Ruskiy Standart

Daha özelleştirmeleri bırak; ülke-SSCB- dağılmamış. Sene 1987. Boris Berezovsky abisiyle de daha tanışmamış. Oligark mı? O ne demek? Plastik oyuncak atölyesi açacak önce. Sonra gelsin özelleştirmeler. Boris abisinin sermayesinin yönetimi. Yeltsin'in dolar milyarderi ettiği oligarklar. Putin'in has adamı olduğu yıllar. Sibneft... Chelsea hiç demeyeceğim. Roman Abramovich dün Karayipler'deki kareleriyle blogdaydı. Bugün de; 21 yıl önce ilk evliliğini yaptığı karısı Olga ile... Biraz Osman Kavala'ya benziyor desem ayıp mı etmiş olurum?

2 United!

İlk cümlem "maçı izlemedim" olsun. Teknik direktörü yollayan takımların ilk maçına dikkat etmek lazım gelir, yeni kan deyip ters köşe yapabilirler kimi zaman. Lakin o takımın adı Newcastle rakibi de kendi evinde Manchester United olunca bunun pratiğe dökülmesi pek mümkün değil. Olmadı demiyorum olmamış! İlk yarısı 0-0 biten maçta Man. United 6 kez santra yaptırmış Newcastle'a. Cristiano Ronaldo'nun Manchester United kariyerindeki ilk hat trick'i. Garip insan sanki daha önce yapmış sanıyor bunu. Apaçi Tevez de 2 tane çakmış. Laf kalabalığına gerek yok, muhteşem bir maç yazısına rastladım Guardian'da. Meraklısı buradan devam etsin.

Nihat Gol Gol Gol

Bir takımın 1. ve 2. kalecisi arasında problem olduğu her zaman sınıfı geçer haberdir. Olmadı, kaleciler çıkar bu haberi yalanlar. Bu vakada yalanlama şansları yok. Uruguaylı Munoua, İsrailli Aouate'yi fena pataklamış Deportivo La Coruna'nın soyunma odasında. Sonuç ikisi de kadro dışı. Bu aslında biraz da bahis oynayanları ilgilendiren bir haber. D. La Coruna yarın Villarreal deplasmanına gidiyor. Nihat'a selam olsun.

Futbol ve Graffiti #10

İspanyollar da Marş Söyleyecek

Liverpool taraftarının Anfield Road'daki "You will never walk alone" performansı, İspanyol Milli Olimpiyat Komitesi'ne "bizim marşımızın neden sözleri yok"dedirtmiş. Franco döneminden bu yana İspanyolların milli marşı; "Marcha Real"in kabul gören, resmi sözleri yoktu. Komitenin seçtiği ve mecliste oylamaya gidebilmesi için 500 bin imzaya ihtiyacı olan sözler işbu fotodadır. Barselona medyasının yorumunu vereyim: "Madrid'li bir işsiz yazmış sözleri". Marşı yeni sözleriyle 21 Ocak'ta ilk kez okuyacak isim ise Placido Domingo...

Çivi Gibi Abramovich

Denize çivilime atlayan bu beyin cebinden bugün 20 milyon euro çıktı Anelka transferi için. Roman Abramovich'den Karayipler hatırası. Bu yat kaç Anelka eder peki?

Ercan Taner NTV Spor'da

Günün bomba transferi Anelka değilmiş meğerse! Medyada yılın bombasını NTV patlattı. Ercan Taner NTV Spor'da. Haberi NTV Spor Servisi'ndeki arkadaşımdan da doğrulattım. Şubat ayından itibaren Ercan Taner artık NTV Spor'un naklen yayınlarında. Lig TV elindeki en iyi spikerini kaybetti. Süper Lig maçlarında; -ki özellikle derbilerde- özletecek kendini Ercan Taner. En sıradan, ruhsuz maçı bile kanlı canlı anlatan adamdır. Yolu açık olsun, NTV Spor'a da hayırlı olsun...

