Sevgili Aceto,
Mesut Özil, Alman Milli Takımı’na hayırlı olsun kardeşim..
Bugünlerimize katkı yapan Bay Derwall’e hiç mi borçlu değiliz?
Hamit, Yıldıray, Halil ve Nuri’nin yetiştirilme bedeli olarak kabullenelim mesela..
Toplumlararası kaynaşmanın simgesi olsun.
Arkasından ağıt yakıp, "bak şimdi kimseyi oynatamayacağız" diyenlere şaşırıyorum vesselam.
O kadar çok adam geliyor ki arkadan; bize de yeter Almanya’ya da..
Mustafa Doğan Alman milli oldu neremiz eksildi mesela? Serdar Taşcı, Uğur Yıldırım elden kaçtı da ne oldu? Mustafa İzzet kuş mu kondurdu?
Yeter ki elimizdekilerin değerini bilelim.
Değer bilmek, bedel vermek derken; sana duyup içime atamadığım bir mevzudan bahsetmek isterim..
Biliyorsun bu sene büyük kulüplerimiz milyon euro’luk transferlerle başımızı döndürüp, oynadıkları futbolla hepimizi kendilerine güldürdüler. Bu arada isimli cisimli abilerin yanısıra, gelecekte UEFA kriterlerine hazır olmak için genç çocuklar alıp, yedek kulübesi kontenjanlarını doldurdular.
Satır aralarında kalmaya mahkum, çığırtkanlıklarıyla üzerine çıkıp kendilerini aklayacaklarını zannettikleri ayıplara imzalar atmayı ihmal etmediler bu arada..
Sevgili Aceto, büyük kulüplere çocuk yaşta alıp yetiştirdikleri futbolcularını kaptıran amatör kulüplerin şaşkınlığını bir bilsen şaşarsın.. Amatör takımların, Coca Cola altyapı akademi ligi maçlarının arasında insan mekik dokuyunca neler duyuyor neler..
Geçenlerde, bir kulübümüz, küçücük bir amatör kulübe 7500 euro yetiştirme bedeli ödememek için olmadık yollara saptı..
Nasıl mı?
Şöyle; Büyük bir geçmişe sahip olan A kulübü, Anadolu’dan İstanbul’a göç edip kasabalarının adıyla kurdukları, yani memleketlerine bağlılıklarını ve özlemlerini haykırdıkları amatör B kulübünden, M isimli oyuncuyu transfer edip, alt ligde pişmesi için C kulübüne kiraladı. Buraya kadar herşey güzel..
B kulübü gururlu..
Yeni isimler yetiştirmek için kolları sıvıyorlar.
Ancak birden keyifleri kaçıyor.C kulüne kiralanan oyuncunun lisans çıkarabilmesi için A kulübünün Futbol Federasyonuna B kulübü adına 7500 euro yetiştirme bedeli yatırması gerekiyor.
E tabi A kulübü için 7500 euro nedir ki?
Ne oluyor dersin?
Bravo bildin.!
Yatırmıyorlar..
15.000 TL yapar evet.!
Oyuncu oynamak istiyor, A kulübü 7500’ü vermeye yanaşmıyor.
Ricalar, minnetler, istirhamlar, gel konuşalım’lar, telefonları açmamalar derken; amatör B oyuncusu M’nin oynayabilmesi için, TFF’ye 7500 euro’yu elden aldık şeklinde bir muvafakatname gönderiyor.
M lisansına alıp buruk bir sevinçle C kulübüne giderken, B yasal hakkını tahsil edemeden ıslıkla memleket havası çalıp, elleri boş ceplerinde obasına geri dönüyor.
Böylece A kulübü işi bedavaya getiriyor.
Böyle bir sürü vaka yaşanıyor ülkemizde, büyükler saçarken paraları sönmüş yıldızlara, garibana kesiyor faturayı umursuzca.. Efendim, falanca ülkeye giden filanca oyuncumuz için yetiştirme bedeli ödenmedi sızlanması bir anda değerini yitiriyor.
M’nin gelecekte iyi bir profesyonel olup, yetiştiği kulübe borcunu ödeyeceğine eminim..
Neyse gelelim Mesut hikayesine; Sevgili Aceto, İstanbul’da gözleri kapalı otomobil kullanıp, Çekmeköy’den Üsküdar’a; Taksim’den, Sarıyer’e tüm yolları çoğumuzdan iyi bilen, Migros’tan alışveriş yaparken fiyat etiketlerini bir bir inceleyip, biz bu parayı kolay kazanmıyoruz mesajı veren, evini değiştirirken, çatır çatır pazarlık yapıp emlak komisyoncusu ile evsahibini bezdiren; Göztepe 3.14’te garsonlara laz fıkrası anlatıp, Rizespor ile Trabzonspor arasındaki farkı tahlil edebilen; canı Akçaabat köftesi çektiğinde Beylerbeyi’ne inen, Trabzon deplasmanlarında eski dostlarıyla buluşup, kara lahana dolması sohbeti yapan; vatandaşı Ricardinho’ya Türk usulü dalan, İstiklal marşını ezbere bilip, kendine özgü makamlarla okuyabilen, bayramlarda fakir fukaraya bahşiş veren, Tarkan dinleyen, trafik ışığında öndeki arabaya korna çalan Mehmet Aurelio benim için daha milli bir motiftir.. Onun kaptığı top, attığı pas, girdiği kademe, çektiği şut ve atacağı gol beni Mesut’dan daha çok heyecanlandırıyor.
Mesut kardeşin, Alman formasıyla kapacağı topları, çekeceği şutları, atacağı golleri sabırsızlıkla bekliyorum. Fransa, İspanya ve İngiltere milli takımlarında da oynayan Mesut’lar olsa be kardeş, neremiz eksilir..
Keşke, Avrupa’daki üçüncü jenerasyon mühendis, mimar, doktor, politikacı, bilim adamı, finans uzmanı, sanatçı gençlerimizi kazanmak için de tıpkı Mesut örneğindeki gibi çaba sarfedip; onlarında varlığını hissedebilsek, katkılarıyla ne kadar yüceleceğimizi kavrayabilsek... Ne büyük Hadise(!) olur.
Sevgiyle kal.
Okay Karacan
artık salı sabahları sabırsızlıkla beklediğim birşey var. iki elim kanda olsa okurum mektuplarını.
YanıtlaSilellerine sağlık.
ama Okay abi biz Barca altyapısını bekliyoduk.
YanıtlaSilkaç hafta oldu okay karacan sözde barcelona nın b takımı hakkında bir şeyler yazacaktı yinede malesef
YanıtlaSilE oldu olacak "Hiç yazmasaydın." deseydiniz. :)
YanıtlaSilSalı sabahının ilk yazısı. Günaydın Okay Karacan.
@sevgili okay karacan
YanıtlaSilplease stir me up, hadi delioğlan:)))
ellerin mesut olsun, akçaabat köfteler sana feda olsun...
mesutun alman mıllı takımında bır sey yapacıgına hıc mı hıc ınanmıyorum. sırf türkiyeye kaptırmamak ıcın cagırdılar milli takıma. okay abinin dediği gibi betiste bile turk plakası tasıyan mehmet aurelıo, turk mıllı takımına gelmeyı alman mıllı takımını tercıh eden sonrada ben turkum dıyen mesut ta cok daha fazla türktür benim için. bize faydası olmayan türkü napalım....
YanıtlaSilyine enfes bir yazı. ellerine sağlık Okay abi.
YanıtlaSilayeıca bülent abi'ye de hem yazıları hemde Okay abiyi bizle buluşturduğu için teşekkürlerimi sunarım.
her zaman böyle mükemmel yazmanız dileğiyle.
"ince görmek" diye buna derim..tebrikler..
YanıtlaSilgöçecek beyin kalmayan ülkemde derdimiz tasamız mesut oldu...
abi tatmin etmeyeceksen tahrik etme :)
YanıtlaSilaç bir blog sen de istiyorsun biliyoruz.......
Konuşacak başka bir konu yok mu?Mesut ÖZil'den bıktık.Okuduğum yazının satır arasında eldekilerin kıymetinden bahsedil.durum bundan ibarettir.
