21 Aralık Cuma
13:00 Şampiyonlar Ligi Kura Çekimi
14:00 UEFA Kupası Kura Çekimi
20:00 Vestel Manisaspor - Beşiktaş (lig tv)
22 Aralık Cumartesi
14:45 Arsenal - Tottenham Hotspur (fox)
17:00 Middlesbrough - West Ham United (fox)
17:00 Celtic - Hibernian (business)
18:10 Nancy - Lyon (kanal a)
19:00 Fenerbahçe - Trabzonspor (lig tv)
19:00 Genoa - Parma (24)
20:30 PSV Eindhoven - Uthrecht (business)
21:30 Roma - Sampdoria (24)
23:00 Sevilla-Racing(ntv)
23 Aralık Pazar
13:00 Excelsior - Ajax (business)
14:00 Manchester United - Everton (fox)
15:30 Sivasspor - Gençlerbirliği (lig tv)
16:00 İnter - Milan (24)
17:00 Aberdeen - Glasgow Rangers (business)
18:10 Blackburn Rovers - Chelsea (fox)
19:00 Gençlerbirliği Oftaş - Galatasaray (lig tv)
19:00 Juventus - Siena (24)
20:00 Barcelona - Real Madrid (ntv)
*

Enzo Francescoli

Geçiyor zaman...

Adriano'dan Artık Ekmek Yok

Hava değişimi bir tek askerde olmuyor. Milano'da kafayı yemişti, sen git Brezilya'ya kafanı dinle bizim de kafamız rahat olsun burada dediler Adriano'ya. Serie A'nın son 2 yıldaki bidonu Fotomaç'ın can simidiydi. 2 günde bir "Adriano Fener'de" manşeti atıp çay içmeye gidiyorlardı. Adriano'yu Inter beş kuruş almadan San Paolo'ya kiraladı 6 aylığına. Adriano'ya Brezilya kulübü gücü yettiğince sembolik bir ücret verecek. Temmuz 2008'de Adriano Milano'ya dönecek. Fotomaç kendine başka adam bulsun, Adriano'dan artık ekmek yok.

19 Aralık 2007

365 Gün

İlk postun tarihi 19 Aralık 2006. Bir yıl olmuş bugün. 365 gün; 1319 post...

Julie De Gouy

Real Madrid'in Uğurlu Hakemi

Manuel Enrique Mejuto Gonzalez. Pazar akşamı oynanacak olan Barcelona-Real Madrid derbisinin hakemi. İlginç bir istatistiği var. Real Madrid onunla 8 sezondur kaybetmiyor. 1999 yılında Celta Vigo'nun Real Madrid'i 1-0 yendiği karşılaşmadan bu yana Real Madrid'in Mejuto Gonzalez ile arasından su sızmıyor. Bir de Barça istatistiği var tabii: Camp Nou'da 34 maçtır mağlubiyet görmeyen Barcelona, 51 maçtır sahasında gol atıyor.

Digitürk'ten Masallar

Lig Tv geçen sezonun sonuna doğru bas bas reklam yapıyordu. Gelecek sezon (2007-2008) HD yayın yapacağız diye. Ortalıkta HD yayın falan yok. Eylül'de başlayacaklardı hesapta, 2007 bitiyor. 0cak 2008'de hd decoderları satışa çıkartacaklarmış, evet abonelere bedava decoder vermiyorlar. Satıyorlar. "900 Ytl'ye satacağız" dediler. Satarsınız tabii, dikkat edin. Evinde HD uydu decoder olanlar Lig TV kartla yayınları izleyemeyecek. Bu da ayrı bir gariplik. Bravo Lig TV!. Bu da aylar önce anlattıkları masalın broşürü.

