12 Temmuz 2023

İhale Deco'ya Kaldı

Real Madrid ve Barcelona arasında fırtınalar kopartan Arda Güler, Madrid kulübüyle sezonu açtı ama perde arkasında yaşananların detayları bitmek bilmiyor.


Geçen sezon ekim ayına dönelim… F.Bahçe, Avrupa'da çok iyi başlamış ve İstanbul'da devirdiği AEK Larnaca ile 13 Ekim'de deplasmanda karşılaşmıştı. Jorge Jesus'un o gün 11'de başlattığı ve 69 dakika şans tanıdığı Arda Güler'i, Barcelona'nın o günlerdeki sportif direktörü Jordi Cruyff'a raporlayan Kıbrıs Rum Kesimi kulübünün profesyoneliydi.

12 yıl önce AEK Larnaca'da görev yapan Jordi Cruyff, Barcelona scout ekibinin geniş listesinde yer alan Arda için 'Yakın takibe alın' emri verdi. 'Bu Arda mutlaka alınmalı' demek değildi o günlerde. Barcelona'da Jordi Cruyff, görevden ayrılıp Deco geldiğinde Arda ismi, dosyadaydı ama Deco'ya 'Git görüş' emrini veren Başkan Laporta'ydı.

Barcelona'da futbol direktörü olarak görev yapan Mateu Alemany, Şampiyonlar Ligi finali sonrası kulübünde kalma ihtimali de olan İlkay Gündoğan'ı ikna etmek için Almanya'ya ayağına kadar gitmiş ve transfer zaferiyle Barcelona'ya dönmüştü. Laporta şimdi yeni gelen Deco'yu parlatıp onore etme peşindeydi. Barcelona'nın her dakikasını takip eden İspanyol medyası, ne tesadüftür ki Deco'nun İstanbul'a doğru yola çıktığını bir İtalyan gazeteciden öğrendi. Aynı günün akşamında Laporta, canlı televizyon yayınında 'Evet Deco, İstanbul'a gitti' dedi. Kalamış'ta o gün konakladığı Wyndham Otel'de gri kot, mavi tişört giyen 'sportif' Deco'yu görenler, elbette ki şaşırmıştır. Katalan medyasına göre; Laporta, Fenerbahçe ile anlaşmış, Deco'ya sadece oyuncuyu ikna etmek kalmıştı. Barcelona Başkanı'nın FFP yüzünden bu sezon kadroya yazmaları mümkün görülmeyen Arda için "Bonservisin yarısını şimdi öderiz, sizde bir yıl kiralık kalır" teklifine, F.Bahçe Başkanı Ali Koç "Evet' demişti.

Şimdi F.Bahçe cephesi için bir parantez açalım. Arda Gençlerbirliği'nden altyapıya transfer edildiğinde Ali Koç, ailesinin oturacağı evden babasının kullanacağı arabaya kadar her şeyi tahsis etmiş, adeta Arda'yı pamuklara sarmıştı. Sarı-lacivertli kulüpte '1500 dakikayı aşmazsa 5 milyon Euro'ya serbest kalır' maddesinin hiçbir öneminin olmadığı, çünkü Ali Koç'un aileye sağladığı bu imkânlar, aralarındaki samimiyet ve güvenle Arda'nın yeni kontratı gözü kapalı imzalayacağı bekleniyordu. Ancak yeni kontratta '17.5 milyon Euro'ya serbest kalır' maddesi, F.Bahçe'ye kabul ettirildi.
Biz Deco'ya dönelim… Portekizli, Bodrum'da Arda ve ailesiyle görüştüğünde büyük bir şoka uğradı. İki kulüp anlaşmış olabilirdi ama Güler Ailesi, Deco'ya "Gelecek sezon kesinlikle F.Bahçe'de kalmayacağız" deyince Portekizli buz kesti. Barselona'ya dönüş yolunda oyuncuyu bir başka kulübe kiralamazlarsa Real Madrid başta olmak üzere başka kulüplerin devreye gireceğini biliyordu. Transfere 'Yüzde 90 Barcelona lehine bitti' gözüyle bakan İspanyol medyasında Deco'nun döndüğünün ertesi sabahı manşetler, 'Real Madrid Arda'yı bitiriyor' ile doluydu.