Humberto Suazo

Humberto Suazo ismi spor sayfalarını takip edenler için yabancı değil. Benim mesela bu adam hakkında hiçbir fikrim yok. Bir tek maçını seyretmedim. Hoş bu memlekette 2 youtube videosu seyredip adamın ciğerini biliyorum ben diye dolaşanlar da var. 3 büyüklerin forvet ihtiyacına 1 yıldır ismi yazılıp çiziliyor. 1981 doğumlu, Şilili. 27 yaşına kadar Avrupa Ligleri'ne adımını atmaması enterasan elbette. Hakan Şükür tipinde santrfor mu diye merak eden olur! Yok değil. Adamın boyu 1.72. Halen Meksika'da Monterey'de forma giyiyor. Peki kaç para bu adamın bonservisi? Deportivo La Coruna niyetlenmiş, kulübüne fiyat sormuşlar. Başkan Jorge Urdiales "bonservisinde 30 milyon doları veren alır yazıyor" demiş. Ben almayayım mesela...

1991'den Öncesi Yalan!

IFFHS: Futbol istatistikleri tutan bir kurum. Hangi parametrelerle oluşturdukları belli olmayan listeleri yıllardır yayınlarlar. Bu listelere sadece Türk medyası değil bütün Avrupa medyası da ilgi gösterir. Lakin herkes işine geldiği gibi yorumlar. Galatasaray, Süper Kupa'yı kazandıktan sonra bu kurumun sıralamasında 1 numaraya çıktığında; Fenerbahçeliler IFFHS'ı sorgulamış, ciddiye alınmayacak bir kurum olarak nitelendirmişlerdi. Herkesin işine geldiği gibi dedim ya; devam edelim. 2008 yılında IFFHS yine bir TOP 100 listesi yayınladı. Bu kez Fenerbahçe kulübü bu listeyi resmi sitesinden yayınlamaya değer buldu. Keser döner, sap döner gün gelir hesap döner mi demek lazım şimdi? Bizde böyle de; Avrupa'da farklı mı? Barselona medyası geçen sezonlarda IFFHS'ı topa tutuyordu. Sport gazetesi "neye göre kardeşim bu sıralama?" diye hesap soruyordu. Bugünlerde yayınlanan listelerde Barcelona 1 numarada gösterilince; aynı gazete bu kez manşetine taşımış haberi. IFFHS'ın yaptığı sıralamayı kaale almamak lazım. Ne demektir 1991'den beri? Onlara kalsa futbol 1991 yılında icat edilmiş. O tarihten gerisi nerede peki?

Anelka Chelsea'de

"İkindi vakti Londra'da" dedim, yanıldım!.. Öğle namazından önce gitti Anelka! Chelsea, Bolton ile 19 milyon euro'da (La Gazzetta'ya göre 22 milyon euro) anlaştı ve Anelka'ya da valizlerini toplamak düştü. Sözleşme 2012 sezonu sonuna kadar. Paris Saint Germain, Arsenal, Real Madrid, Liverpool, Manchester City, Fenerbahçe, Bolton ve Chelsea. 12 sezonda 8 kulüp...

Madrid Derbisi Biletleri

Önümüzdeki hafta Madrid derbisi var programda. 20 Ocak Pazar günü Türkiye saatiyle 20:00'de. Sezonun ilk haftasında 2-1 kazanan Real Madrid ile Atletico Madrid arasında puan farkı 10. Atletico Madrid'in stadı Vicente Calderon'da kombine sayısı 47.021 bu sezon. Sınırlı sayıda satışa çıkan biletlerin fiyatları ise 65 ile 300 euro arasında değişiyor. Bu da en ucuz bilet!..

Milano'da Adidas-Nike Rekabeti

Milano'daki Adidas-Nike rekabetinden nemalanan yine Inter ve Milan oldu. Inter'in Nike ile 9 milyon euro/yıllık olan sözleşmesinde önümüzdeki 10 yıl için belirlenen rakam 14 milyon euro/yıllık. Milan da Adidas ile sözleşme yeniliyor. Yıllık 10.5 milyon euro'dan 8 yıllığına 84 milyon euro'yu kasasına koyacak. Inter'in malzeme sponsorundan yıllık kazancı, bizim 3 büyüklerin neredeyse sezonluk naklen yayın gelirine eşit.

Hamili Kart Yakınımdır

Futbolculuğuna kim ne diyebilir de teknik adamlığı biraz tepeden inme oldu Jurgen Klinsmann'ın. Kariyerinde hiçbir takımı çalıştırmamış eski bir futbolcuyu nasıl Alman Milli Takımı'nın başına getirdilerse; şimdi de Bayern Munih'i teslim ettiler. Ottmar Hitzfeld sezon sonuna kadar görevine devam edecek. Haziran 2008'de de bayrağı Klinsmann devralacak. Bütün bu kararların altında imzası olan elbette ki Karl Heinz Rummenigge...

Fernando Belluschi ve Derbi

17 Aralık'ta not düşmüşüm bloga: Belluschi Kıta'ya geliyor diye. Porto hevesliydi önce, Olympiakos bitirdi işi. Birileri kalkıp komşunun o küçümsenen ligindeki yıldızları saysın. Bizim lig nasıl açıkta kalır, onun hesabını yapalım! River Plate 1.5 yıldır sürünmese çok daha büyük bir kulübe, lige gidebilirdi bu adam. Bilmem belki de ben abartıyorumdur Belluschi'yi. Bildiğim Olympiakos'unakıllı ve fiyakalıbir transfer politikası izlediği. Pazar günü harika bir derbi var Pire'de.Panathinaikos, Olympiakos deplasmanına gidiyor. Pana da Postiga'yı kadrosuna kattı. İki yeni transfer de oynar mı; o da soru işareti. Maç Türkiye saatiyle 19:00'da. Yunan ERT kanalı uydudan şifresiz izlenebiliyor. Atmosferin muhteşem olacağı kesin. Lider Olympiakos 34 puanda, Pana 1 puan gerisinde. Berabere biterse AEK 3 puanı alıp liderliği ele geçirebilir. Bu derbi geçsin; derbinin tarafları arasındaki tecavüz vakaasını anlatırız... Son bir not da fotoya dair: Arjantin'de taraftar olmak ne zor iş kardeşim? Her sene elindeki bütün yıldızlarını satmak, yenilere sevdalanmak ne demektir? İlk sırada kaptan Belluschi, arkalarda esneyen ise bugünün Real Madrid'lisi Higuain....

Capello ve Tercihleri

Çalıştırdığı her takımı şampiyon yaptı Serie A'da: Milan, Roma ve Juventus. Başka da kulüp çalıştırmadı Fabio Capello ülkesinde. Formasını giydiği, terlettiği 3 kulübün bir gün teknik adamı olmak bile romantik kılar onu. Bir de Real Madrid. Benim başarı kazanmış teknik adam bir zaman sonra aynı kulübe dönerse hüsrana uğrar batıl inancımı kırdığı La Liga macerası. 10 yıl arayla 2 şampiyonluk. Teknik adamlık kariyeri bir muhafazakarlık gösterisi gibi. Merak ettiğim 79'da futbolu bıraktıktan sonra 1986'da kısa bir dönem de olsa Milan'ın başına gelene kadar ne yaptığı? Bilen yorum bölümünde açıklasın bir zahmet... Yan gelip yattı diyorum ben...

Belgesel Gibi...

Afrika Kupası-2008 öncesinde ülkelerin milli takımlarının lakaplarını not düşeyim. Belgesel gibi..
Angola - Palancas Negras (The Black Antelopes)
Benin - Les Ecureuils (The Squirrels)
Cameroon - The Indomitable Lions
Cote d’Ivore - Les Éléphants (The Elephants)
Egypt - The Pharaohs
Ghana - The Black Stars
Guinea - Syli Nationale (National Elephants)
Mali - Les Aigles (The Eagles)
Morocco - Lions de l’Atlas (The Atlas Lions)
Namibia - Brave Warriors
Nigeria - The Super Eagles
Senegal - Les Lions de la Teranga (Lions of Teranga)
South Africa - Bafana Bafana (The Boys, The Boys)
Sudan - Sokoor Al-Jediane (Desert Hawks)
Tunisia - Les Aigles de Carthage (The Eagles of Carthage)
Zambia - Chipolopolo (The Copper Bullets)