Camp Nou'da 200 Bin Barça'lı

Pazar akşamı Camp Nou'da Barcelona-Real Madrid derbisinde yapılacak kareografi budur. Barça'nın bir de sürprizi var. O gece stadda 100 bin değil 200 bin Barça'lı olacak. Nasıl olacağını Pazar akşamına bırakalım. 75 bin + 25 bin x4 ve Barça ambleminin olduğu tribün diye bir tüyo vereyim, keyfi ekran başına kalsın...

Rianne Ten Haken

Barça-R.Madrid #3

22/10/2000 Barcelona 2-0 Real Madrid
14/10/1999 Barcelona 2-2 Real Madrid
08/03/1998 Barcelona 3-0 Real Madrid

Matta 26:52

İspanyol milli takımının santrforu onlarda, sağ açığı onlarda. Morientes orada. Zigic'i aldılar. Valencia bu forvet hattıyla rekor kırdı: 580 dakikadır gol atamıyorlar. 68-59 sezonunda 508 dakikalık gol oruçlarını geliştirmiş oldular. Teknik direktör Quique Sanchez Flores ile sezona süper girmişlerdi. 6 seri galibiyet, Schalke 04 deplasmanında kazandılar. Mestella'da Chelsea mağlubiyetiyle çöküş start aldı. Espanyol mağlubiyeti, Rosenborg deplasmanındaki garip yenilgi. Real Madrid deplasmanda Valencia'yı yerle bir edince olan teknik direktörü oldu tabii. PSV'den bir cacık olmaz diyen Koeman kaçacak yer arıyordu, Valencia imdadına yetişti. Değişen bir şey olmadı, takım kalkamadı ayağa. Flores döneminde 9 lig maçında 6 galibiyet, 3 mağlubiyet almışlardı. Koeman ile 1 galibiyet, 1 beraberlik, 3 mağlubiyet aldılar. Geçen hafta Barcelona geldi Mestella'ya, güle oynaya kazanıp gitti, David Villa sakat, ortalıkta yok, flaş transfer Zigic sezon başında beri 8 maçta 200 dakika oynadı. Avrupa Kupaları'na veda ettiler. Atletico Madrid de bu sezon devrede olunca gelecek sezon Şampiyonlar Ligi de tehlikeye girdi.Böyle zamanlarda teknik adamların kredisi varsa takımda kurban ararlar. Koeman buldu da. Canizares ve Albelda'nın ipini çekti. Sırada Karadeniz'li Angulo var diyorlar. Kılıçla yatan kılıçla ölür. (Matta 26:52)

Castillo Manchester City'de

Doğu blokunda ligler sona erince firarlar da başladı. Lucescu'nun takımı S.Donetsk, Olympiakos'a bir dünya para ödemişti Meksikalı Castillo için. Hemen araya bir Olympiakos satırı sıkıştırayım. Pazar akşamı AEK ile evlerinde oynadıkları maçı seyrettim, taraftarı yine süperdi. Kovacevic aslan gibi bu takımda. 80'den sonra ön direkte çaktı kafayı, Olympiakos 1-0 aldı maçı, AEK kalecisi uzatmada çıldırdı, rakibi gagaladı, kırmızı gördü. Castillo'dan devam, Ahmedov da para bol tabii, lig bitti Manchester City girdi devreye, onlar da transferin bokunu çıkardılar, gelenin gidenin hesabı şaştı. Bağlayayım, Castillo bir sezonluğuna Manchester City'e kiralandı.

18 Aralık 2007

Euro 2008'e Hazırlık

Arkadaşın işi zor. Top yuvarlak mıdır diye bakıyor galiba her seferinde. Allah sabır versin dayı...

Giorgio Armani&Samsung

LG ve Prada'nın işbirliği iş yaptı ki; aradan bir yıl geçti bu kez Samsung-Giorgio Armani'nin bir çocuğu dünyaya geldi. Yakında bizim memlekete de düşer. 3 megapiksel kamerası var bir de üstünde Giorgio Armani yazıyor, alacak olan da başka birşey aramaz zaten. Fiyatı 900 yeşil. Baharda İstinye Park cafelerinde her iki masadan birinden illa ki olur bundan...

