5 Mayıs 2007

El nacimiento de una pasion

El nacimiento de una pasion
Historias de los clubes de futbol
Alejandro Fabbri
Arjantin futbolu tarihi. Kim gidip getirecek bunu Buenos Aires'den?

4 Mayıs 2007

Toni Schumacher vs Gaston Sessa

Ricardo La Volpe, La Bombonera'ya sahaya çıktığında polis korumasında gitti yedek kulübesine. Bocalıların nefret etmek için çok sebebi var adamdan. Copa Libertadores'de Boca Juniors, Velez'i fena patakladı ilk maçta, 3 attılar, Riquelme yine deli oynadı, La Volpe'ye de ayarı vermiş oldular. Maçtan kala ise Velez kalecisi Gaston Sessa 'nın Palacio'ya yaptığı hareket. Bana Toni Schumacher'in Fransız Battiston'u hastanelik ettiği hareketi hatırlattı. Sessa bu tekme sonrası oyundan atıldı, Velez de 3 yediğiyle kaldı.

Şampiyonlar Ligi ile rakı içilmiyor

yazarak hayatını kazanıyorsan eğer her sabah kart basman gereken bir işin olmuyor hayatında, karşılığında ne haftasonun kalıyor ne de şeker,lolipop bilumum bayramın. bloga ilk satırı yazdığımda aklımda özel hayata dair günlük tadında satırlarından imtina edeceğim vardı lakin olmuyor öyle ya da böyle not düşmek istiyor insan, bunu neden küçük bir kilidi olan o 70 model günlüklere yapmıyor da herkesin gözü önünde yapıyor insan bunu ben de bilmiyorum, hepimiz biraz teşhirci miyiz sanki? 1 mayıs da avrupa yakasına işe gitmedim, gidemedim, emekçi abi senden siparişlerimiz budur diyen editöre güzel kardeşim ben erenköy starbucks'da 442 okuyorum şu anda, ödememi euro alıyorum lakin hani o babadan emanet sola çeken rotumuz yok mu o peşimizi bırakmıyor. bugün yine çıkmadım evden, uzun zaman sonra gidip gazeteleri bayiden aldım, mizanpaj nedir unutmuşum, netten gazete takip etmek boktan ama o kaçırdığın köşelemeleri arşivden okuma güzelliği bir başka. perihan mağden'in tuna kiremitçi'ye kafadan girmesi mesela, oray eğin'in kankası olarak perihan hanım uzaktan sert vurmuş, tuna zaten ezelden kötü kalecidir, topu ancak yumruklayabilmiş. yıldırım türker mesela nefis yazmış çağlayan mitinginin ardından, tuncay özkan bir gram haz aldığım adam değildir, nokta'nın yayınladığı darbe günlüklerinde oramiral örnek'in satırlarında adı kanaltürk için oyak'tan reklam garantisi isteyen adam olarak geçer. atilla ilhan'ın akm'de cenaze töreninde rahmetliye sahip çıktığında zaten zıvanadan çıkmıştım, dün gece mehmet ali ılıcak'ı gördüm anası nazlı ile bir de muhtar reha. bu mehmet ali lisede hep ikmale kalır, annesi nazlı okul müdürüyle görüşür buna torpil yaparlardı. bu ülkede kan parası diye birşey var, rögara düşüp ölen o ufacık melek dilara'nın babası biz anlaştık demiş mahkeme çıkışında, annesinin suratında bir gülümseme, insanlar çocuklarını satıyorlar 3 kuruşa bu ülkede, kan parasıyla alınan dizel otomobiller yok lpg daha az mı yakıyordu. fransa'da sarkozy ulumaya devam ediyor, zamanında le pen de böyle havlardı sonra karısının çıplak pozlarıyla madara olmuştu, alın parisinizi bir tarafınıza sokun biz de doğunun parisi antep var anasını satim, noktanın kapanması, 1 mayıs da biber gazı, vatandaşı fütürsüzce döven polis, işçi bayramında fırsat bu fırsat diye ellerinde sapanlarla saldıran varoşların kaybedenleri, bülent arınç gereksizliği, haşmet babaoğlu romantizmi, izmir limanı satıldığı diye zafer çığlıkları atan alık medya, hangi parti hangi partiyle birleşecek pazarlıkları, 22 temmuz'da seçim mi olur kemer'de tatildiyiz kardeşim çığlığı atan plaza muallaları, son genel seçimde oy kullanmayan 8 milyon hödüğün bu seçimde kaç olacağı hesapları, edvard munch'in the scream'i gibi oldu hayatımız, yeterrr diye haykıracağım geliyor, hasan cemal'in cumhuriyet ile hesaplaşmasını okuyorum bu günlerde, 36 yaşında genel yayın yönetmeni olmuş abim, kendisini çok severim, bizim tribünün adamıdır, nasıl bir disiplindir bu günlük tutmak, bütün yazışmaları saklamak, futbol sevdasından ve bok gibi reklam aralarından dizi seyretmem, prison break'in 2 sezonunu, 44 bölümü10 günde seyrettim, ziplerim böyle işte, akşam denk geldi, cnbc-e'de bilmemkaçıncı bölüm, sanal krem reklamı geçiyordu michael'ın göğsünden, hadi lan oradan dedim. şampiyonlar ligi maçlarında neden rakı sofrası kuramıyoruz diye lafladık bay K ile, var böyle bir durum, güzel bir derbi olunca memlekette 2 saat önceden mezelenip veriyoruz tekirdağ'ın gözüne ama iş şampiyonlar ligi olunca gitmiyor melet, ya biz manyağız ya da milan ile tekirdağ gitmiyor. yarın mesela bjk-fb derbisini dokuza koymuşlar, ankaradan Bay İ geliyor, güzel sofra yapmalı, gözüne vermeli anasonun, üzümün, raul'a dolma tekerli bisiklet aldık, doğuştan yeteneği var bu konuda, deli gibi sürmeye başladı akşamın onunda bahçede, ipod ne melem bir aletmiş ya, itunes nerde ise orda mı olacağım lan ben her an, cem uzan'a herkes pek kıl ama ben çok severim, 3 yıl ekmeğini yedim, tazminatımı son kuruşuna kadar ödedi, özel sağlık sigortası, sardunya'dan yemek ve dolgun maaş verirdi bu adam. maaşı gerçek rakam üzerinden gösterirdi, ağzı olan konuşuyor her nedense, haziran'da ayvalık'a gitmeli, bay İ ile cunda'da, marina'da sofraya oturmalı, bol bol futbol konuşmalı, bugün mesaj atmış, iki takımın da kalecisinin oyundan atıldığı maç hatırlıyor musun diyor, burdan cevap yazıyorum kendisine, hayır, futbola dalmadan olur mu, milan kanat oyuncusu olmadan nasıl oynuyor ama, osasuna'nın ender gelişen atağı bile yoktu dün akşam, gattuso'nun kramponlarını bağlayan tassotti 13 yıl önce yine atina'da kupayı kaldırmıştı mesela, fırat aydınus'u yine derbiye vermişler, inönü'de resmi bjk-fb maçı hakemi kendileri, arda turan ne güzel demiş, herşeyimizi kaybederiz umudumuzu asla, pazar akşamı la liga'da kral maç var, real madrid yorgun sevilla'ya çakarsa katalanlar iyice pirelenir, bundesliga kopanın elinde kalacak ve son olarak ekşi sözlük yazarlarının öykülerinden oluşan ekşi öyküler çıkmış piyasaya, mutlaka okuyun romancı tuna'dan on kat daha iyi yazan en az 30 yazar vardır o kitapta, biri mesela şimdi tunceli'de askerlik yapan nickfallin dostumdur, kefilim yani. hadi dağılın şimdi.

Efsane kadrolar 32

1994 yılında Atina'da Barça'yı 4-0 yenen ve Şampiyonlar Ligi şampiyonu olan AC Milan: Rossi, Maldini, Galli, Desailly, Boban, Panucci, Tassotti, Donadoni, Albertini, Savicevic, Massaro2003 yılında Old Trafford'da Juventus'u penaltılarla geçen ve Şampiyonlar Ligi şampiyonu olan AC Milan: Dida, Costacurta , Nesta, Maldini, Kaladze; Gattuso, Pirlo, Seedorf; Rui Costa, Shevchenko, Filippo Inzaghi

3 Mayıs 2007

Bidoni

İtalyan futbolunda hayalkırıklığı yaratan yabancı futbolcuların hikayesi. İtalyanlar "bidone" der böylelerine. Furio Zara yazmış. Gascoigne'den Socrates'e; Rush'dan Bergkamp'a kadar 100 isim. Ivan de la Pena'nın, Lazio'da, Darko Pancev'in Inter'deki batışlarının da hikayesi var. Fiorentina'da Edmundo arızası ve sonradan gay olduğu ortaya çıkan Inter'deki Vampeta büyük bombadır mesela. Bir zamanlar Romen futbolcular Serie A'da sıfır çektiler tezim vardı Mutu'dan gayri. Harbi ne oldu ona?

El Kaiser Passarella

Arjantin Ligi'nde River Plate, Colon deplasmanında. Peki kim bu adam? Passarella. Çocukluğumuzun efsanelerinden. River Plate'in şimdilerde teknik direktörü, işleri yolunda gitmiyor bir zamandır. Maçın ilk yarısında hakem sahadan atıyor El Kaiser'i. Maç da 0-0 bitiyor.

Efsane kadrolar 31

1984'de Roma'yı penaltılarla deviren ve şampiyon olan Liverpool: Grobbelaar, Neal, Kennedy, Lawrenson, Whelan, Hansen, Dalglish, Lee, Rush, Johnstone, Souness1981'de Real Madrid'i 1-0 yenen ve şampiyon olan Liverpool: Clemence, Neal, A Kennedy, Thompson, Hansen, Dalglish, Lee, Johnson, McDermott, Souness

2 Mayıs 2007

La Volpe La Bombonera'da

Ricardo La Volpe geçen sezon şampiyonluğu Estudiantes'e kaptırınca Boca Juniors'dan topuklamış soluğu Velez Sarsfield'de almıştı. Velez'in hocası Miguel Angel Russo da onun koltuğuna oturmuştu Boca'da. Şimdi büyük kapışma vaktidir. La Volpe, Buenos Aires'e geliyor, La Bombonera'ya, üstelik lig maçı da değil. Copa Libertadores'de son 16'nın eleminasyonunda ilk maç. Ole elbette manşete çakmış..

Placar Dergisi ve Ricardinho

Bugün Milliyet Spor'da okudum. Mehmet Çiftçi imzalı haber. Ricardinho'nun Brezilya'da en nefret edilen futbolcu olduğunu yazmış. Kaynak ise Placar dergisi. Adnan Aybaba'nın dediği gibi değil durum yani. Ünlü Türk büyüğü Adnan Aybaba, Ricardinho'nun en sempatik adam olduğunu söylemişti. Biz de sular seller gibi Portekizce bildiğinden inanmıştık kendisine.
Placar Dergisi'nin haberi 14 ay öncesine ait. 22 Şubat 2006 tarihli. 100 futbolcuya sormuşlar, 17 futbolcu Ricardinho demiş en nefret ettiği futbolcu için. Ardından Romario ve arızanın kralı Edmundo geliyor. Ayrıca Ricardinho'nun problem olduğu olayları sıralamışlar. Adama bakınca efendi kendi halinde biri görünüyor ama bu haber de az buz şey değil. Aurelio'ya gelince bugün bir anket yapsınlar otoparktaki saldırısı sonrası arkadan vurduğu için en kalleş futbolcu seçilir.

*Kapak Placar dergisinin son sayısı.

Tanrı Arjantinli olmalı

Doktoru Alfredo Cahe konuşmuş Ole gazetesine: Onun durumundaki 10 hastanın 8'ini kaybederiz. Tanrı Arjantinli olmalı. D10S'un son hali budur.

"en casos como el suyo mueren al menos ocho de cada diez pacientes"

Liverpool'a 100 bin faks geldi

Jesus Gil Atletico Madrid altyapısında takımı lav edince Raul, Real Madrid'in yolunu tutmuştu. İşte o Real Madrid'in altyapısında bu adam vardı. Rafael Benitez. Alman hastanesinde dahiliyeci tipi görürüm suratında. Doktor Kerim Bey gibi bakar. İki sezon önce Londra'da maçı 0-0'a kitlemiş, Anfield Road'da tek golle işi bitirmişti. Bu kez işi daha zordu. Chelsea gibi takımın 1-0'ının üzerinden kalkmak. Bir adamın yokluğu daha maçın santrasında herşeyi değiştirdi. Ricardo Carvalho sakat olunca, Benitez taşları yerinden oynattı. Bellamy'nin yerine Crouch leyleğini sürdü sahaya. 3 yılda 1 miyar euro harcanan takımın Essien'den başka stoper oynayacak adamı olmaz mı! Yok demek ki.
Orta sahada Essien'siz Chelsea, Xavi Alonso'nun bile yedek kulübesinde sırasını beklediği Liverpool orta sahasına kafadan pes dedi. Kuyt nasıl bir adamdır. Şampiyonlar Ligi'nde tek golü yok ama son noktayı... Oyundan çıksa da kaç kilometre koşsa istatistiği ekrana gelsin istedim. Joe Cole 11.7 km koştuğuna göre bu adam 16-17 koştu. Ballack-Carvalho-Robben'in sakat olduğu, Shevchenko'yu kıllığına oynatmayan Mourinho 65 dakika 1-0 geride oynayıp gerilen takımına 90 dakikada bir tek değişiklik yapmadı.
Turgay Şeren gibi bana bak Mourinho efendi diyecek halimiz yok. Premier Lig'de 6 maçın 5'inde yenmiş Mourinho, Liverpool'u lakin bu kupada 2 yıldır tutmuyordu şansı. Yine öyle oldu. İstanbul'dan sonra Atina sanki Liverpool'un kaderiydi. Finali getiren penaltıyı sahanın iyisinin iyisi Kuyt'ın atmasından tut KOP'un akıllara ziyan tezahüratlarına kadar muhteşem bir maçtı. Rafa Benitez 3 yılda 2. Şampiyonlar Ligi finaline gidiyor. Gerrard da...
Ne derler Liverpool'lular: Form is temporary class is permanent. Maçtan sonra 1 saat içinde Liverpool kulübüne 100 bin tebrik faksı gelmiş. Yenilince otoparkta tehnada kıstıranlar, kameraların kablolarını kesen, stadın şalterini indirenler utansın.

1 Mayıs 2007

Lucarelli Fiorentina'ya gidiyor

Bir önceki posttan sonra manidar olacak ama; Barnay Ronay'in Anyone want to play on the left? sorguladığı sorunun cevabı bu adam: Cristiano Lucarelli. Livorno'da takımın herşeyi. Bayrak adam mevzusunda son yıllarda hiçbir adam onun eline su dökemez. Teknik direktörü kovan başkanın karşısına çıkıp kararını değiştirebilen iktidara sahip kulüp içinde. Klasik herşeyimi verdim siz takımı yuhalıyorsunuzdan kıllandı Livorno'da. Cezalı olduğu maçta curvada maçı beraber seyretmeyi teklif eden taraftarlara gelmiyorum derken gidiyorumun da sinyalini vermişti. Sezon sonunda "Fiorentina'ya gidiyorum" diyor.

"Con questa contestazione si è rotto anche l'ultimo pezzetto di cordone ombelicale che mi lega al Livorno. Giocherò fino al termine della stagione con questa maglia, farò di tutto per salvare la squadra. Vado alla Fiorentina; fino a fine stagione rimango un giocatore del Livorno. Poi amici come prima. Purtroppo io al Livorno ho dato dieci, ma in cambio ho ottenuto molto meno."

Anyone want to play on the left?

Anyone want to play on the left? / Barney Ronay
With the Premiership awash with TV money, the socialists seem to have disappeared from football.
Later this month Italian footballer Cristiano Lucarelli will be the celebrity guest of honour at a UCL seminar called Money, Politics and Violence.
devamı için: Guardian

30 Nisan 2007

İki Türkiye

Türkiye Cumhuriyeti 75 yıl önce mi daha moderndi yoksa şimdi mi? Bir tarafta vatandaşını dinleyen, balolarda halka buluşan Atatürk ; diğer tarafta çiftçiye ananı da al git buradan diyen, şeyhinin dizinin dibine çöken, dublörü Abdullah ile 84 ay vadeli şeriat peşinde koşan Recep Tayyip Erdoğan ve adamları. Ankara ve İstanbul mitingleri halkın muhtırasıdır. AKP siyahtır, bazen gözünüze füme; bazen gri görünür. Göz doktoruna değil kütüphanenizdeki Nutuk'a başvurun.

Yakışır sana Roy Keane

Futbol aleminde en sevdiğim adamlardan biridir Roy Keane. Old Trafford tribünlerine gider yapmışlığı vardır; "karidesli sandviç yiyip bizi yuhalıyorlar, bir boktan anladıkları yok" diye. Ümit Özat mesela böyle bir futbolcu olamadı, o ancak protesto için sakal bırakıyor. Roy Keane ile devam edeyim ben, büyük topçular büyük teknik adam olurlar tezi zaten Hagi-Zico ile patlak vermiş ama bu adam işini biliyor. İngiltere Championship'de Sunderland'i Ağustos ayının ortasında 23. sırada aldı ve sezon sonunda 2. sıraya çıkarıp, Premier Lig'e terfi ettirdi. Gelecek sezon eski hocası Alex Ferguson'un karşısına dikilecek rakip olarak. Fazla söze gerek yok, tablodaki performans herşeyi anlatıyor. Çok değil 7 yıl önce Galatasaray ile yarı final oynayan ve 2000'li yılların takımı denilen Leeds United ise 3. lige düştü bu arada.