YanıtlaSilMuhteşem bir yazı Okay Bey, kaleminize sağlık. Bu bloğu takip ettiğim ve dolayısıyla mektuplarınızı okuyabildiğim için kendimi son derece şanslı hissettiğimi söylemek isterim. Hem Aceto'ya hem de size çok teşekkürler...
YanıtlaSilOkay Abi Eline Sağlık
YanıtlaSilÖzellikle evrensellik hakkında verdiğin mesaj çok anlamlı.
çok güzel bir yazı olmuş. özellikle son kısımdaki Hadise! ironisi çok hoşuma gitti doğrusu.
YanıtlaSilokay karacan artık seni sahalarda görmek istiyoruz çok özlettin kendini
YanıtlaSilsizler gibi yazanların olması, şu kötü geçen-türkiye adına- futbol günlerinde, çok mutlu ediyor beni, bizleri.
YanıtlaSilElinize sağlık özellikle Aurelio kısmı çok güzeldi...
YanıtlaSilYazinin son paragrafi aslinda ulkemizin kanayan yaralarindan biridir. Sadece futbolda degil (Okay Karacan'in cok guzel vurguladigi gibi) farkli bir cok alanda kendini kanitlamis ve cok basarili Turkler var dunyanin dort bir yaninda. Bu beyin gocunu durdurup ivmeyi kendi memleketimize cevirmemiz cok onemli. Bunu basarabilirsek bir cok degisik bransta ne Mesut'lar cikar aramizdan hayal bile edemezsiniz. O zaman Werder Bremenli Mesut'da tercihini yapacagi zaman terazinin agir ceken tarafi eminimki Turkiye olur.
YanıtlaSilbu konuda dutchman
YanıtlaSilda bir yazı yazmıştı (http://vliegendenederlander.blogspot.com/2009/02/vatan-haini-mesut.html ) okay karacan'ın da yazısını bir araya getirip spor gazetelerinin kapısına asmak istiyorum :) kaleminize klavyenize sağlık...
yeter artık, spor medyasının bu kadar konuyu deşmelerinin bir anlamı yok bence de. Hadise ya da Mesut örneklerini verirken neden akademik ya da bilimsel alanlarda büyük işler yapan bilimadamlarını doktorları mühendisleri sahiplenmiyoruz?
Neden Mesut'un yetiştiği, ekmeğini yediği, suyunu içtiği, ana dili olarak konuştuğu ülkenin milli takımını tercih etmesini sorguluyoruz?
Christoph Daum da bir Alman fakat milli marşımızı ezbere bilmesi Türkçe konuşması ile bizden biri olarak görmüyor muyuz? Başarılı olduğunda sevinmiyor muyuz? Burada önemli olan giydiği milli forma mı sadece? messiyi izlemeyi sevdiğimiz kadar Mesut'u izlemeyi de bir futbol izleyicisi bir futbolsever olarak sevmek bu kadar mı zor? Sadece adı Mesut diye mi yapıyoruz bunları??? Yolu açık olsun. Milli forma motivasyonu çok farklı bir kavram bildiğim kadarıyla. Debilerde nasıl yabancı futbolcular yeterince olayı kavrayamıyorsa, milli forma da böyle birşey bence. Çek Cumhuriyeti maçında Nihat yerine Mesut oynasa son dakikalarda bu kadar hırslı olabilir miydi ya da oynadığı milli maçlarda Mustafa İzzet hırs küpüydü de ben mi göremedim???
Son olarak, Okay karacan ve Bülent Timurlenk iyi ki varsınız...
A,B,C derken hukuk fakültesi sınav sorusu gibi olmuş:) elinize sağlık.
YanıtlaSilYoruma ihtiyac duymayan bir yazi olmus aslinda...
YanıtlaSilbir de şu soruyu sormak lazım mesut'u suçlayanlara, mesut bize ne kadar faydalı olacaktı?
YanıtlaSiltamam yetenekli oyuncu ama yıllar boyu alman milli takımlarında oynamış ve o sistemi bilen bir oyuncu. bizim ne oynadığımızı bilmez, hamit ve halil dışında kimseyi tanımaz. bu yüzden nerden bakarsanız bakın mesut'un bizim takıma uyum sağlaması 1 seneyi bulurdu. ayrıca ben mesut'a ihityacımız olduğuna inanmıyorum. gerek sol açık olsun, gerekse forvet arkasında olsun mesut'un yerine oynayacak hatta ondan daha iyi oynayacak bir sürü oyuncumuz var milli takımda. bu yüzden bence sadece mesut'a alman milli takımında oynayacak olan bir türk olduğu için şans dileyelim, küfür etmek yerine.
mesut ve onun gibi başka milli takımları secenlere saygı duyuyorum. ama kaçgünden beri de söylediğim şeyi yeniden tekrar ediyorum. Onlar artık Türk futbolcu değiller Türk asıllı Alman, Hollandalı, Fransız neyse o işte.
YanıtlaSilmesutun kaptığı toplar attığı şutlar verdiği toplar gibi aurelionun kaptığı toplar verdiği paslar attığı şutlar da beni ilgilendrmiyor. hatta kendi takımında yedek kulübesine saplanıp yabancı kontenjanına takılmamak için türk vatandaşlığına geçen ve kendisine bu vesileyle yapılan milli takım teklifine de ayıp olmasın diye evet diyen ve ispanya ya transferi sonrası yavaş yavaş milli takımdan da ayağını keseceğini düşündüğüm ve iddia ettiğim aurelionunki hiç ilgilendirmiyor..
YanıtlaSilBiz de yazi yaziyoruz diye geciniyoruz.
YanıtlaSilMesut'a üzüleceğimize Batuhan'a Arda'ya sevinmeyi öğrensek veya becerebilsek.
YanıtlaSilBatuhan İngiliz, Brezilyalı, Arjantin'li olsaydı yeni "bilmemne" olarak tüm yabancı dergileri süslerdi. Biz hala suyu, eksik yağı fazla, gaz kaçmış diye yerden yere vuralım. Ne de olsa hepimiz "YEMEKTEYİZ"
enfes enfes.
YanıtlaSilEline sağlık Okay Abi
devamını bekliyoruz...
cocuk doğma büyüme oralı, ayrıca müfit erkasap bağlandı ve dedi, türk milli takımından teklif de gitmiş, ama kabul etse ordaki vatandaşlık haklarını kaybediyo, avrupa vatandaşı olmak çoğu kişi için daha cazip demek ki.
YanıtlaSilaurelio'ya gidip sarılasım geldi , çok güzel bir yazı olmuş. 2 milyon türkün yaşadığı almanyadaki lisanslı türk oyuncu sayısı 70 milyonluk türkiyeden fazla olursa daha çok mesut gider.
YanıtlaSilBen de aynen Mesut gibi yapardım.
YanıtlaSilOkay Karacan da resmen döktürmüş.
Ayrıca yukarıda linki verilen yazıda uçan Hollandalı da döktürmüş.
Bize de ağaların lafı üstüne laf söylemek düşmez.
Okumaya doyamıyoruz.
YanıtlaSilEllerinize sağlık.
Belki kavramın içi son zamanlarda boşaltıldı ama ''Ne mutlu Türk'üm diyene '' sözünü, Türkçesi'nin yetersiz oluşundan ya da Almanya'da yetişmesinden anlayamamış birisinin bu hareketini pek önemsemiyorum...
YanıtlaSilson saniyede hadise esprisi süperrrr
YanıtlaSilSevgili Okay abi ve Aceto,
YanıtlaSilİnanın Mesut beni zerre kadar ilgilendirmiyor artık. Benim tek korkum milli forma için belki de kararsızlık yaşayacak olan diğer gençlerimizin( Deniz Naki, Mehmet Ekici, Ömer Toprak vb.) bu seçimden olumsuz yönde etkilenmesi. Yeri gelmişken, "Türkiyr'yi seçmeyenleri anlayamıyorum" diyen Hamit Altıntop'u da tebrik ediyorum.