96’da Southgate ve 2012’de İtalya
Bir tarafta
Avrupa Şampiyonası tarihinde ilk kez finale yükselen ve 1966 Dünya Kupası
dışında müzesinde kupa olmayan İngiltere, diğer tarafta bu kupayı sadece bir
kez 1968’de kazanan İtalya. İki ülke için de bu finalden filmi geriye
sardığımızda özel hikayeler bizi karşılıyor. Euro 1996’ya ev sahipliği yapan ve
yarı finalde Almanya’ya elenirken penaltılarda tek kaçıran isim olan Garry
Southgate İngiltere’nin o gün istenmeyen adamı bugün ise teknik direktörü.
Çeyrek asır sonra Almanlardan rövanşı alıp onları evine erken gönderen
İngilizlerin karşısında Euro 2012 finalinde 4-0 mağlup oldukları İspanyolları
penaltılarla kupa dışına iten İtalyanlar olacak.
Gruptaki ilk
maçında son Dünya Kupası’nın finalisti Hırvatistan’ı tek golle geçen
İngilizler, 8 hücum girişimiyle sönük kalmışlar, ikinci maçlarında İskoçya ile
oynadıkları “derbi”den golsüz berabere ayrılmışlardı. Son maçta galibiyeti
getiren gol Çekler karşısında yine Sterling’den gelmiş ve İngiltere son 16’da
kendisi için erken finali oynayacağı bir rakiple karşılaşmıştı: Almanya…
Panzerlerin kendi futbollarından uzak olduğu akşamda Sterling ve Kane’nin
golleriyle beklenen de kolay kazanan İngilizler çeyrek finalde Ukrayna’yı 4
golle yıkarken kafa golleriyle şov yaptılar. Yarı finalde rakip turnuvanın en
sevilen takımı olmayı başaran Danimarka idi. Frikik golüyle geriye düştükleri
Wembley’deki 90 dakikayı 1-1 berabere bitirmeyi başaran İngilizler, Sterling’in
kazandırdığı çok tartışılan bir penaltı ve Kane’in golüyle tarihlerinde ilk kez
finale geldiler…
Eleme
grubundaki tüm maçlarını kazanan ve “Yenilmez” ünvanıyla turnuvaya gelen
İtalyan açılış maçında bizim çocuklar karşısında Euro 2020’de neler
yapabileceğinin bir ön gösterimini yaptı adeta. Roberto Mancini’nin İspanya’ya
İspanya’dan fazla benzeyen ama İtalyan kalmayı başaran takımı gruptan 3
galibiyetle çıkarken son 16’da turu geçmeleri beklenenden zor oldu. Golsüz
biten 90 dakikanın ardından İtalya’yı öne geçiren Chiesa ertesi gün ülkede halk
kahramanı olurken, İtalyanların çeyrek finaldeki rakibi FIFA sıralamasının bir
numarası olan Belçika idi. 14 hücumla domine ettikleri maçtan 2-1 galip ayrılan
İtalya yarı finalde favori olduğu İspanya karşısında bu turnuvada ilk kez rakibi
daha iyi oynadı dedirtti ama penaltılara giden maçta Olmo ve Morata kaçırınca,
Mancini ve öğrencileri Wembley’e bir kez daha bu kez finale çıkmaya hak
kazandılar…
Finalde ne olur?