Chloe Bello

Franco di Santo

Chelsea transfer piyasasında genelde olmuşları toplardı bu kez Arjantin'li bir gencin işini bitirmek üzereler. Franco di Santo. 1989 doğumlu, 1.94 boyunda, forvet. Şili'de Audax Italiano 'da forma giyiyor"muş" diyorum çünkü adını ilk kez duyuyorum. 7 milyon dolar ödeyecekleri söyleniyor.

Elalemin Derdi

Adamların derdi başka tabii. Tek elle kitap okumak istiyorlar, diğer eliyle adam kahvesini, içkisini içecek. Metroda ayakta tek elle tutunmuş, nasıl kitap okuyacak. Fiyatı 3.95 $. Yaptırsak bir kalıbını, döktürsek 10 bin tane. İşi gücü bıraksak, evde yatsak. Ben yine de bizim buralarda nah satar hakkımı kullanıyorum...

Barbara

rappelle-toi barbara
il pleuvait sans cesse sur brest ce jour-là
et tu marchais souriante
epanouie ravie ruisselante
sous la pluie
rappelle-toi barbara
il pleuvait sans cesse sur brest
et je t'ai croisée rue de siam
tu souriais
et moi je souriais de même
rappelle-toi barbara
toi que je ne connaissais pas
toi qui ne me connaissais pas
rappelle-toi
rappelle-toi quand même ce jour-là
n'oublie pas
un homme sous un porche s'abritait
et il a crie ton nom
barbara
et tu as couru vers lui sous la pluie
ruisselante ravie épanouie
et tu t'es jetée dans ses bras
rappelle-toi cela barbara
et ne m'en veux pas si je te tutoie
je dis tu a tous ceux que j'aime
même si je ne les ai vus qu'une seule fois
je dis tu a tous ceux qui s'aiment
même si je ne les connais pas
rappelle-toi barbara
n'oublie pas
cette pluie sage et heureuse
sur ton visage heureux
sur cette ville heureuse
cette pluie sur la mer
sur l'arsenal
sur le bateau d'ouessant
oh barbara
quelle connerie la guerre
qu'es-tu devenue maintenant
sous cette pluie de fer
de feu d'acier de sang
et celui qui te serrait dans ses bras
amoureusement
est-il mort disparu ou bien encore vivant
oh barbara
il pleut sans cesse sur brest
comme il pleuvait avant
mais ce n'est plus pareil et tout est abîmé
c'est une pluie de deuil terrible et désolée
ce n'est même plus l'orage
de fer d'acier de sang
tout simplement des nuages
qui crèvent comme des chiens
des chiens qui disparaissent
au fil de l'eau sur brest
et vont pourrir au loin
au loin très loin de brest
dont il ne reste rien. / Jacques Prevert

Barça-R.Madrid #2


11/05/1997 Barcelona 1-0 Real Madrid
09/01/1994 Barcelona 5-0 Real Madrid05/12/1977 Barcelona 2-3 Real Madrid

Julia Stegner

Yok Mu Alex'i Alan?

