17 Ocak 2018
14 Ocak 2018
Philippe Coutinho'nun Hikayesi
Futbol
tarihinin rekor transferleri son altı ayda arka arkaya patlarken bu oyunun
sevdalıları için soru hep aynıydı: “Futbol nereye gidiyor, bu adamlar bu kadar
eder mi?” Bu ilerleyen haftaların konusu olsun ama sıcak olan; Barcelona’nın
Liverpool’dan kadrosuna kattığı Coutinho için 160 milyon Avro ödemeyi kabul
ettiği haberiydi. Önce bir klişeyi ortadan kaldıralım sonra Brezilyalı yıldızla
yola devam ederiz. Avrupa’nın en büyük futbol rekabetinde pek de itiraz
edilmeyen tarif şudur: “Real Madrid yıldız futbolcuları transfer eder,
Barcelona alt yapısından çıkanlarla kazanır.” Cümle aslında pratikte doğru gibi
duruyor ama rakamlar başka şeyler anlatıyor bize. 21. Yüzyılda geride kalan 17
yılda Real Madrid’in transfere harcadığı para 1 milyar 628 milyon Avro. Peki
alt yapısından oyuncu yetiştiren Barcelona onu yarısına mı harcamış? Hayır,
Katalanlar da transfere 1 milyar 554 milyon Euro harcamışlar. Üstelik tek bir
sezonda 324 milyon Avro ile rekoru da 2009’da 259 milyon Avro harcayan Real
Madrid’den teslim aldılar. Real Madrid bu 17 yılda 812 milyon Avro’luk satış
yaparken, Barça ezeli rakibinin gerisinde kaldı ve 778 milyon Avro’yu
bonservislerden kasasına koydu. 21. Yüzyılda Real Madrid 25 kupa kazanırken,
kupa başına 32.4 milyon harcarken, Barça 30 kupa kazandı ve kupa başına 25.8
milyon Euro harcadı.
Görüldüğü gibi bazen doğru bilgi, klişeleri paramparça
eder. Şimdi filmi 1o yıl öncesine sarabiliriz. İspanyol Marca Gazetesi’nin
muhabiri Brezilya’nın 15 yaş milli takımındaki iki yetenekli çocukla röportaj
yapıyor. “Hangi kulüpte oynamayı hayal ediyorsunuz?” sorusuna iki çocuk da
“Real Madrid” cevabını verirken biri hızını alamayıp “Real, dünyanın en büyük
kulübü” diyor. Hızını alamayan Coutinho diğeri de Neymar. “Hayaller Real
Madrid, gerçekler Barcelona” bir hikayenin başındayız daha. Gün gelecek
ikisinin bonservisine 6 ayda 372 milyon Avro ödenecek ama nereden bilsinler ki?
Neymar, Barcelona formasıyla “En büyük” dediği Real Madrid’in canını yakıp,
PSG’nin yolunu tutarken, Coutinho da Zidane’nın takımı için yeni bir tehdit
olarak Barselona şehrinin yolunu tuttu.
Transfer
piyasasının basiretsiz kulübü Inter onu 15 yaşında keşfederek büyük iş yapmıştı
aslında ama sonra bir çuval inciri berbat ettiler. İki yıl ülkesinde kiralık
bıraktıkları Coutinho pişince Milano’ya çağrıldı. İlk idmanlarından birinde
takımın ağası olarak bilinen Materazzi’ye beşlik atınca kulağını çektiler ama
İtalyan savunmacı yıllar sonra o anı “Onun çok büyük yetenek olduğunu o gün
gördüm ama 160 milyon Avro eder mi hesaplayamadım” diye anlattı.
Roberto
Carlos, Bergkamp gibi efsane futbolcuları gençlik günlerinde transfer edip
etinden sütünden faydalanmadan satan Inter, Coutinho’da da aynı hataya düştü.
Takımın 10 numarası Sneijder’di ve üç kupayı da kazanan Mourinho, Real
Madrid’in yolunu tutmuştu. Yeni hoca Liverpool geçmişiyle bilinen Rafael
Benitez, Coutinho’ya pek yüz vermedi. Çare kiralık gitmekti. Yeni yetmeliğinde
“En büyük Real Madrid” diyen Coutinho’nun aklına Barcelona belki de kiralık
gittiği kulüpte düştü. Onu kiralayan Barselona şehrinin diğer kulübü
Espanyol’du. Sneijder’in Galatasaray’ın yolunu tuttuğu günlerde Inter,
Coutinho’yu 10 milyon Avro’ya Liverpool’a sattı. Şimdi çılgınlık gibi
görünebilir ama finansal fair play’in köşeye sıkıştırdığı İtalyan kulübü için
deniz bitmişti. Başkanlığı döneminde transfere 1.5 milyar Avro harcayan Massimo
Moratti, “Inter’in geleceği” dediği Brezilyalı’yı elden çıkarmak zorundaydı.
Sonra bir başka “Inter’in geleceği” Kovaciç’i de Real Madrid’e sattılar…
Liverpool’da
kupa kazanamadı Coutinho, zaten kim kazandı ki? Kariyerindeki tek şampiyonluk
Vasco da Gama ile ülkesinde ikinci lig şampiyonluğu olan daha sadece 26
yaşında. Peki Coutinho, 160 milyon Avro eder mi? Son ayların çılgınlığı kripto
para Bitcoin bir gün 18 bin, bir hafta sonra 13 bin dolar ediyorsa; Barcelona
kulübü bence daha sağlam yatırım yaptı… Gerçekten
de Coutinho, kaç Bitcoin eder acaba?