İNGİLTERE: Almanları devirdikleri maçta üçlü
savunmayla oynayan İngilizlerin, yetenekli 3 orta sahaya sahip İtalyanlar
karşısında bugün yine 3-4-3’ü tercih edip etmeyeceklerini santra düdüğüyle
birlikte göreceğiz ama yarı finali 4-2-3-1 ile oynayan Southgate’in geçiş
oyununu seçeceğini ve topa daha fazla sahip olan tarafın İtalyanlar olacağını
söylemek zor değil. 10 golün 5’ini kafayla atan İngilizlerin,
Chiellini-Bonucci’nin varlığına rağmen kısa boylu orta sahası ve forveti
İnsigne yüzünden korner ve serbest vuruşlarda bulacağı pozisyonlar maçın
kilitlerinden biri. Kafa toplarında etkili üç isim Kane, Maguire ve Stones,
rakip defansın dengesini her an bozabilecek Sterling ve Saka ve ara paslarıyla
ince işler yapan Mount. Orta sahasında savaşan iki adamı Philips ve Rice,
hücuma sağlam destek veren bekleri Walker ve Shaw ve kalesinde Pickford ile
İngilizler bu finale sağlam bir kadro ve oyun planıyla hak ederek geldiler.
İTALYA: Öne geçtiği maçlarda bile hücumdan
taviz vermeyen ve kendi tarihine karşı devrim bir futbolla finale yürüyen
İtalyanlarda Mancini’nin oyun planının alfa adamı Spinazzola’nın sakatlanıp eve
dönmesi elbette en büyük handikapları. Üç yıl önce alt ligde oynayan sağ bek Di
Lorenzo, hızlı Sterling karşısında büyük sınav verecek. Euro 2012 finalinde de
sahada olan Bonucci-Chiellini’nin büyük imtihanı ise İngilizlerin yüksek
topları olacak. İspanya’ya oyun üstünlüğünü verdikleri yarı finalde orta
sahasındaki Jorginho, Barella ve Verratti üçlüsü bilinen kalitelerinin altında
kalmıştı. Wembley’deki finalde kısa İtalyan orta sahasının top yapması ve
forvetlerin bitiremedikleri atakların dönüşünde hızlı çıkacak İngilizlere set
çekmesi gerekiyor. İtalyanların en güvendikleri isim Euro 2020’ye yedek
kulübesinde başlayan ama sonra baba mesleği futbolda ustalaştığını gösteren
Chiesa.. Gününde olduğunda Insigne’nin geçemeyeceği bek yok dünyada. Ve büyük
sıkıntı. Grup maçlarında alkışlanan ama eleme turlarında vasatı aşamayan ancak
milli takım kariyerinde attığı gollere saygıdan dolayı formayı başkasına
kaptırmayan Ciro Immobile…
Kraliçe Elizabeth Wembley’de yok
90 bin kapasiteli
Wembley’de bu akşam tribünlerde 60 bin taraftar olacak. İtalya’dan gelmeleri
izin verilen taraftar sayısı 3 bin ama 350 bin İtalyanın yaşadığı Londra’da
Euro 2020’nin gayrı resmi ev sahibi İngilizlerden ne kadar yer
kapabileceklerini yine maç saatinde göreceğiz. İngiltere’nin 1966’da kazandığı
Dünya Kupası’nı kaptan Moore’a veren, Euro 2006’ın galibi Almanlara kupayı
takdim eden 95 yaşındaki Kraliçe Elizabeth’in bu akşam finalde Wembley’de
olmayacağı ve maçı Buckingham Sarayı’nda takip edeceği açıklandı.
Wembley’den önce Wimbledon
Wembley’deki
dev finale 6 saat kala bir başka büyük final de Wimbledon’da yaşacak. Grand
Slam’lerin en prestijlisi olan tenis turnuvasının 144 yıllık tarihinde ilk kez
bir İtalyan raket korta çıkacak. 25 yaşındaki Matteo Berrettini, 3. Kez
katıldığı Wimbledon’da finalde karşısında 30 Grand Slam finali oynamış Novak
Djokovic’i bulacak. İtalyanın spor tarihine adını Grand Slam turnuvası kazanan
olarak yazdıran ise 1976 yılında Paris’te Rolland Garros’ta şampiyon olan Adriano
Panatta… 4 büyük turnuvada (Grand Slam) 316 maç kazanan ve 45 maç kaybeden
Djokovic ve 30 maç kazanıp 12 kez kaybeden Matteo Berretini’nin Wimbledon finalindeki
randevuları saat 16:00’da…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder