31 Mart 2007

Çikolata Puyol

Paskalya için Pasteleria Prats'in şefi Ramon Prats 110 kilo çikolatadan Carles Puyol çıkartmış ortaya. Bildiğin reklam işte, bizde hala sarı-kırmızı, sarı lacivert baklavaya kasıyorlar. Şef daha önce de Pedro Almodovar, Emilio Aragon, Juan Antonio Samaranch, Johan Cruyff, Ronaldo, Joan Gaspart, Pau Gasol, Ronaldinho, Frank Rijkaard ve Fernando Alonso'yu yedirmiş müşterilerine. Çikolata renkli şarkıcı geldi aklıma. Sezen Cumhur Önal vardı ne oldu ona?

Efsane kadrolar 9

1985'de Heysel'de 39 taraftarın öldüğü maçta Liverpool'u Platini'nin golüyle yenip şampiyon olan Juventus: Tacconi, Favero, Cabrini, Bonini, Brio, Scirea, Briaschi, Tardelli, P. Rossi, Platini, Boniek
1999'da Birmingham'da Mallorca'yı Vieri ve Nedved'in golleriyle 2-1 yenen Lazio: Luca Marchegiani, Giuseppe Pancaro, Alessandro Nesta, Sinisa Mihajlovic, Giuseppe Favalli, Dejan Stankovic, Matias Almeyda, Roberto Mancini, Pavel Nedved, Marcelo Salas, Christian Vieri.

Bir zamanlar Galatasaray


Marca arşivinde bir tur. 3 Nisan 2001'de Galatasaray'ın Real Madrid'e 3-2 yendiği maç. 2000'de Super Kupa sonrasında Raul yerde, Jardel bizi yedi bitirdi meali. Raul ve Figo Türk cehennemine gidiyor 3 Nisan 2001'in kapağı. Süper Kupa'nın sabahında Real Madrid'i gazlayan kapak. Frank de Boer de sıkışmış. Rastlantı işte ve son olarak 18 Mayıs 2000'in kapağında ufak görmüşler: Galatasaray campeon..

30 Mart 2007

Bir hanut hikayesi

Avrupa futbolunda iki pislik adamın hikayesi en sonunda birleşti. Birinci Luciano Moggi, arkadaş hakemleri bağlayıp Juve'yi şampiyonluğa koşturunca en sonunda bombası patladı ve Juve küme düştü. 5 yıl ceza alan Moggi'nin Juve'den yıllık kazancı 2.5 milyon euro'ydu ama yetmemiş. İşte burada devreye Marc Roger giriyor. Fransız bir avukat, FIFA'nın afaroz ettiği menejerlerden. Son 10 yılda birçok büyük transferin aracısı. Ronaldo'nun Inter ve Real Madrid'e, Vieira'nın Juve'ye, Davids'in Barça'ya, Thuram'ı Juve'ye, Makalele'nin Chelsea'ye ve Anelka'nın Real Madrid'e. Roger geçen yıl Servette kulübünü satın almış, kulüp batmıştı. Geçen hafta Madrid'de tutaklamışlar madrabazı lakin Moggi için pek kötü konuşmuş. Moggi her türlü alavereye rağmen transfer sihirbazı bilinir. Boru değil stajını 20 yıl önce Napoli'de Maradona ile yaptı. Zidane'ı 60 milyon dolara sözleşmesinin bitimine bir sene kala Juve'den Real Madrid'e çaktığında büyük adam demişlerdi, ki yerine gelen Nedved çok iş yaptı, yapıyor da. İşte transfer sihirbazı aslında hanutçuymuş. Marc Roger işemiş, Moggi Zidane transferinden 6.5 milyon euro avanta almış. Tanıdık geliyor mu size de bu hikayeler. Kapalıçarşı'dan değil ama...

Bayrak adamdılar

Lazio'yu günahım kadar sevmem, faşisttir tribünü, futbolcusu. Bu haftasonu Roma-Milan maçı var ve Di Canio dallaması hakkında yazarken ucundan değdirmiştim. Nesta ve Oddo iki eski Lazio'lu. İkisi de kaptan ikisi de bayrak adamdı. İkisi de Lazio'yu sattı. Roberto Mancini'nin takımı çalıştırdığı dönemlerde kankası olanların alayı -Stankoviç-Miha-Veron-Crespo; onunla birlikte Inter'e giderken ve takım yarım Lazio gibi sahaya çıkarken bu ikisi Milano'nun öbür köşesine kapağı attılar. Nesta uzun zamandır sakat, Oddo, artık son kullanma tarihi dolan Cafu'nun yerini doldurdu sağ bekte. Bizde kimse takmaz bu bayrak adam meselesini ama İtalyanlarda, İspanyollarda tribünün namusudur bu adamlar. Del Piero, Totti, Lucarelli, Raul, Torres ve Xavi gibi. Lazio sevmem ama işte bu sebepten dolayı acıyorum bu takımın taraftarına. Bağırlarına taş basıp stadın yolunu tutuyorlar.

Kına yaktıran manşet

Bizim spor gazeteleriyle karşılaştırmayacağım; adamlara büyük ayıp olur. İspanya'da Real Madrid ve Barça'yı sırtında taşıyan gazetelerin yaygarası büyük olur. Marca ve As, Real Madrid'in, El Mundo Deportivo ve Sport ise Barça'nın gayrı resmi yayın organı. İtalya'daki Ronaldinho Milan'a gider mi haberlerinin Fotomaç'ın iki yıldır yaptığı Roberto Carlos Fener'e geliyor manşetlerinin yanında lafı bile olmaz lakin Marca bugün fena gazlamış: Ronaldinho Barça'dan gidiyor. Bu gazetede Barselona'da da satılıyor sonuçta. Sabah eline alan Katalan kıçınıza kına yakın demiştir. Kınayı nereden bilecek Katalan diye sorma Mahmut abi.

Efsane kadrolar 8

1986'da Barcelona'yı penaltılarla deviren ve şampiyon olan Steaua Bükreş: Ducadam, Iovan, Bumbescu, Belodedici, Barbulescu, Balint, Balan, Majru, Lacatus, Boloni, Piturca
70'lerin efsanesi Eskişehirspor: Mümin, Halil, Vahap, Koko Burhan, İsmail, Fethi, Ender, İlhan, Necdet, Abdurahman, Kamuran(fostik'den)

29 Mart 2007

Atina'da 1 ölü 6 yaralı

Panathinaikos ve Olympiakos taraftarı yine birbirine girdi. Bu kez futbol değil ama. Birkaç hafta evvel uyduda seyretmiştim derbilerini, Pana sahasında namağlup Olym'e son dakikada çakmıştı. Futbolda ve baskette zaten birbirlerini giriyorlardı. Bu kez bayan voleybol maçı öncesi ve sonrasında kıyamet kopmuş. Kupa maçında çıkan olaylarda 1 ölü, 6 yaralı, 18 tutuklu var. Fotodaki arkadaşın olaylarla alakası yok, olayların çıktığı caddeden geçiyormuş, motorlu taraftarların attığı taşlarla arabası haşat olmuş.

Jessicah Schipper

Avustralyalı Jessicah Schipper Melbourne'da Dünya Şampiyonası'nda.

Serie A ve B'de Nike tekeli

Türkiye Futbol Federasyonu geçen yıl Nike ile anlaşmış, ligin resmi topu Nike olmuştu. Bizde böyle sponsorlukların rakamları açıklanmaz, devlet sırrıdır. Deloitte raporlarında da bizim kulüplerin adı geçmez ama bazı uyanıklar yalandan da olsa geçen yıl biz 16.yız diye medyayı yemişti. Bombaları patladı tabi. Nike, İtalya Serie A ve Serie B için anlaşma imzaladı. Gelecek sezondan itibaren 5 yıllığına geçerli olacak sponsorluğun bedeli 30 milyon euro. Nike topları bizim futbolcuların sevmediğini biliyorum, herkes Adidas'ın Şampiyonlar Ligi'ndeki toplarının en iyisi olduğunu söylüyor. Paradan daldık sözü, Juventus ile bağlayayım, küme düştükten sonra Tamoil'in göğüs reklamını iptal etmesiyle yılda 22 milyon euro'dan olan Juventus kendi patronunun markasını taşıyacak. FIAT'ın ödeyeceği rakam 3 yıllığına 33 milyon euro. Geçen hafta kulüp kasasına zaten 120 milyon euro kaynak aktarmışlardı. Fotoğraftaki arkadaşa da dikkat yazın Bağdat Caddesi'nde ayağında terlikle görebilirsiniz.

El Quim de la Boqueria

Barselona'da Plaça Catalunya 'dan kendini Ramblas'a koyverdiğinde sağda kalır La Boqueria. Şehrin meşhur çarşısı. Peder bey ufakken Beyoğlu Balık Pazarı'nda gezdirirdi. Erkek adam berberini, kasabını, şarküterisini iyi seçmeli, değiştirmemeli demişti bir vakit. Beyoğlu'nun eski tadı yok, pazarının da, akp geçmiş memleketin üzerinden, ne anlar onlar lakerdadan, çirozdan. Döneyim ben Barselona'ya. Gördüklerim arasında en çok bu şehiri sevdim, en çok bu şehire doyamadım. İşte La Boqueria bizim balık pazarının büyük ağabeyi. Deniz ürünlerinin olduğu tezgahın başına geldiği zaman insanın başı dönüyor, bilmediğim onca balık, böcek. Hayran hayran seyrettiğimi bilirim. Tezgahlar binbir renk, meyve, sebze tezgahları ve o çarşının inanılmaz kokusu.
Karnın acıktığında turist gibi davranırsan yemek yiyeceğin yer çarşının karşı sırasında fason paella, kalamar, karidestir ancak. Harbi dükkan ise El Quim'dir, La Boqueria'nın içinde, yüksek taburelere tüner, tıka basa tapas yersin, bira mı içersin şarap mı bilemem. Katalanların öğle saatlerindeki uzun yemekleri, dinginlikleri, sohbetleri bizim buralarda hayatın ne kadar boktan yaşandığını bir kere daha insanın suratına vurur. Hoş kibirli milletdir Katalanlar, dötleri kalkıktır ama iyi yaşarlar. Camp Nou'da 3 yemişiz maçtan çıkmışız, iki bira içtik bir cafede, saat geceyarısına ya beş ya 10 vardı. Ağzına kadar tıka basa doluydu diagonal'de önünden geçtiğim bir restoran, kafadan gece ikilik oluruz gibiydiler içerdekiler. Bu kez kuradan Barça çıkana kadar beklemeyeceğim sokarım Antalya'nın tatil köylerine, all ınclusive'ine; ben bu yaz Barselona'ya gidiyorum. Trofolo buyur beklerim.

Paolo di Canio sen su katıksız...

Milan sirki postu üzerine Nickfallin ile laflıyorduk. Dediği gibi İtalyanlar bu işin kralı, lafı gediğine koyuyorlar, pankartın alasını yapıyorlar. Arşivden 1-2 kare foto geldi aklıma. Lazio-Roma derbisinde Roma Curva Sud, faşist Paolo Di Canio'ya maç öncesinde gider yapıyor. Lazio'lular hesapta Di Canio'yu bandiera kabul ederler. Bu bandiera için en uygun karşılık bayrak adam sanırım. Lakin Lazio'luların bütün bayrak adamları da takımı satıp giderler. Maldini, Del Piero, Totti gibi adama rastlayamazsın Lazio'da. Nesta idi bayrak adam, Milan'a gitti, Oddo takım kaptanıydı, o mertebeye çıkmıştı, devre arasında o da bastı gitti Milan'a.
Bu Di Canio da yıllarca yalama gibi o takım bu takım dolanmış Saffet Sancaklı gibi bir adam. Romalılar yakalamışlar bırakmazlar tabi. Bütün tribüne döşenmişler: Di Canio: Milan, Ternana, Sheffield, Westham, Celtic, Napoli, Charlton: Bu mu sizin bayrak adamınız?" Bir diğeri ise "Ma quale bandiera sei una puttana" var ki o bir başka güzel. Ne bayrak adamı lan sen orospunun tekisin. Nickfallin dostum askere gidiyor bu arada, selam ederim..

Barcelona soyunma odası

Bugün Barselona'ya takılı kaldım. Şimdi de Barcelona ve Camp Nou. Soyunma odasından kareler.

Sahaya atılan motosiklet

6 Mayıs 2001. Bergamo'dan 6 bin Atalanta taraftarı Milano'ya geliyor Inter maçı için. Maçtan önce stadın çevresinde Interliler kıstırıyor ve 2 Atalanta taraftarının motosikletine el koyuyor. Kapıların açıldığı son 15 dakikada motorları içeriye sokuyor ve 2. kattan aşağı sallıyorlar. Olaya karışan 6 taraftar kameralardan tespit ediliyor, Inter'e 2 maç saha kapatma geliyor. Maç mı? 2 Vieri atıyor, 1 Recoba. Inter 3-0 kazanıyor. San Siro'da bir sonraki maçta Milan'dan 6 yiyecekler haberleri yok tabii.

Efsane kadrolar 7

1962'de Real Madrid'i 5-3 yenen ve Avrupa şampiyonu olan Benfica: Germano, Angelo, Cavem, Mario Joao, Cruz, Costa Pereira, Jose Augusto, Eusebio, Aguas, Coluna, Simoes
1987'de Viyana Prater'de Bayern Munih'i 2-1 yenen ve şampiyon olan Porto: Mylnarczyck, Joao Pinto, Celso, Eduardo Luis, Ignacio, Andre, Sosuas, Magalhaes, Quim, Futre, Madjer.

28 Mart 2007

Hi-Fi Club

Agency: Spilberg, Norway
Creative Director: Frode Karlberg
Art Director: Jorgen Marthinsen

CrushPak

Yoğurt, puding ve hertürlü kaşık gerektiren yiyeceklerin ambalajlarında kaşık illa ki kaybolur ya da steril değildir. Invaretek bir tasarım şirketi. %36 daha az plastik kullanıp fotoda görüldüğü üzere daha elastik ve -körüklü diyeyim- paketi yaratmışlar. Adını da CrushPak koymuşlar.Sıkıyorsun yiyorsun, adam gibi sıkmazsan illa ki üzerine döküyorsun.

Ronaldinho Milan'a gider mi?

Ronaldinho al Milan entro due settimane: Ronaldinho 2 hafta içinde Milan'da. Corriere dello Sport'un bugünkü manşeti. Menejer kardeşinin sözlerine dayandırmışlar haberi. Katalan basını ayağa kalktı tabi. Burada bir köşede dursun bu haber. Bu arada Brezilya milli takımında 10 numaralı formayı Ronaldinho'dan alıp Kaka'ya vermiş Dunga. Ronaldinho'ya da 7'yi giydirmişler. Bu karar sponspor Nike'ı çıldırtmış. Yılda 12 milyon euro veriyorlar, Ronaldinho için R10 diye marka yaratmışlar, Dunga kafasına göre takılmış.

2014 Dünya Kupası

2010 Güney Afrika'dan sonra Dünya Kupası, 2014'de Güney Amerika'da olacak lakin ülke 2008'de belli olacak. Brezilya en şanslı aday ama onların da stadları dökülüyor. Kolombiya da aday gibi ama ABD'nin de işe salça olduğu söyleniyor. Sambacı arkadaşlar logo yapıp hatıra fotoğrafı çektirmişler. Bizim İstanbul'un da bilmemkaç olimpiyatları diye 4-5 farklı tshirtu vardır böyle. Yalama olduk o konuda. İstanbul 2016-2020-2024 diye gider bu böyle Nasıl olsa organizasyonun başında "büyük" Türk insanı Togay Bayatlı var. İşini bilir...

Efsane kadrolar 6

1981 şampiyonu Maradona'lı Boca Juniors: Mouzo, Krasouski, Pernia, Gatti, Brindisi, Cordoba, Escudero, Maradona, Perotti, Hugo Alves, Pasucci.1996 Copa Libertadores şampiyonu River Plate: Bonano,Diaz, Berizzo, Ayala, Montserrat, Sorin, Berti, Astrada, Cruz, Ortega, Francescoli.

27 Mart 2007

İki Maradona filmi

La Mano de D10s. Tanrı'nın eli. Evet o. Diego Armando Maradona. Hayat hikayesini konu alan ve yönetmenliğini Marco Risi'nin yaptığı film 30 Mart'ta İtalya'da vizyona giriyor. Trailer'i budur. 113 dakika, Maradona'yı Marco Leonardi oynuyor. Emir Kusturica'nın da bir Maradona belgeseli vardı üzerinde çalıştığı; hala post production aşamasında görünüyor. Imdb yine İtalya için 4 Mayıs tarihini vermiş. Bu filmler memlekete sinemalara gelir mi, gelse kaç kişi izler. Aslan NTV yayınlar bunları ancak.
Diego gioca con l'Argentinos Junior, con il Boca e con la Selezione Argentina vince i mondiali Under 17. Poi parte. Attraversa l'oceano e raggiunge Barcellona. Poi Napoli. E qui diventa il re, anzi, "O re". E' stato amato, odiato, santificato. A Buenos Aires c'è una chiesa con il rito maradoniano. Con la gloria conosce il dolore. Si fa amici e nemici, colleziona ferite e trionfi. Questo film parla di lui, del genio che ha fatto felice tanta gente, soltanto guardandolo. Parla dei suoi trionfi, ma anche del suo dolore. Sarà come conoscere il Dio in terra

Lionel Messi

8 yaşında Newell's Old Boys'da başladı futbola ;13 yaşında mecburiyetten geldi İspanya'ya. Hormonal bozukluk yüzünden büyüyemiyordu. Katalanlar onu Aziz Jordi'nin iyileştirdiğine inanıyor. 1987 doğumlu kariyerinde 6 kupa var. Bonservisi 120 milyon euro.

Efsane kadrolar 5

1981 Fransa şampiyonu Saint Etienne. Platini, Rep ve Rocheteau'lu efsane kadro: Curkovic, Janvion, Santini, Lopez, Farison, Larios, Platini, Elie, Rocheteau, Rep, Zimako
Roman A. öncesi Chelsea. 1998'de Stuttgart'ı 1-0 yenen ve şampiyon olan kadro: De Goey, Clarke, Leboeuf, Duberry, Petrescu, Di Matteo, Grancille, Wise, Poyet, Vialli, Flo

26 Mart 2007

Sabaha karşı Schopenhauer

Malum milli maçlar yüzünden ligler tatil olunca kendimi dvd'ye verdim. Evet kopya dvd ne var. Ekran HD'ymiş falan hikaye tabi bu kopyalarda, piyangodan ne çözünürlük çıkarsa. Oturup öyle film eleştirisi kasamam, eleştirmen diye geçinip yazının yarısını spoilerlarla dolduran zevatı da okumam. Ben beğendim siz de izleyin diyecek halim de yok. Başkalarının Hayatı, Alamancasıyla Leben der Anderen ve Alpha Dog'u aynı gece seyrettim.Hadi tamam ikisi de harikaydı. Alpha Dog'da bizim akraba Justin Timberlake kendini oynamış zibidi neyse burada keseyim bu kadar yeter. Alejandro González Iñárritu (ki adını aynen imdb'den kopyaladım yoksa benim klavyede bu zımbırtılar yok) Amores Perros ve 21 Grams ile helal Meksikalı dedirtmiştir, hiç olmazsa Roberto Rodriguez gibi Tarantino yamaması değildir. Babil'de içimi baydı burada Hıncal Uluç tarzı film yorumlayayım hemen. Bu film çok uzun olmuş, 90 dakikada bitirmeliydi der Hıncalım. Ayşe Özyılmazel havası da kattım yazıya. Inarritu artık bu kesişen hayatlar kurgusuyla fenalık getirdi. Babel'de de iki iş yapan filminden kazandığı parayla Japonya'ya teknoloji bakmaya gitmiş ordan da bir Mısır-Fas yapmış, memleketi Meksika ile birleştirince al sana global dörtyol ağzı. Vurulan çocuğun paçası kısa gelen Adidas eşofmanı dışında bir bok kalmadı aklımda filmden. Bu kurgu o kadar moda olmuştu ki Burak Göral, Gece 11:45 diye rezalet bir senaryo fışkırtmıştı o gazla. Üstelik başrolde Feridun Düzağaç. Evet itiraf ediyorum onca yıllık arkadaşımın dvd dükkanı var, ne ayak bu Türk filmi diye aldım ve seyrettim. Her aşırı şiddet içeren filmi A Clockwork Orange'ı andırıyor diye şıttıranların basitliğine düşmeyeyim ama adı geçen Türk filmi Inarritu'ya saygılarla filmdir.Gelelim dün gecenin aslan filmine. Sabaha karşı seyrettim pakette kaç sigara kaldı telaşıyla. Gürcü yönetmen Gela Babluani ki kendisi daha çok çömez; Tzameti -gürcü dilinde 13 demekmiş- de iyi iş çıkartmış bir ilk film için. Hoş babası da yönetmenmiş. Sinan Çetin gibi aileyi oynatmış, kardeşi de başrolda zaten. Film, insan hayatı üzerine oynanan bahisler üzerine kurulu diyeyim Mahmut abi sen de o zaman bu da Intacto 'yu andırıyor de. Filmden bana kalan Alman filozof Arthur Schopenhauer'e yapılan göndermedir, hadi onunla bitireyim. Bahis yapan, bahis yaptığı kendi elemanına düello öncesinde gider ayak der ki: You are born and you die. There is nothing else. You are a descendant of Schopenhauer, you know this.
Gazın Allah'ını vermişsin bre namussuz...