Adana Demirspor

Adana'yı hep sevdim. Gitmekten keyif aldım. Dün Adana Demirspor Trabzonspor'u 1-0 mağlup etti, dostlarım Bay E, İ ve C sırf bu maç için İstanbul'dan koşup gittiler. Bu gece de bu fotolar geldi Bay A'dan. Türk futboluna neden daha fazla ayırmıyorsun serzenişiyle beraber. Neden yazmadığımı herkes biliyor aslında. Bu postta en büyük Adana Demirspor başka büyük yok...

Haftasonu Futbol

12 Ocak Cumartesi
13:00 Orduspor - Altay (D Spor)
15.00 Konyaspor - Beşiktaş (Lig Tv)
17:00 Middlesbrough - Liverpool (Fox)
18.10 Valenciennes - S.Etienne (kanal a)
19.00 Ç.Rizespor - Galatasaray (Lig Tv)
20:55 Feyenoord - PSV Eindhoven (Business)
21.00 Barcelona - Murcia (Ntv)
21.30 Catania - Juventus (24)
23.00 A.Bilbao - Sevilla (Ntv Spor)
13 Ocak Pazar
13:00 Kocaelispor - Sakaryaspor (D Spor)
15.00 Sivasspor - Trabzonspor (Lig Tv)
15:30 Ajax - AZ Alkmaar (Business Channel)
16.00 Lazio - Genoa (24)
16.00 Siena - İnter (Ntv Spor)
19.00 Fenerbahçe -İst.Byş.Bld. (Lig Tv)
19.00 Torino - Livorno (24)
19.00 PSG - Lens (kanal a)
20.00 Levante - Real Madrid (Ntv Spor)
21.30 Milan - Napoli (24)
22.00 Rennes - Marsilya (kanal a)
22.00 A.Madrid - Valencia (Ntv Spor)
Credit: Tribündergi

Rafael Benitez ve Rakamları

Rafael Benitez, Liverpool'da başarılı mı? Sözkonusu Avrupa Kupaları ise bunu tartışmaya bile gerek, adam Şampiyonlar Ligi'nde 2 final oynattı, birini aldı. Premier Lig'deki performansı ise -şampiyonluk gelmediğinden- tartışmaya açık diyen herkes bir futbol sohbetinde kabul görür. Peki gerçekten de Rafael Benitez, Premier Lig'de başarısız mı? İspanyol medyası, kendi vatandaşlarının savunmasını istatistiklerle yapmışlar. Benitez'in Premier Lig kariyeri, Fransız Houllier'den de iyi. 134 maçta 72 galibiyetle % 58.73 ortalama tutturmuş. Fırtına gibi estiği Avrupa'da ise 1 numarada değil. Shankly gibi bir efsaneyi sollamış -19 maçlı Fagan'ı kaale almamak lazım- ve Paisley'in ensesinde. Rakamlar da bir yere kadar tabii Futbolda teknik adamdan gemiyi limana yanaştırması istenir. Fırtına hikayelerine başkanların karnı toktur. Liverpool da halihazırda bir maç eksiğiyle lider Arsenal'in 12 puan gerisinde...

Alves-Postiga-Fernandes

Afonso Alves 6 aydır Heerenveen'den ayrılamadı gitti. Sezon başında da Middlesbrough'a gidiyor haberleri çıkmıştı, yine değişen birşey yok. Bu kez İngilizlerin 18 milyon euro verip işi bitirdiğini iddia ediyor L'Equipe. Bir sıkı transfer de komşudan. Olympiakos'un Belluschi hamlesine Panathinaikos, Postiga ile cevap verdi. Porto'da bu sezon 6 lig maçına çıkan Helder Postiga'yı 6 aylığına kiraladı Atina kulübü. Valencia da Manuel Fernandes'i 6 aylığına Everton'a yolladı.

Emre Milan'a mı Gidiyor?

Emre Belözoğlu İtalya'ya döner mi? Hem de Milano'ya... Haberin kaynağı Berlusconi 'nin sahibi olduğu kanalın spor programının sitesi olunca biraz ciddiye almak lazım. Milan teknik direktörü Ancelotti'nin Emre'yi; Pirlo'nun yedeği olarak istediği ve transferden sorumlu Ariedo Braida'nın bugün menajeriyle görüşeceğini iddia ediyorlar haberde. Newcastle'da Sam Allardyce'ın ayrılması sonrasında göreve kimin geleceği belli değil. (İlk aday Harry Redknapp). Onların transfer listesinde de Diarra var. Milan'ın 3 kulvardaki yoğun trafiğinde Pirlo'nun yerini dolduracak adam olarak Fransız Yoann Gourcuff görünüyordu ama onun bu işi yapamayacağı 2 sezonda ortaya çıktı gibi...

Futbol ve Graffiti #9

Foto: Enis İnan
Tivoli Neu (Wacker Innsbruck) stadı/VK 91 Verrückte Köpfe (Çılgın kafalar)

River Plate Antrenmanı

Arjantin'de kapanış ligine 20 gün kaldı. River Plate yeni sezon hazırlanıyor. Teknik direktör Simeone'nin takımı zayıflatmak için formülü meyve.

Henry Juventus ve Moggi

Tam onun yetiştiği futbol akademisi Clairefontaine hakkında yazacaktım -ki birazdan- karşıma çıktı bu arkadaş: Thierry Henry. Muhteşem Arsenal kariyeri öncesinde oynadığı Juventus'tan neden ayrıldığı hakkında "önemli" açıklamalar yapmış. Monaco'dan Juve'ye geldiğinde kanatta oynattılar Henry o da ertesi sezon soluğu Arsenal'de aldı. Juventus'un elinde patlayan sonra da açılan ender yıldızlardandır. Peki neden ayrılmış Henry? O tarihlerde ve sonrasında 2006 yılındaki skandala kadar kulüpte astığı astık kestiği kestik olan Luciano Moggi kendisine saygısızlık yapmış. Henry bu kadar diyor. Muhtemelen Moggi anasına avradına küfretmiştir iyi oynamıyor diye. Ya da transferinden yüzde alamadı diye ayağını kaydırmıştır takımda. Fransız Henry de kibar adam tabii; "saygısızlık" olarak açıklıyor bunu. Başka da kayda değer bir açıklaması yoktur zaten konu hakkında...

8. Kurban: Sam Allardyce

Newcastle garip takım. Bir teknik adam olarak kariyerini mahvetmek istiyorsan bu kulübe imza atacak sonra da kendim ettim kendim buldum diyeceksin. Big Sam gibi. Bolton'da 8 yıl çalışan Sam Allardyce Newcastle'da 1 sezon tutunamadı. Geçen sezonun sonunda gelmişti ve gitti. "Emre'ye kıl; oynatmıyor" haberleriyle bizim spor sayfalarında yer alan ve okuyana vay uğursuz dedirten Allardyce illa ki iş bulur da Newcastle'ı adam edecek hoca zor bulunur. Sam Allardyce bu sezon Premier Lig'de ipi çekilen 8. teknik direktör oldu bu arada. Bu, "bu arada" da "öte yandan" gibi anlamsız bir spor gazeteciliği klişesidir. Görevine son verilen diğer 7 hocanın ismini verip bağlayalım postu: Jose Mourinho (Chelsea), Sammy Lee (Bolton), Martin Jol (Tottenham), Chris Hutchings (Wigan), Steve Bruce (Birmingham), Billy Davies (Derby) ve Lawrie Sanchez (Fulham).

Cantona Tişört

Bütün Renkler

Motherwell kaptanı Phil O’Donnell'in ardından

Bütün renkler cenazede kardeştir....

FIFA'nın Tanımadıkları

"Outcasts: The Lands That FIFA Forgot"; FIFA'nın unuttuğu topraklar. Steve Menary'nin 2 yıl boyunca FIFA üyesi olmayan ülkeleri dolaşarak izlenimlerini aktardığı kitabının adı. Mesela Fareo Adaları, FIFA üyesiyken Greenland (Gronland) neden değil? Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hakkında ilginç bir bölüm yakaladım. Meraklısı buradan takip edebilir.

Tibet Milli Takımı

Uli Stielike ve Oğlu

İlk bakışta kim bu adam diyebilir insan? Bir Avrupa kulübünün yöneticisi mi, son romanı piyasaya çıkmış bir İspanyol yazar mı? İlla ki birileri yahu bu Uli Stielike diyecektir ama. Almanların yetiştirdiği en iyi orta sahalardan, Real Madrid'in 100 yıllık tarihinde altın onbire girmeyi başaran Stielike. Konu bugünlerde hangi takımı, ülkeyi çalıştırdığı değil! Bir zamanlar milyon dolarlar kazanan ve artık jakuziden çıkmayan; bir elinde kokteyl bir elinde puroyla hayal edilen bu eski futbolcuların da bizimle aynı "dünyada" yaşadığına dair bir haber. Inter'li Burdisso'nun hikayesinden çok etkilenmiştim 2 yıl önce. Kızına kan kanseri teşhisi koymuşlardı, Arjantinli bir dönem futbolu bırakıp ülkesine kızının yanına koşmuştu. Stielike'nin de oğlu Michael hastanede. 23 yaşında ve solunum yetmezliğiyle savaş veriyor. Ciğerlerinden birine implantasyon gerekli. Çok ama çok zor bir operasyon. Bir futbol efsanesi eli kolu bağlı uygun donör bekliyor şimdi. Parayla satın alınamayacak şeylere dair bu hikaye. Yoksa futbol hayata benzer lakırtısı çıkartılması hani...

Fikstür Pazarlığı

Fatih Terim ve ekibi bugün Barcelona'daydı. 2010 Dünya Kupası elemeleri grubunun fikstürünü belirlemek üzere rakiplerle sıkı bir pazarlık yaptılar. Sonuç, kimse bir diğerinin fikstür önerisini beğenmedi ve iş FIFA'nın kurasına kaldı. Bizim medyanın geçtiği sadece fikstürde anlaşılmadığı yönündeydi. Detayı İspanyol medyasında var. İspanyollar, bizim grupta son maçımızı onlarla kendi sahamızda oynamak isteğine "biz de aynısını istiyoruz" diye geri çevirmişler ve görüşmeler de o noktada tıkanmış. Masada oturanlara gelince, İspanyol tarafında Fernando Hierro vardı. Milli takım idari direktörü sıfatına sahip artık. Onu yakan Valdano ise televizyonda yorumcu.

Ronaldo Gazeteciliği

Adı üstünde profesyonel futbol. Dünyada satın alınmayacak futbolcu yok. Bastırırsın bonservisini, oyuncuya da eski kulübünden daha yüksek bir yıllık ödersin, ne renk aşkı kalır ne bayrak adamlık. Bunun istisnası Maldini'dir, Raul'dur ancak. Torres de derdik bir zamanlar Owen da, Nesta da... Lafı bizim spor medyasında çıkan Ronaldo haberlerine getireceğim. Bonservisi 10 milyon euro altına inmiş bu adamı bizim memlekete getirmek hayal değil, kağıt üzerinde Kezman'ın geldiği fiyattan ya da Anelka'dan bile daha ucuz. Lakin her gün spor gazeteciliği adına Ronaldo Fener'de, Ronaldo'nun aklı Fener'de manşetleriyle 1. sayfa yapmak ne demektir; bunu anlamış değilim. Bu senaryonun başrolünde 20 gün öncesine kadar Adriano vardı. O olmadı şimdi ver Ronaldo'yu manşetten kurtul. Ronaldo'dan ağzından haber yaz, sitesinden sarı-lacivert logo ile mesaj yolladı dedi, menajerinin ağzından hikaye kurgula. Adam, Milan kampında. Her gün konuşan biri de değil. Konuştuğunda da dediği şudur: Flamengo'nun teklifini biliyorum. Ben, Milan'a olan borcumu ödeyeceğim. Bu formayla gollerimi atmak istiyorum vs... "Haber işte burada, İtalyanca bilmeye de gerek yok. Bir satırında Fenerbahçe geçmezken; yarın yine Ronaldo'nun bileğini kessen sarı-lacivert akar diyecek bu adamlar. Boşa konuşuyor, boşa yazıyoruz...