Pazartesi notları 8

* Hollanda'da lig acı bitti. Kasaba takımına kaybeden Az Alkmaar'ın maçını Business C.'da seyrettim, spiker bu dünyadan değil. Ajax bir gol daha atsa şampiyon olacak, AZ 2-2 iken atsa olacak, PSV kaybettiği eşeği bulup sevindi işte.
* Chelsea kafayı Liverpool'a takmış olmalı ki ligde berabere kalıp taşa oturdu. Man. United, Everton deplasmanında 2-0'dan 4-2 aldı maçı. Ronaldo oyuna girdiğinde skoru tahmin edin. Neville da eski takımına kıyak geçip kendi kalesine gol atmış.
* Roma derbisi gündüz olunca çekilmiyor. Totti tek antrenman yapmadan çıkıp oynayınca eksik kaldı. Mancini'nin inceleriyle de bitmiyor tabii maç. Lazio kalecisi Peruzzi -ki 37 yaşındadır-maçtan sonra futbolu bıraktım dedi.
* Parma yumurta kapıya sıkışınca aklı başına geldi ve Serie A'dan bu sezon da düşmezler.
* Real Madrid en büyük engeli aştı. A. Bilbao deplasmanında kazandılar, Sevilla'ya da sahalarında çakarlarsa La Liga karakolda biter.
* Atletico Madrid'in ağzını burnunu kırmak istiyorum. Ruhsuzun en büyüğü bunlar.
* Sevilla, olası bir UEFA Kupası finali provasında Espanyol'u 3-1 yendi ligde. Bu sezon da Sevilla kupayı alırsa, 85 ve86'da Real Madrid'in ikilemesini tekrar etmiş olacaklar.* Luca Toni'nin Bayern Munih'e transferi konuşuluyor ama B. Munih bu sezon Şampiyonlar Ligi'ne gider mi belli değil?
* Schalke 04 ballı takım. Kaybettikleri haftada Werder Bremen de 3 puan bıraktı. Stuttgart koptu geliyor bu arada.
* Trapattoni 10. şampiyonluğunu Avusturya Ligi'nde kazandı.
* Barcelona maçında 3 yiyince stadın elektriklerini kesenler şimdi de kameraların kablolarını kesmişler. Allah'ın sopası yok. Hayır var. 2 kere indi kafalarına.
* Kezman pas alamayınca "beni çıkar" dedi sonra aklına kazandığı 3.5 milyon euro geldi. Ekmek parası işte.
* Ricardinho'ya saldıran vatandaş işinden kovulmuş. Adını Telegol'de deşifre etmişler. Yolda nasıl yürüyecek onu merak ediyorum. Mesela Beşiktaş meydanında.
* Şekip Mosturoğlu "kulübe 100 bin faks geldi" dedi maçtan 36 saat sonra NTV'de. Yavaşşş!

Cumhuriyet Mitingi muhteşemdi de Tuncay Özkan'ın hangi sıfatla kalabalığa seslendiğini anlamadım. Artık kartvizitini ortaya koyma vakti geldi bu adamın. Medya patronu mu; politikacı mı? Şehir hatları vapurlarında kahve niyetine Nescafe satıyorlardı. İmam kardeşliği adına Ülker Cafe Crown satmaya başladılar bir zaman sonra. Tadı bok gibi, içmiyorum zaten. Etiler'i özlemişim. Eczane kapanmış, pastane açılmış yerine, iş yapmaz yakında kapanır. Akmerkez yine puşt dolu, Akatlar'da suda fondü tattım trofolo, Lippi Jr. ve Signorita'nın masasında. Fena değil ama ben yine yağda alayım. Peynirli olanı da bana uzak dursun.Trofolo, Amsterdam'dan Raul'a Real Madrid forması getirmiş. Pek yakıştı. Ailecek teşekkür ediyoruz kendisine. Raul'a bu hafta ilk bisikletini alacağım. Kırmızı bisiklet istedi, 3 tekerli olanlardan. Akmerkez'de oyun parkında muhteşem araba sürdü. McLaren Mercedes ile virajları dönerken bir direksiyon tutuşu var sanırsın Montaya. Bu ülkede sakal bırakma özgürlüğü yok. Herkes bir ideolojik sebep arıyor kılımın kökünde. Yok kardeşim rahat olun namaza başlamadım. Lakin bu hafta sonu içemedim de ortam olmadı. Hem kestim sakalları, hatırası 2 kare foto kaldı.

Efsane kadrolar 30

1974 Dünya Kupası finalisti Hollanda: Jongbloed; Suurbier, Rijsbergen, Haan, Krol, Jansen; Van Hanegem, Neeskens, Rep; Cruyff, Rensenbrink

1976 Avrupa Şampiyonası finalinde 2-2 biten maçta Panenka'nın efsane penaltısıyla Almanları deviren Çekoslovakya: Viktor, Pivarnik, Ondrus, Capkovic, Gogh, Dobais, Panenka, Moder, Masny, Svehlik, Nehoda