Fenerbahçe'li bir arkadaşımla Sarkozy-Carla Bruni aşkını değil; elbette futbol konuşuyoruz. "Bu Alex'i neden Avrupa külüpleri almaz" dedi. "Rahat battı galiba" dedim. Söz uçar bazen yazıyı da yazık olur ama not düşeyim ben yine de. Alex'in 3.5 sezondaki gol ve asist performansına Avrupa'da kim ulaşmıştır; onu bir acar gazeteci çıkarsa da okusak öncelikle. Ben Avrupa'nın büyük liglerinde Alex'i bu performansına rağmen neden istemezler hakkında yazayım: İngiltere: Oynaması imkansız. EU dışı oyuncunun son 2 sezonda milli maçların %75'inde oynaması kuralına takılıyor. Lisans vermezler. Lincoln'ün de oynayamayacağ gibi mesela. İspanya: EU dışı 3 oyuncu ilk 11'de sahaya çıkabiliyor. Alex'in de EU pasaportu olmadığına göre taliplisi olacak kulüpler ki Barça-Real Madrid değil, fazlası var onlarda, ufak kulüpler. Alex ne kadar kazanıyor yıllık? 3 milyon euro. La Liga'nın 4-20 arası takımlarında kimseye böyle bir ücret ödenmiyor. Menajeri görüşmez bile. İtalya: EU dışı bir futbolcu transfer ettiğinde kadrodaki bir Güney Amerikalı'yı yollamak zorundasın. Serie A'da Inter, Milan, Juventus(3 futbolcu) dışında hiçbir kulüpte 3 milyon yıllık ödenen bir futbolcu (Totti hariç) yok. Orta sıra takımlarda en fazla kazanan 1.2 alıyor ancak, bu rakam ufak kulüplerde 400 bin euro'ya kadar düşüyor. Fransa için konuşmaya değmez, paraları olsa kendi adamlarını liglerinde tutarlar. Bütün bu liglerdeki yüksek vergiye hiç kafa bile yormaya gerek yok. Alex'in Fenerbahçe'den kazandığı parayı ödeyecek kulüplerde Alex çok! Son bir not daha düşeyim. Canı istediğinde Nobre'yi adam etmişti Alex, kurban Anelka oldu. Vakti zamanında "Batman" Kezman'a bir Robin lazım dediğimde; sallayan da olmuştu. Alex o kıyağı artık Semih'e yapıyor. Kezman ise artık gün sayıyor...

Bi Tıp Desen Artık

Bülent Uygun, Türk futbolunun son dönemdeki en asap bozucu figürü. Susmuyor, sezon başından beri takımının performansıyla beraber yükselen bir konuşma arzusu içinde. Sadece spor değil; her alanda söyleyeceği olan bir Türk büyüğü kendisi. Gözyaşlarıyla reyting kovalayan, Sivas şehrinin siyasetine bile el atan bir yetenek. "Sivas şampiyon olamaz"diye diye bıktırdı zaten. Onu biz de biliyoruz. Bir de "Mehmet Yıldız'ı alan şampiyon olur" diye kendi mesleğine ettiği bir küfür var. Eski futbolcu menajeridir, anlar ya bu işlerden. Galatasaray-Sivasspor maçı sonrasında kızıyla basın toplantısını çıkmış, ufacık çocuğu da konuşturmuş. O minicik kızı o kameraların önüne getiren adamın zekasından şüphe ederim. 8-9 yaşındaki kızın da ne söylediği zerre umurumda değil ama Bülent Uygun susmuyor, hergün gazetelerde adını görmezse kahroluyor. Bugün yine bir haber ajansta: "Kızımın sözleri yanlış anlaşıldı". Bir insan bu kadar mı kendi reytingi peşinde koşar? İlkokula giden kızını tekzip edeceğine; bırak kardeşim Mehmet Yıldız konuşsun, sahada ter akıtan takımın konuşsun.

Barça-R.Madrid #1

28/01/1963 Barcelona 1-5 Real Madrid

25/05/1950
Barcelona 7-2 Real Madrid


26/03/1945 Barcelona 5-0 Real Madrid
23 Aralık Pazar günü Barcelona-Real Madrid derbisi öncesinde Marca gazetesi arşivinden unutulmaz maçların 1. sayfaları. 5 bölüm olacak.