Barcelona cephesi o gün sessizliğe gömüldü. Real Madrid ise elini çabuk tuttu çünkü kulislerde Milan'ın da aileyle görüştüğü ve oyuncuya forma garantisi verdiği haberleri dolanıyordu. Barcelona gibi sonraki transferden yüzde 20 pay maddesini F.Bahçe, Real Madrid'e de kabul ettirdi. 17.5 milyon Euro serbest kalma bedeli 20 milyon Euro olarak düzenlendi ve üstüne de 10 milyon Euro bonuslar yazdırıldı. Barcelona'da Alemany, İlkay transferiyle şov yaparken Deco ağır bir yenilgi almıştı. Önceki gün bu iki isim Barselona'da Santa Clara restorana öğle yemeğine gittiler. Çıkışta Deco'ya Arda'yı sordular. O da sinirli bir şekilde, "Ne oldu ben de bilmiyorum" dedi.
Arda'yı kaptırmış olmanın acısıyla şimdi aileye ödenen komisyon miktarını gündeme taşıyorlar. Sport Gazetesi'ne göre, baba Güler 15 milyon, Arda da 8 milyon Euro imza parası almış(mış). Perde arkasında yaşananlar bunlar. Perdenin önünde ise 100 milyon Euro'luk Bellingham ile akşam yemeği yiyip ertesi gün Real Madrid ile idmana çıkan Arda var. Barcelona için alınacak ders galiba şu olmalı; kendi içinde kavgası bitmeyenin dışarıda kazanacağı savaş yoktur.

Son bir soru-cevap ile bitireyim... Orta sahasında 20'lik Pedri, 18 yaşındaki Gavi, Frenkie de Jong ve yeni transfer İlkay olan Barcelona, başka mevkilerde eksiği varken neden Arda'nın peşinden koştu?
Sorunun cevabı basit: Frenkie de Jong'u bu sezon 100 milyon Euro'ya, Pedri'yi de gelecek sezon o rakamdan daha fazlasına satabilirler. Hollandalı'ya teklif var. Pedri'ye de illa ki gelecek. Arda işte tam da bu yüzden Barcelona'nın bir B planıydı.

Arda Güler-Real Madrid

 Florentino Perez, 2000 yılında Real Madrid başkanlığına aday olduğunda, "Barcelona kaptanı Figo'yu alacağım. Alamazsam 60 bin kombinenin bedelini cebimden öderim" demişti. Dediğini de yaptı. Serbest kalma bedeli olarak 60 milyon Euro ödedi ama rakamdan bağımsız Figo vakası, bugün hâlâ tarihin en sansasyonel transferi olarak anılıyor. Real, Barça'nın ciğerini sökmüştü.

Perez ilk döneminde, Figo, Zidane, Ronaldo, Beckham ve Owen ile; ikinci döneminde ise Ronaldo, Benzema ve Kaka transferleriyle şov yaptı. Üçüncü Los Galacticos döneminde gelen Gareth Bale ve Eden Hazard'ın çok da iyi izler bırakmadığı ortada. Peki Real Madrid, Arda'yı sırf Barcelona'ya gitmesin diye mi aldı? Sorunun cevabı, hayır! Real Madrid artık genç yıldızlara yatırım yapıyordu. Vinicius Jr., Rodrygo ve son iki sezonda orta sahaya gelen Camavinga, Tchouameni ve bu yaz Bellingham… 18 yaşındaki Arda da işte tam bu planın son parçası oldu.

13 yıl önce Barcelona, Mesut ile ön protokol yapmış, hocası Guardiola Mesut'un bir yıl daha Werder Bremen'de kiralık olarak oynamasını istemişti. Real elini çabuk tutup 18 milyon Euro'ya Mesut'u kadrosuna kattı. 13 yıl sonra Barcelona, aynı golü bir kez daha yedi. Deco, İstanbul-Bodrum hattında Ali Koç ile anlaşma sağladı. 22 milyon Euro'yu iki taksitle ödeyecekler ve Fenerbahçe'nin de istediği olacak, Arda bir yıl kiralık kalacaktı. O günlerde 'yüzde 90 Barcelona ihtimali' konuşulurken geriden Real Madrid koptu geldi ve Mesut örneğinde olduğu gibi işi bitirdi. Futbol tarihine geçmiş bir söz vardır, 'Real Madrid treni bir futbolcunun önünden bir kez geçer. Bindin, bindin'… Arda da dün basın toplantısında geçmişte imza atan birçok yıldız gibi bu gerçeğe vurgu yaptı. Real Madrid elini çabuk tutmasa, 25 milyon Euro ile kapıyı çalacak Milan ve 'takımda kalacaksın' garantisi veren İtalyan planı devreye girecekti.