Milan sirki

Son Milano derbisinde evsahibi İnter taraftarının Milan'lı Ronaldo'yu karşılama töreninden.
"Palyaço geldi sirk tamamlandı". Palyaço golünü attı ama ne fayda..

Balık kokan kadınlar

Kaç zamandır Barcelona'daki La Boqueria'yı yazmaya niyetleniyorum olmuyor, arşivden birkaç kare fotoğrafa bakınca aklıma meşhur çarşının kadınları geldi. Oralar Fransa, İspanya, İtalya oluyor, işte oralarda hayranlıkla izlerim bu kadınları. Bizim memleketin kadınlarının elinin değmediği işlerde çalışırlar. Pazar, market, şarküteri gezerim, her zaman kadınlar vardır tezgahın gerisinde. Kasaplık da yaparlar, balık da ayıklarlar. Restoran, cafelerin ağırlıklı olarak servisi yine onlardadır.Bizim memleketin kadınlarına yasak meslekler midir tüm bunlar? Balık tezgahına istavrit almaya yanaşan müşteri kadın tezgahtara mı salça olur, kasapta koç yumurtası istemeye mi utanır bizim erkek memleketi acaba? En çok bu kadınlara saygı duyarım oralarda. Balık tezgahındaki kadınlar da bana Los Lunes Al Sol'daki Ana'yı hatırlattı. Balık kokan, dizleri tutmayan Ana'yı. Şimdi Amador ile Bar Naval'da olmak vardı.

Bonservisim elimde

Avrupa'da sezon sonunda sözleşmesi sona erecek olan futbolcular. Bonservisle uğraşmak istemeyenlere. Seç beğen al. Listeyi Corriere Dello Sport yapmış, hakkını yemeyelim. Listede görünen Voronin Liverpool; Metzelder Real Madrid ile anlaştı. Şu listeden bir 11 yapsak bizim ligde şampiyonluğa oynar.
İtalya: Pagliuca, Di Biagio, Ventola, Vieri, Chimenti, Conticchio, Capone, Lanna, Luciano, Kosowski, Lucchini, Vanigli, Adani, Lupatelli, Dainelli, Figo, Sereni, Candela, Iuliano, Zoro, Cafu, Corini, Tedesco, Couto, Grella, Falcone, Bazzani, Negro, Pancaro, Ardito, De Ascentis, Gallo, Muzzi.
Fransa: Barthez, Jemmali, Faty, Carriere, Olembe, Mathis, Darcheville, Marlet, Cacapa, Rothen, Laslandes, Frau, Cissè, Kalou, Mendy, Traorè.
İngiltere: Abel Xavier, Makelele, Berger, Lehmann, Dudek, Fowler, Pistone, De la Cruz, Lua Lua, Kanu, Viduka, Bramble, Solano, Sibierski.
Almanya: Hugo Almeida, Babic, Yıldıray Baştürk, Hildebrand, Hitzsperger, Karimi, Mahdavikia, Metzelder, Neuville, Pizarro, Roque Junior, Voronin.
İspanya: Saviola, Roberto Carlos, Duscher, Arruabarrena, De la Pena, Tristan, Molina, Ze Maria, Ze Elias, Milosevic, Urzaiz, Kovacevic.
Hollanda: Reiziger, Kluivert, Van Hooijdonk, Bosvelt.

Efsane kadrolar 4

1999'da UEFA Kupası'nı kazanan Parma. 8 yıl sonra küme düşmemek için çırpınıyorlar. Buffon, Thuram, Sensini, Cannavaro, Vanoli, Dino Baggio, Boghossian, Fuser, Veron, Crespo, Chiesa.
1995'de Milan'ı Kluivert'ın golüyle 1-0 yenip şampiyon olan Ajax. Bosmann kanunları bu takımı paramparça etti: Seedorf, Rijkaard, Frank de Boer, Kluivert, Bogarde, Reiziger, Finidi, Litmanen, Overmars, Davids, Van der Sar, Kanu, Roland de Boer.