Yazıklar Olsun Sana Capello

Garip bir milletiz. Fatih Terim'in İngilizcesiyle dalga geçildi bir ay boyunca. Cnbc-e'de iki diziyi anlıyorum diyen zevzekler başımıza filolog kesildiğinden, -hadi bunu Murat Belge yazı konusu yapsa eyvallah diyeceğim de- adamı topa tuttular. İngilizce bilmiyordu Terim. Capello biliyor mu? Bilmiyor. Yazıklar olsun lan sana Capello. Adam son 20 yılın en iyi 3-5 teknik adamı arasında. İhtiyacı olmuş mu bugüne kadar İngilizce? Memleketinde çalışmış; bir de İspanya'da. Olmamış ki; öğrenmemiş işte. Şimdi "bir ayda öğrenirim" diyor. Diyor da; hemen bir dil profesörüne sormuşlar. Adam da "nah öğrenir bir ayda" demiş. Sonuç; Capello'yu İngilizler bir gün kovarlarsa, bunun sebebi 2010 Dünya Kupası'na gitmemek olacak. İngilizce öğrenmemesi değil. Dümbelek ne demekti İngilizce?

Yalandan Bordeaux

Malum Galatasaray'ın UEFA Kupası'nda gruptan çıkma şansı Bordeaux'nun Panionios deplasmanında yenilmemesine bağlı. Galatasaray da Austria Wien'i yenecek ön şartıyla birlikte elbette. Bordeaux gruptan lider çıkmayı garantilemiş, Pazar akşamı Marsilya'ya karşı evlerinde 0-2'den 2-2'ye getirdiler maçı. Laurent Blanc Atina'ya bırakın as oyuncularını 18 futbolcu bile götürmüyor. Kadroda 15 futbolcu var. Chalmé, Diawara, Henrique, Jurietti, Planus, Alonso, Diarra, Fernando, Micoud, Wendel, Bellion, Chamakh kadroda yok. Neant cezalı, Micoud sakat. Kadroda olanlar ise: Olimpa, Valverde - Brégerie, Jemmali, Marange,Trémoulinas, Ecuele - Ducasse, Lavie, Moimbé, Traoré - Cavenaghi, Jussiê, Obertan, Perea. Blogda bahis tahmini bugüne kadar yapmadım, ilk kez yapayım, Iddaa 1.50 veriyor Panionios'a.

Natalie Imbruglia

Andres D'Alessandro

Biri gelir biri gider. River Plate'de Fernando Belluschi takımdan ayrılmak istiyor, kulübün eski yıldızları da memlekete geri dönmenin peşinde. Cavenaghi ile aynı kaderi paylaşan Andres D'Alessandro mesela. River'da kahraman olmuştu, Wolfsburg'un milyon euro'ları saçtığı sezonda Bundesliga'ya transfer oldu. Beklenen büyük bir Serie A ya da Li Liga kulübüne transferiydi ama olmadı. Wolfsburg o sezonun ilk yarısında biraz kıpırdadı ama bir yere kadar. Bir Diego olamadı Almanya'da. Hatırladığım Erik Gerets ile papaz olduğu bir zaman sonra. 3.5 milyon euro'ya geldiği Zaragoza'da ilk 11'de zor şans buluyor. Her Arjantinli'nin Avrupa rüyası pembe olmuyor işte, kabusa dönüyor bazılarının ki. Daha 26 yaşında. O da River Plate'e dönmek istiyor. İstemekle olmuyor tabii, Zaragoza'nın elinde 2011'de biter yazan kapı gibi bir sözleşme var.

17 Aralık 2007

Juli Rovaris

3 As

Bizim futbol lisanımızda 25 yaş genç olmakta. Genç Semih hala pişiyor mesela. Bu adamlar FIFA yılın futbolcusu ödülünde finale kaldılar. Kaka 25, Ronaldo 22, Messi 20 yaşında. Ödül doğal olarak Kaka'ya gitti. Messi 2, Ronaldo 3. oldu. Hepsi kendi tarzıyla çıkmış demeyeceğim sahneye. Kaka, Armani reklamı, Messi Adidas'ın ratingi peşinde. Bir Ronaldo asi çocuk yapmış kendini. Bonservis bedeli belirliyorum bu fotoya. Düz hesap 250 milyon euro.