Arda'nın yeteneği malumunuz. Ancak 18 yaşına kadar yaptıklarıyla 17.5 milyon Euro serbest kalma maddesi olmasa bile 'Fenerbahçe, oyuncusundan 40-50 milyon Euro kazanırdı' demek pek futbol dünyasının gerçekleriyle örtüşmüyor. İspanya'da olduğu gibi serbest kalma bedeli Türkiye'de federasyona yatırılmıyor. İspanya'da kulüple muhatap olmazsın ama Türkiye'de mecbursun. Elbette oyuncunun sözü önemli fakat Madrid'in 17.5'tan 20 milyon Euro'ya çıkmış olması ve 10 milyon da bonusların eklenmesi, işte tam da bu kural yüzünden. 9 yıldır şampiyon olamayan F.Bahçe'de bütün gözler onda olacak, Barcelona onu kiralık bırakmış olsa bile olası bir kötü performans, Allah korusun bir sakatlık gelecek yaz Katalan kulübünde oyuncunun devamlılığını tehlikeye sokacaktı. Arda cesur çocuk. Basın toplantısında dediği gibi, "Kiralık gitmek için gelmedim" sözü, onun iddiasını ortaya koyuyor. F.Bahçe'de yüzmeyi öğrenmiş çocuk, iç denizlerde değil okyanuslara atlamak için tereddüt etmedi. Peki bundan sonra ne olur? Real Madrid, Arda'yı Amerika kampına götürecek. Orada Arda'nın elinden geleni yapacağına hepimiz eminiz. Ancak Real Madrid kadrosuna da baktığınızda orta sahada işinin ne kadar zor olduğu ortada. Arda da elbette bunun farkında. Kulislerde gelecek sezon Brezilya'nın başına geçmesi beklenen Ancelotti'nin yerine Real Madrid'in eski yıldızı Xabi Alonso'nun geleceği konuşuluyor. Onun çalıştırdığı Leverkusen'de geçmişte sağ bek Carvajal de staja gitmişti. Arda için de benzer bir yol izleyebilirler ve Leverkusen'e ya da başka bir kulübe kiralık gönderebilirler.

Arda için açıklanan resmi bir yıllık ücret rakamı yok. Kulislerde ailesine '15 milyon Euro ya da 20 milyon Euro komisyon ödenecek' haberleri dolaşıyor. Geçen sezon Haaland'ın B.Dortmund'dan serbest kalma bedeliyle Manchester City'ye imza attığında da menajerlik şirketinin 30 milyon Euro, babası eski futbolcu Alf-Inge Haaland'ın bir o kadar parayı komisyon olarak aldığı manşetlerdeydi. O günlerde FIFA'nın 'Transfer bedelinin yüzde 10'undan daha fazla komisyon dolaylı da olsa alınamaz' şartını getireceği konuşuluyordu. Ama bu, o günden bu yana resmileşmedi.

Real Madrid'de iki forma boştaydı. Geçen sezon 5 numarayı giyen Vallejo, bu formayı yeni transfer Bellingham'a verip 25'i seçti. Benzema'dan boşalan 9 ve 24 sahipsizdi. Arda'ya 24 numarayı vermelerinin şöyle bir detayı var; İspanya'da forma numaraları 1'den 25'e kadar yazılmak zorunda. 25 numarayı ancak federasyona iki kaleci bildiren kulüpler kullanabiliyor. 5'i Bellingham'a verdikten sonra 25'i seçen Vallejo'nun takımda kalması da garanti değil. 9 numara da boşta ancak takdir edersiniz ki o forma Mbappe'yi bekliyor.

