10 Ocak 2007

Red light district


Cumartesi gelmişler Anfield Road'a, 3 atıp dönmüşler Londra'ya. 4 gün sonra üşenmemişler bir daha geldiler. Bu kez 6 atıp gittiler. Poker Baptista'dan. Liverpool'lu yine yatağının altından malum pankartı çıkardı: form is temporary class is permanent. Da nereye kadar?

Arsenal'in bebeleri gelmiş senin evine 6 atıp gitmiş. Çıkarmışlar maçtan sonra kara kaplı defteri:
Liverpool 0-6 Sunderland19 April, 1930
Liverpool 1-6 Man City 26 October, 1929
Liverpool 3-6 Aston Villa 28 November, 1914
Liverpool 3-6 Arsenal 9 January, 2007
Liverpool 0-5 Everton 3 October, 1914

Onu gören bunu, bunu gören onu görmedi sonuçta...
Maçtan 7-8 saat önce kadim bir dostla konuşuyorum. "David Villa gelir mi bize" dedi? Siz dedim? Eses'i Liverpool ile aldatırmış haberim yokmuş. "Akşama alacağız paçanızı aşağı" dedik abartmış bizim çocuklar.. Duble paça olmuş. Olsun zengin gösterir...
1938'den kalma bir sözdür. İsveç'in Küba'yı 8-0 yendiği maç sonrasında bir Fransız muhabir ülkesine geçtiği haberde şöyle der: Up to five goals is journalism. After that, it becomes statistics.
İşte öyle birşey...

Liverpool: Dudek, Peltier, Hyypia, Paletta, Warnock (Alonso 58), Guthrie, Gerrard, Aurelio, Gonzalez (Luis Garcia 11), Fowler, Bellamy, Luis Garcia (Carragher 75).Subs Not Used: Reina, Crouch.
Goals: Fowler 33, Gerrard 68, Hyypia 80.
Arsenal: Almunia, Hoyte, Toure, Djourou, Traore (Connolly 88), Walcott (Diaby 74), Fabregas, Song Billong, Denilson, Julio Baptista, Aliadiere.Subs Not Used: Poom, Lansbury, Randall.
Goals: Aliadiere 27, Julio Baptista 40, Song Billong 45, Julio Baptista 45, 60, 84.

9 Ocak 2007

Çift ön libero: Tarantino&Rodriguez


Grind House.. Quentin Tarantino& Robert Rodriguez verkaçı. 2x60 dakika. Death Proof, Tarantino; Planet Terror, Rodriquez işi. 6 Nisan'da abede'de.. "This film is not rated"


Bir Alp Buğdaycı vardı ne oldu ona?

Alp Buğdaycı. İyi spikerdi. Bir sabah Metin Kaçan ile birlikte hayatları kaydı. Önce 1. sayfadan girdiler sonra 3. sayfaya pas oldular vukuatlarıyla. 95'de bir romanı çıkmıştı: Kan sıcak akacak. "Sudan aziz sevgilim Murathan Mungan için" demişti. Roman ne Ideefixe'de var ne Pandora'da. Yıllar sonra ekranda değil bir perforede duyar gibi oldum. Google bile çare olmuyor artık. Alp'i de silmişler romanını da..

8 Ocak 2007

Ruhsuz ibneler


Gago+Marcelo+Higuain
, yine elde var sıfır. "Deportivo'yu, Deportivo'da yenmek istiyoruz" diyen mallar yok elbette Madrid'de. La Coruna'dan 14 yıldır çıkamayan Real Madrid yine çakıldı. Ne oldu len Don Fabio...

D. La Coruna: 2 Real Madrid:0
Deportivo La Coruna: Aouate, Manuel Pablo, Andrade, Arbeloa, Capdevila, Estoyanoff (89'), De Guzmán, Duscher, Cristian, Arizmendi (92'), Riki (78'), Fabricio, Sergio, J. Rodríguez (78'), Barragán (89')s.c. Valerón (92')s.c. Juanma, Verdú.

Real Madrid: Casillas, Salgado (58'), Helguera, Cannavaro, Sergio Ramos, Emerson, Gago (58'), Raúl, Guti (12')s.c. Reyes, Van Nistelrooy, Diego López, Mejía, Marcelo (58'), Diarra, Cassano, Beckham (12'), Ronaldo (58').

7 Ocak 2007

Carlos Diogo vs Luis Fabiano


Zaragoza, lider Sevilla'yı 2-1 ile geçtiği maçın son dakikaları. Uçan tekmeleriyle meşhur Luis Fabiano, ilk golü kafayla kitleyen Carlos Diogo'ya salça oluyor. Diogo'nun güzel bir kroşesi var gerisi yalan kavga. Kız gibi vurmayın lan..



All i want for christmas is a dukla prague away kit


Dukla Prag 'ın 1960'larda giydiği deplasman forması neden hala çok satar İngiltere'de? Futbol tarihinin en kült formalarından biridir Dukla Prag'ın deplasman forması. Sarı zemin üzerine yakası ve kolları kırmızı forma. Half Man Half Biscuit'in 86'da çıkardığı ilk single: "all i want for christmas is a dukla prague away kit"i duyan formanın peşine düşer. 93'de Çekoslovakya tarih olur. Yıkılan rejimin kulübü Dukla Prag da çöker gider. Şimdilerde Çek liginde Marila Pribram diye bir takım var nah işte odur Dukla Prag'ın devamı...


"Kayak kıyafetleri sanıldığı kadar pahalı değil"

Haftanın 5 günü manşetten garibanın dostu kesilen gazeteler haftasonu eklerinde bir elitleşir ki sorma kardeşim. Bu eklerde çalışan muhabirlerin de alayı yalı çocuğudur sanki anasını satim. 3 kuruş maaşa çalışırlar, adambaşı 100 milyon hesap gelen dötümün restoranlarını öve öve bitirmezler. al işte meali bir haber, başlığına kafayı takasım geldi: "Kayak kıyafetleri sanıldığı kadar pahalı değil".

Vay anasını satim kaç paraymış dedim ve haberi okumaya devam ettim:Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Özer Ayık da bunu vurguluyor: "Bugün 500 YTL’ye bile kayak takımı alabiliyorsunuz. Bunu 10 yıl kullandığınızı düşünürsek yıllık 50 YTL ödemiş oluyorsunuz. Diğer spor dallarının ürünlerine göre kayak kıyafetlerinin ucuz bile olduğu görülüyor."

İşte böyle komik bir ülke burası. Muhabiri kafalayan bir federasyon başkanı ve çok ucuzmuş diye manşet eden gazeteci. Peki soruyorum ben şimdi hadi gazladınız beni aldım 500'e kayak takımını, nerede giyeceğim lan bu takımları? Nerde lan kayaklar peki? Kaç para bu zımbırtıların günlük kirası? Uludağ'da, Kartalkaya'da bir odanın geceliği kaç para? Teleskiyi tuttunuz mu şimdi. Aman bırakmayın..

Tenis raketi de ucuz, topu da. Eee sonra? Nerde lan kort peki? Bızztttt, second serve please...

Bu da denyo haberin linki