Eskisi kadar yazmıyor, yazamıyorum. 2010 geride kalırken, 2008'in üçte biri kadar post birikmiş blogda. Gazeteye yazacağını yazma, gazeteye yazdığını ertesi gün bloga yazma, ekranda söyleyeceğini yazma, yayında söyledikten sonra yazma... Ne düşünüyorsan düşün, bir mecrada ifade ettikten sonra, tekrarı rahatsız ediyor insanı... Bir de önce profesyonel hayat... Gazetecinin blog yazması kırk ton etik gerektiriyor. Gazeteciler de zaten bu ülkede blog yazmıyor, yazsa da bir zaman sonra kepenkleri indiriyor. Önce iş deyince eskisi gibi olmuyor. İki oğlum var, bu blog da 3. çocuk gibi. Büyük olandan ufak, küçük olandan büyük... Biliyorum 2011'de de bu tempoda gidecek... Gittiği yere kadar zaten...
Bu adresten yolu geçen herkese mutlu ve sağlıklı bir yıl diliyorum. 2010'da beynime işleyen, yaralayan, bir erkek olarak boynumu büken ve utandıran bir kadının; bir annenin, Ayşe Paşalı'nın bu çaresiz, bu hüzün akan bakışlarıdır. O artık yaşamıyor... Kendinize iyi bakın, ama en çok da annelerinize, kadınlarınıza, sevdiklerinize iyi bakın...
10 yorum:
iyi yıllar
mutlu yıllar aceto tüm sevdiklerinle..
her gün 1 postta yeter bize abi, senin canın sağolsun :)
tüm sevdiklerinle mutlu yıllar :)
Biz de sana mutlu bir yıl dileriz aceto..
mutlu yıllar...
İnsansın Aceto.
Umarım adalet bir gün yeniden inşa edilecek.
Futbol kadar seviyoruz seni...
her gün bu adrese girip acaba ne yazmış heyecanı da güzel ve bize yeter...iyi seneler bülent bey
omnis determinatio söylese de gerçeğin tekrarı sıkıcı olmayan tek tekrardır...
insansın. (nokta)
http://www.ntvmsnbc.com/id/25175469/
böyle işte
Yorum Gönder