Rafael Sobis

Güney Amerika'lı futbolcuların Avrupa'ya transferi öncesinde namı yürüyenler, kramponlarından önce şöhreti gelenler vardır. Bu ligleri hakkını vererek izlemediğimizden susup beklemek lazım gelir. Rafael Sobis de bu tanıma uyuyor. 2 yıl önce İtalyan gazetelerinde ballandıra ballandıra anlatıyorlardı bu adamı. Internacional forması giyiyordu. Milan alacak, aldı derken Real Betis işi bitirdi. Her gelen yıldız adayı 12'den vurmuyor elbette, bunda takımın da kötü olmasının payı var. Koskoca derbinin çaresiz tarafı oldu artık Real Betis. Sobis de silindi, sıradan bir adam oldu bu takımda. Şimdi kendi canının derdine düşmüş. Ülkesinden Palmeiras 'ın teklifi can simidi gibi. 1985 doğumlu Brezilyalıyı benzeri çok bir kariyer bekliyor galiba: 1. Avrupa seferinde hüsran, ülkesinde havasını bulursa 2. Avrupa seferi...

Afrika Kupası'na Çarpılanlar

Afrika Kupası'nın ısrarla sezon ortasında oynatılmasına bir anlam veremiyorum. Kupanın olduğu sezonlarda kulüplerin transfer politikasını etkileyecek kadar önemli bu tarih seçimi. Kadrosuna Afrikalı oyuncu katmak isteyen, yahu dur Afrika Kupası var diye iki kere düşünüyor neredeyse. Kamerun, Gana gibi ülkeler final adayı olduğundan herkes 10 Şubat'a kadar bu takımlara yolladıkları futbolcularını yok sayıyor. En az etkilenecek olan Bundesliga. 20 Afrikalı milli oyuncu forma giyiyor bu ligde ama sezonun 2. yarısı da Ocak sonunda başlayacak. Serie A'dan gidecek futbolcu sayısı da 20. İspanya'da 9 futbolcu, Afrika 2008'de forma giyecek. Barça, Eto'o için ekstra 10 gün aldı ama Sevilla'da Kanoute, Keita ve Kone biletlerini kestirdiler bile. Barça'da bir diğer eksik Yaya Toure. Real Madrid'den Diarra, Espanyol'dan kaleci Kameni ve Getafe'den Uche de finallerde. Sırtını Afrikalı oyunculara dayayan Fransa Ligue 1'de kupaya gidecek oyuncu sayısı 74. Monaco ve Lorient dışında bütün kulüpler finallere oyuncu yolluyor. Le Mans ve Lens'in ise amiyane tabiriyle yatacak yerleri yok! 5'er futbolcu yollayacaklar. Premier Lig'de karlı çıkan Man. United. Rakipleri Arsenal; Toure, Eboue ve Song'u; Chelsea ise Drogba, Obi Mikkel, Essien ve Kalou'yu yollarken Ferguson'un takımı fire vermiyor. 5 büyük ligde Afrika Kupası'na gidecek oyuncu sayısı 154. Bizim lige olan etkilerini başta Song olmak üzere bu haftadan itibaren göreceğiz..