İlkay Gündoğan-Barcelona

İstanbul'da 10 Haziran akşamı Şampiyonlar Ligi finalinde M.City ve İnter santra noktasına yürürken iki takımda en önde giden iki kaptan İlkay ve Brozovic'ti. City'nin kaptanının kontratı bitiyor, İnter'in kaptanının ise devre arasında uzatılmayan sözleşmesi yüzünden takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Şimdi Barcelona cephesinden bakalım; orta sahada neredeyse bir ömür forma giymiş Sergio Busquets ayrılmış, eldeki oyuncular 20 yaşındaki Pedri, 18 yaşındaki Gavi ve 26 yaşındaki Frenkie de Jong. Bir de Xavi'nin çok sıcak bakmadığı 26 yaşındaki Kessie. İspanya'da Real Madrid'in yaptığı transferler Barcelona'yı, Katalan kulübünün yaptıkları Real Madrid'i etkiler.

Madrid cephesinde gençleştirme operasyonu Camavinga ve Tchouameni ile başlamıştı. Şimdi de Bellingham'ı aldılar. Muhteşem üçlü Casemiro, Modric, Kroos beraberliği Brezilyalının M.United'a gidişiyle bozulmuştu. Kroos ve Modric kontratlarını bir yıl daha uzattılar ancak ötesi yok. Karşı tarafta ise Xavi'nin gençlerin yanına koyacağı tecrübeli isimlere ihtiyacı vardı. İşte son finalin iki kaptanı bu yüzden Barça'nın transfer listesindeydi. İlkay açıklandı ama Brozovic için Barça'nın önünde Suudi Arabistan engeli var.

Almanya'nın Ruhr bölgesi maden yataklarıyla ünlüdür. Yıllar önce bir yaz kampında yaşlı gurbetçi amcayla yaptığım sohbette bana 'bütün buraların altı boş biliyor musun? Madenlerde ne varsa çıkardık, şimdi kapandılar' demişti. Balıkesirli İlkay'ın da babası o madenlerde işçiydi. İlkay, Bundesliga kariyeri boyunca ligin devi Bayern Münih'e hep ters gelen adam oldu. Dortmund'daki takım arkadaşı Lewandowski şimdi Barcelona'da onun ara paslarını bekleyecek. 2014'te yaşadığı 1 yıl süren sakatlığın ardından kontratı bittiğinde bedavaya gidebilirdi. Dortmund kontratı uzattı ve Bayern Münih sonrası City'nin başına geçen Guardiola, İngiliz kulübüne ilk transfer olarak İlkay'ı aldı. Arka arkaya gelen şampiyonluklar, federasyon kupaları, bildik üzere M.City'nin hayali Şampiyonlar Ligiydi. Bu sezonun finalini de müthiş oynadı İlkay, hem ligde hem kupada... Yılın golünü attı ve İstanbul'da kupayı havaya kaldırdı. 2015 yılında Barcelona için sağlık kontrolünden geçmişti.

Xavi'nin yerini dolduracak adam gözüyle bakıyorlardı ama Katalan kulübü transfer yasağı alınca İlkay da kendi yoluna baktı. O yasaklı dönemde Arda Turan'ın geldiğinin altını çizelim. Büyük yıldızlar kendi mevkilerindeki rakiplerini ve yıldız adaylarını ayrı gözle izler. Xavi'nin İlkay'ı beğendiği sır değildi. Barça yıllık 10 milyon Euro ödeyecek. Milan'la da adı anıldı ama İtalyanlarda bu para yok. Keza eski kulübü Dortmund da gençlerin peşinde, mesela Arda Güler... Barcelona'da İlkay, 20'lik Pedri, 18'lik Gavi'nin olduğu orta sahada isterseniz 'ağabeylik' yapacak deyin isterseniz orta sahanın tutkalı olacak deyin.

İlkay hiçbir zaman çok hızlı olmadı. İkili mücadelelerde de adam boğan biri değil. Ama onun oyun zekâsı eşsiz ve elbette ki o beynin hükmettiği ayaklarından çıkan şutun kalitesi çok üst düzeyde. İlkay'lı La Liga'nın bu sezon çok daha renkli olacağı kesin. (27 Haziran 2023 // Sabah)