Lucarelli Parma'ya

İtalya'da son yıllarda istisnaları olmakla birlikte kural gibidir: Milli takımda oynamak istiyorsan evden uzak olmayacaksın. Cristiano Lucarelli de Shaktar Donetsk'de yeni sezonu beklemedi. Bir zaman önce dönüyor haberleri çıkmıştı. Şimdi nereye sorusunun cevabı da geldi. Parma, 2 milyon euro ödeyecek ve sezon sonunda 4 milyon euro daha verdiğinde bonservisini alacak. Bir transfer de Cagliari'de var. Serie B'nin esaslı golcülerinden Rimini'li Jeda'yı kadrolarına katmak üzereler. Atletico Madrid de Maniche'yi Inter'e kiralıyor.

İkindi Vakti Londra'da

Transfer spekülasyonundan öteydi; artık resmileşti. Chelsea, Bolton'dan Anelka'yı resmen istedi. Açar'ı elinde tutan Bolton olduğundan Chelsea şimdi bonservis bedelini bekliyor. 18 milyon euro'ya işin biteceği yazılıp çiziliyor. Anelka da böylece amacına ulaşmış olacak. Fenerbahçe'den Bolton'a giderken burayı bir zıplama tahtası olarak kullanacağını söylemişti. Geçen sezonu iyi bitirdi, bu sezon da 10 golü var. Drogba da sezon sonunda ayrılacak. Mourinho nereye giderse o da oraya gidecek gibi duruyor. En yakın ihtimal de Milan. Bolton bir kayıp da kalede verebilir. Barça'da 2. kaleci Jorquera sakatlanınca hiç hesapta olmayan bir kaleci arayışına girdiler. Bolton'dan Jaaskelainen listesinde ilk sırasında. Ara transfer beklenenden de sönük geçiyor. Yeni yılın ilk haftası rehavetine verelim kalan 3 haftada biraz hareket illa ki olacaktır...
Hikayenin devamı: Bolton, Chelsea'nin teklifini az buldu. Eli güzel, bir rest bekliyorlar Londra'dan...

Luca Toni

Sene 1999. Calcio 2000 dergisi futbolcuların çıkartmalarını veriyor ek olarak. Toni de o sezon Serie B'de Treviso'da oynuyor, Serie A görmüşlüğü yok; biz de tanımıyoruz bu adamı. Beraber çalıştığımız bir arkadaşa müthiş benzerliğinden dolayı kafayı taktık adama. Ertesi sezon Serie A'ya geldi. Eski Galatasaraylı Tomas ile Vicenza'da oynuyorlardı. 2000-2001; bizim memlekette herkes yana yakıla Hakan Şükür tipinde santrfor arıyor, bu adamı aklına getiren yok tabii. Brescia, Palermo ile bir sezon Serie B ve bir sezon Serie A derken Fiorentina'ya geldi Toni. 23 yaşına kadar Serie A yüzü görmemiş, 27 yaşında ilk kez milli olan Luca Toni, Fiorentina'da coştu. Palermo'da 50 gol atmıştı. Fiorentina'da 47. Gol kralı olurken yıllık kazancı 1.5 milyon euro'ydu sadece. Bayern Munih'e gidip yıllık 4 milyon euro'ya imza atınca anca yaptığı dünyalığını. Bir röportajına rastladım, 2-3 satır dediklerini aktarayım: "Almancayı öğrenemedim, çok zor. Burada maç öncesi kamp yok. Maça 1 saat kala kendi arabamızla stada geliyoruz. Kamplarda ailemiz ve arkadaşlarımız ziyaretimize geliyor. Ibrahimovic benden iyi futbolcu. Milan ile ön sözleşme imzalamıştım, daha sonra bozuldu." Sevdiğimiz bir kardeşimizdir Luca Toni...

10'u Durdurmak

İngilizler, Belçikalılardan daha iyi takımdı 86'da!.. En azından bu kareler bunun kanıtı. Belçikalılar 10'u 6 kişiyle durdurmaya çalıştı, İngilizler ise 4...
edit: Belçika maçı 1982'denmiş. Karıştırdım. Uyarı için teşekkür ederim..

Futbol ve Graffiti #8